Doç. Dr. M. E. Özdoğan, Arş. Gör. Dr Hakan Aydın, Yrd. Doç. Dr. Velit Halit, Uzm. Dr. Volkan Sinci, Arş.Gör, Dr. Oğuz Tatlıcan, Arş. Gör. Dr. Serdar Günaydın, Arş. Gör. Dr. Levent Oktar, Arş. Gör. Dr. Mustafa Büyükateş, Arş. Gör. Dr. Cumhur Sivrikoz, Prof. Dr. Ali Ersöz
Klasik olarak yıllardır kullanılan lineer rezeksiyonunun sol ventrikül (LV) fonksiyon ve geometrisini tam koruyamadığı bir çok çalışmada gösterilmiştir.Ventrikül hacmini korumak ve daha fizyolojik bir GÜTF Kap Damar Cerrahisi A.B.D.da, Haziran 1993 ve Ocak 1994 tarihleri arasında yaşları ortalama 52 olan 5 hastaya EVPP uygulanmıştır. Hastaların dördüne aynı zamandı koroner bypass yapılmıştır. Preoperatif anjiografik ve ekokardiyografik olarak mitral anulus ile anevrizma skar başlangıcı arasındaki uzaklık ve anevrizma çevresinin diyastoldeki çapı ölçülerek konulacak yamanın boyut ve pozisyonu tespit edilmiştir. Postoperatif olarak sonuçlar klasik yöntem ile karşılaştırılmıştır. Klasik tamir yapılan hastalarda ejeksiyon farksiyonu (EF) değişmeken EVPP uygulanan hastalarda EF artışı ve LV fonksiyonunda belirgin düzelme saptanmıştır. Ayrıca sol ön inen koroner arterin korunması da avantaj oluşturmaktadır. Şu ana kadar mortalite gözlenmemiştir. LV anevrizmaların cerrahi tedavisinde fizyolojik yapıya yakın olması ve LV fonksiyonunu düzeltmesi nedeni ile klasik tamirden daha avantajlıdır.