Çalışma planı: Çalışmada 37 hasta (30 erkek, 7 kadın; ort. yaş 61; dağılım 21-82) geriye dönük olarak değerlendirildi. Hastaların klinik durumları ve greft açıklıkları belirlendi.
Bulgular: Distal anastomoz 28 hastada (%75.7) popliteal arterde trifurkasyon düzeyine, bir hastada (%2.7) tibioperoneal trunka, dört hastada (%10.8) tibialis posteriora, dört hastada ise tibialis anteriora yapıldı. Hastaların 28'inde otojen revers safen ven kullanılırken, dokuz hastada politetrafloroetilen greftler tercih edildi. Sentetik greft takılan tüm olgulara antikoagülan tedavi uygulandı. Hiçbir olguda mortalite görülmedi. Yedi hastaya (%18.9) greft yetmezliği nedeniyle trombektomi uygulandı. Bir yıllık açık kalma oranları otojen safen ven greftinde %89.3, sentetik greftlerde %55.6 (p<0.05) bulundu. İki olguda (%5.4) majör, üç olguda (%8.1) minör amputasyon gerekti.
Sonuç: Dizaltı bypass uygulamalarında otojen safen ven ilk tercih edilmesi gereken grefttir. Sentetik greft kullanılan olgularda ise tedaviye antikoagülan tedavinin eklenmesiyle daha iyi açık kalma oranları elde edilebilir.