Çalışma planı: Ocak 2000 ile Aralık 2006 tarihleri arasında kliniğimizde 15 pulmoner hamartom olgusuna (11 erkek, 4 kadın; ort. yaş 53.5 yıl; dağılım 42-68 yıl) cerrahi rezeksiyon yapıldı. Çalışmamızda bu olgular; klinik, histopatolojik ve radyolojik özellikleri, uygulanan cerrahi işlemler ve tedavi sonuçları açısından geriye dönük olarak değerlendirildi.
Bulgular: Çalışmaya dahil edilen pulmoner hamartomlu 15 hastanın altısı (%40) asemptomatik iken, geriye kalanlarda göğüs ağrısı, öksürük, nefes darlığı, tekrarlayan pulmoner enfeksiyonlar ya da hemoptizi yakınmaları vardı. Altı hastada (%40) kalsifikasyon gözlendi. Olguların 11inde lezyonun kitle çapı 3 cmden küçük bulunurken (%73.3); lezyonlar olguların dokuzunda akciğer periferinde, dördünde endobronşiyal yerleşimli idi. Uygulanan cerrahi yöntemlere bakıldığında ise; olguların ikisine bronkotomi, ikisine enükleasyon, yedisine wedge rezeksiyon, birine segmentektomi, birine lobektomi ve ikisine da pnömonektomi yapıldığı görüldü. Ameliyat sırasında ölüm olmadı, ameliyat sonrası dönemde ise birkaç minör komplikasyon görüldü. Ameliyat sonrası dönemde ölüm ve ortalama 12 aylık takip süresince (4-55 ay) yineleme görülmedi.
Sonuç: Pulmoner hamartomlar sıklıkla soliter pulmoner nodüller şeklinde ortaya çıkarlar. Kesin tanı ve tedavi, minimal morbiditeye sahip cerrahi rezeksiyonla başarılı bir şekilde yapılabilir.