Çalışma planı: Dokuz Eylül Üniversitesi Göğüs Cerrahisi Kliniğinde 14 ay içinde, Nuss yöntemi ile ameliyat olan 18 pektus ekskavatumlu hasta (17 erkek, 1 kadın; ort. yaş 19.27±4.9; dağılım 8-27) çalışmaya alındı. Tüm hastalar kendilerine ayrılmış olan anketi ameliyat öncesi ve sonrası durumlarını değerlendirerek doldurdu. Hastalara hem Nuss anketi hem de Krasopoulos ve ark. tarafından geliştirilen yeni tek basamaklı anket (Single Step Questionnaire-SSQ) ameliyat sonrası 5 ile 7. gün arasında uygulandı.
Bulgular: Ameliyat öncesi dönemde hastaların %100ü göğsün çıplak görünüşü konusunda mutsuz veya çok mutsuz olduklarını, %94.4ü göğsünü saklama ihtiyacı hissettiğini, %83.3ü göğsün görünümü nedeniyle kendilerini kötü hissettiğini, %66.7si yorgunluğunun nedenini göğüs deformitesine bağladığını söyledi. Ameliyat sonrası dönemde hastalarımızın %83.3ü genel sağlık durumunun daha iyi olduğunu, %55.6sı egzersiz kapasitesinin daha iyi olduğunu, %83.4ü erken ameliyat sonrası dönemde görünümden fazlaca memnun olduğunu vurguladı. Ameliyat öncesi dönemde özsaygı ortalaması 4.5±2.5 iken erken ameliyat sonrası dönemde bu sayı 8.8±1.3e (Wilcoxon signed ranks test, p<0.001) yükselmiştir. Hastalarımızın %94.5i erken ameliyat sonrası dönemde aktivite sırasında ya hiç ağrı hissetmediğini ya da çok az hissettiğini belirtmektedir.
Sonuç: Anket sonuçlarına göre pektus ekskavatumun Nuss yöntemi ile tedavisinin, erken dönemde, genç erişkinlerin fiziksel ve psikososyal durumunu düzelttiği, özsaygıyı ve yaşam kalitesini artırdığı, kozmetik kaygıları üzerinde pozitif bir etki yaptığı sonucuna varıldı.