Çalışma planı: Çalışmaya sağ aksiller arter kanülasyonu uygulanan 14 hasta (6 kadın, 8 erkek; ort. yaş 60; dağılım 41-77) alındı. Endikasyonlar çıkan aort anevrizması (n=8), tip A aort diseksiyonu (n=5) ve aort darlığı (n=1) idi. Dört hasta daha önce kalp ameliyatı geçirmişti. En sık uygulanan cerrahi işlemler, yedi olguda suprakoroner çıkan torasik aort replasmanı ve iki olguda aort kapak replasmanı ve çıkan torasik aort replasmanı idi. Bir olguda aksiller arter direkt olarak kanüle edilirken, diğerlerinde aksiller artere prostetik Dacron greft anastomoze edildi. On üç olguda hipotermik sirkülatuvar arrest ve aksiller arter yoluyla antegrad serebral perfüzyon uygulandı.
Bulgular: Ameliyat sonrası dönemde üç olguda (%21.4) mortalite görüldü; bir olgu kanama, iki olgu multiorgan yetmezliği nedeniyle kaybedildi. Aksiller arter arteriyel akımı tüm olgularda yeterliydi. Kanülasyona bağlı mortalite, inme, brakiyal pleksus yaralanması, aksiller arter trombozu ve enfeksiyon gibi komplikasyonlara rastlanmadı.
Sonuç: Kardiyopulmoner bypassta aksiller arter kanülasyonu, aort diseksiyonu, çıkan aort anevrizması, kalsifik aort ve tekrar ameliyatları gibi çeşitli kardiyak cerrahi girişimlerde kolay, güvenli ve etkin bir yöntem olarak görünmektedir.