Çalışma planı: Bu gözlemsel ve geriye dönük gerçekleştirilen çalışmaya Şubat 2009 ile Ekim 2010 tarihleri arasında, APE ve KTPHT tanısı ile ameliyat edilen yedi olgu (3 erkek, 4 kadın; ort yaş 43.8±18.5 yıl; dağılım 25-73 yıl) dahil edildi. Hastaların ameliyat öncesi ve sonrası ortalama pulmoner arter basıncı (mPAP), New York Heart Association (NYHA) fonksiyonel sınıfı, yoğun bakım ünitesi (YBÜ) ve hastanede kalış süresi, demografik, klinik ve ameliyat özellikleri kaydedildi. Olgu sayısının yetersizliğinden dolayı istatistiksel analizler, parametrik olmayan testler ile yapıldı. Grupların karşılaştırılmasında Wilcoxon testi kullanıldı.
Bulgular: Cerrahi sonrasında bütün hastalarda mPAP’da 20 mmHg (dağılım 5-53) düşüş sağlandı ve altıncı olgu hariç tüm olguların mPAP’ları, 30 mmHg’nın altına çekildi. Ameliyat öncesi ve sonrası mPAP’ları, sırasıyla 43 mmHg (dağılım 33-68) ve 23 mmHg (dağılım 15-37) idi. Bu durumda cerrahi sonrasında anlamlı bir düşüş elde edildi (z=-2.36; p=0.018). Buna ilaveten, cerrahi sonrasında hastanın NYHA sınıfındaki iyileşmesi 1 (dağılım 1-3) birimdi. Hastaların ameliyat öncesi ve sonrası NYHA sınıfları sırasıyla III (II-III) ve II (I-II) idi. Ameliyat sonrası NYHA sınıfındaki düşüş ile birlikte cerrahinin iyileştirme üzerine etkisi anlamlıydı (z=- 2.26; p=0.024). Yoğun bakım ünitesi ve hastanede ortalama kalış süreleri, sırasıyla üç (dağılım 2-14) ve 9.5 (dağılım 5-27) gündü.
Sonuç: Çalışma bulgularımıza göre, ayrıntılı bir ameliyat öncesi değerlendirme ve uygun hasta seçimi ile hekimler, cerrahi seçeneğin kararında çekimser olmamalı ve hastaların yaşam kalitesini artırmak için çaba harcamalıdır.