Pulmoner hipertansiyonlu hastalarda pulmoner arter ortalama basıncı ve pulmoner arter uç basıncı pompa çıkışından sonra düşme gösterdi (46.1±2.6mm Hgden 26.7±2.1e p< 0.001). Ancak pulmoner hipertansiyonlu grubun yüksek olan pulmoner vasüler rezistansı operasyondan sonra düşmedi (463.7±83.5 din sn/cm5den 399.9±106.5; p>0.05). Kontrol grubunda kardiyak indekste ameliyattan sonra artış saptandıysa da (pompa öncesi 2.0±0.2 l/dk/m2den 48. saatte (3.2±0.3e;p<0.01) pulmoner hipertansiyonlu grubun kardiyak indeksi artmadı (2.0±0.1 l/dk/m2den, 2.7±0.3e;p>0.05). Aynı durum sağ ventrikül ejeksiyon fraksiyonunda da gözlendi; pulmoner hipertansiyonlu grubun ejeksiyon fraksiyonu değişmezken (27.7±3.5den postoperatif 48 saatte 27.3±5.6;p=0.5) kontrol grubunda artış saptandı (27.1±4.5dan postoperatif 48 saatte 35.0±3.8;p=0.1).
Sonuçlarımız, mitral kapak değişiminin pulmoner hipertansiyon oluşmadan yapılasının hemodinamiye olumlu yönde etki ettiğini, ancak pulmoner hipertansiyon oluşmuşsa mitral kapak değişiminin,postoperatif dönemde, hemodinamik parametreler açısından çok olumlu değişiklikler yartmadığını göstermektedir.