ISSN : 1301-5680
e-ISSN : 2149-8156
Turkish Journal of Thoracic and Cardiovascular Surgery     
Aortik Atheroskleroz: Tanı ve Revaskülarizasyon Stratejisi
Doç. Dr. Harun Tatar, Op. Dr. Sertaç Çiçek, Op. Dr. Ufuk Demirkılıç, Dr. Erkan Kuralay, Op. Dr. Mehmet Arslan, Op. Dr. Ahmet T. Yılmaz, Prof. Dr. Ömer Y. Öztürk, Prof. Dr. R. Dündar Narbay
GATA ve Gülhane Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi ABD, Ankara
Stroke kardiyopulmoner bypass’ın önemli ve tüketici bir komplikasyonudur. Perioperatif stroke insidensi % 2–5 arasında değişmekte olup bu oran 70 yaş ve üstü hastalarda % 7’lere kadar yükselmektedir. İntraoperatif transözofageal ekokardiyografi atheromatöz aortanın belirlenmesinde son derece faydalı bilgiler sağlanan bir yöntem olarak kullanılmaktadır.

Kliniğimizde koroner arter bypass operasyonu uygulanan olgulardan 242’si intraoperatif transözofağeal ekokardiyografi ile aortik atherosklerozu belirlemek amacıyla taranmıştır. Olguların 203’ü erkek ve 39’u kadın olup ortalama yaş 62.9 yıldır (min 32 max 76 yaş). Aortik atheroskleroz Grade I= minimal intimal kalınlaşma (n=102), Grade II= aşırı intimal kalınlaşma (n=56), Grade III=mobil atherom (n=6) olarak sınıflandırılmıştır. Grade IV ve Grade V aortik atherosklerozu olan hastalarda ortalama yaş 64.2’dir ve bu gruplardaki hastalara diabetes mellitus ve periferik damar hastalığı insidensi yüksek olarak bulunmuştur (%47.6 ve %30.9). Ekokardiyografik bulgular temel alınarak olguların %17.3’de operasyon stratejisi değiştirilmiştir. Bu gruptaki olgulardan ikisinde (%0.8) operasyon sonrası stroke gelişmiştir.

Aortik atherosklerozun intraoperatif ekokardiyografi ile belirlenmesi ve operasyon tekniğinin bulgulara göre değiştirilmesi özellikle yüksek risk grubu hastalarda postoferatif stroke oluşmasını azaltmada önemli rol oynayacaktır.

Viewed : 1619
Downloaded : 0