Çalışma planı: Siyanotik doğuştan kalp hastalığı ve duktusa bağımlı pulmoner kan akımı bulunan 25 yenidoğana (ort. yaş 13.5±6.4 gün; dağılım 1-25 gün) S-P şant ameliyatı uygulandı. Olgular içinde en düşük ağırlık 1500 gr idi. İki hastaya sol torakotomi uygulanırken, diğer hastalarda median sternotomi yaklaşımına başvuruldu. şant anastomozları çıkan aort ile ana pulmoner arter (n=8) ya da sağ pulmoner (n=8) artere ve brakiosefalik arter ile sağ pulmoner artere (n=7) yerleştirildi. Çıkan aort için 3.5 mm, brakiosefalik arter için 4 mm çapında greft kullanıldı. Ortalama takip süresi 24 ay (dağılım 3- 54 ay) idi.
Bulgular: Hastane mortalitesi altı olguda (%24) görüldü; ölüm nedeni iki hastada ani kardiyak arrest, dört hastada sepsis idi. Beş hastada (%20) şanta bağlı komplikasyonlar ortaya çıktı. Üç hasta, ameliyat sonrası 9, 12 ve 17. aylarda ani ölüm nedeniyle kaybedildi. Hastalara dört düzeltici, üç palyatif ameliyat uygulandı. Klinik durumları iyi olan diğer hastalar sonraki tedavileri açısından izlendi. Acil ameliyatın hastane içi mortalite için anlamlı öngördürücü olduğu görüldü (p<0.05). Risk faktörlerinin hiçbiri şant başarısızlığı ile ilişkili bulunmadı. Kaplan-Meier yöntemiyle hesaplanan bir ve üç yıllık sağkalım oranları sırasıyla 93% ve %74 bulundu.
Sonuç: Yenidoğan döneminde yapılan S-P şant ameliyatları, önemli mortalite ve morbiditesi olan kompleks ameliyatlardır. Median sternotomi yaklaşımıyla orta dönemde başarılı palyasyon sağlanabilir; ancak, takip sırasında yüksek ani ölüm riski nedeniyle sonraki palyatif veya düzeltici ameliyatlar için hastaların yakından takibi şarttır.