Çalışma planı: Temmuz 2004 - Ocak 2009 tarihleri arasında duktusa bağımlı ya da azalmış pulmoner kan akımı olan 45 hasta transkateter stent takılması amacıyla kardiyak kateterizasyon işlemine alındı. Bu 45 hastanın 42'sine (%93.3) toplam 47 adet stent yerleştirildi. İşlem sırasında olguların yaş ortalaması 66 gün (3 günlük-1.8 yıl), ağırlık ortalaması 4.4±2.1 kg (2-13.2) idi. Bu işlem için duktusun tüm uzunluğunu kaplamak üzere 3, 3.5 ve 4 mm'lik çaptaki önceden balona yüklenmiş koroner stentler kullanıldı.
Bulgular: Kırk iki hastanın tümünde stent yerleştirme işlemi başarıyla tamamlandı. İşleme bağlı ölüm olmadı. Ortalama duktus uzunluğu 13.2±3.8 mm (7.8-23), ortalama stent uzunluğu ise 13.9±3.8 mm (8-23) idi. Stent yerleştirmeden önceki ortalama arteriyel oksijen satürasyonu %66±8.1 (42-75) idi ve stent sonrasında %85.7±4.2'ye (75-95) yükseldi. Ortalama 34.5±14.4 aylık izlem (12-54) sırasında işlemden altı ay sonra oksijen satürasyonunda anlamlı bir azalma saptandı (%78.8±8.5; p<0.05). Stent implantasyonundan ortalama 8.1 ay (2-18) sonra hastaların 25'inde (%59) kontrol kalp kateterizasyonu yapıldı. On iki hastada (%28) yapılan başarılı stent redilatasyonu oksijen satürasyonunu ortalama %13±3.6 (8-20) artırdı. Kırk iki hastanın 14'ünde başarılı biventriküler tamir, 16'sında çift yönlü kavopulmoner şant (Glenn ameliyatı) gerçekleştirildi. Dört hastada pulmoner arterlerin unifokalizasyonu ve modifiye Blalock-Taussig şant ameliyatı gerçekleştirildi. Glenn ameliyatı veya total tamir ameliyatı olan hastaların 12'sinde (%40) pulmoner arteriyoplasti uygulandı. Dört hastada stent yerleştirilmesi ile birlikte yapılan valvotomi veya valvuloplasti işlemi tam şifa ile sonuçlandı. Diğer dört hasta ise takip sırasında öldü.
Sonuç: Ağır siyanoze yenidoğan ve süt çocukluğu dönemimdeki hastalarda duktus arteriyozusa stent takılması, bir sonraki palyatif cerrahi işleme veya total tamir ameliyatına kadar cerrahiye alternatif oluşturabilir. Etkin ve güvenli bir yöntem olmakla birlikte etkinliği altı ay içinde tedrici olarak azalmaktadır. Kritik pulmoner stenozlu veya uygun anatomik yapıya sahip intakt ventriküler septumlu pulmoner atrezili gibi seçilmiş bazı olgularda kalıcı çözüm sağlayabilir.