Çalışma planı: Çalışmaya, Ocak 1995 - Aralık 2004 tarihleri arasında kardiyopulmoner bypass (KPB) yapılmış olan bütün açık kalp ameliyatları ve atan kalpte koroner arter bypass (AKKAB) işlemleri alındı (13051 ameliyat). Hastalar, kapak ±koroner arter bypass greftleme (KABG); KABG-KPB; AKKAB; KPB'de yapılan doğuştan ameliyatlar; asandan ve/veya arkus aorta cerrahisi ve diğerleri olmak üzere altı gruba ayrıldı, bu yöntemlerde kanama nedeniyle gereksinim duyulan revizyon ameliyatlarının (165 revizyon; 130 erkek, 35 kadın; ort. yaş 53.1±16.8; dağılım 5-84) oranları incelendi.
Bulgular: Kanama nedeniyle revizyon oranı, on yıllık dönemde %1.2'ydi. Ocak 1995-Aralık 1999'u kapsayan ilk beş yılda revizyon oranı %1.1 iken, Ocak 2000-Aralık 2004 arasında %1.4'tü. Hasta alt gruplarına göre en büyük revizyon oranı %4.7 ile asandan ve arkus aorta cerrahisinde, en küçük oran %0.9 ile AKKAB grubunda bulundu. Bu oranlar kapak ±KABG grubunda %1.6, KABG-KPB'de %1, KPB'de yapılan doğuştan ameliyatlarda %1.1'di. Hastane mortalitesi %6.6 olarak bulundu. Hastaların %84'ü erken dönemde, %16'sı ise geç dönemde revizyona alındı. Geç dönemde revizyona alınan 26 hastanın 19'u, mekanik kapak replase edilmesi nedeniyle oral antikoagülan kullanıyordu.
Sonuç: Kanama nedeniyle revizyon oranı, ikinci beş yılda %1.1'den %1.4'e yükselmiştir. Bu durumun acil ya da yarı acil hasta sayısındaki artışa veya ameliyat öncesi kondisyonu daha kötü olan hasta sayısındaki yükselmeyle ilişkili olabileceği düşünüldü. Mekanik kapak replasmanı yapılıp, oral antikoagülan kullanan hastalara erken dönemde ekokardiyografik kontrol yapılması perikardiyal efüzyon varlığını ortaya koyacaktır. Bu, takip döneminde girişim gerekip gerekmeyeceği konusunda yararlı olacaktır.