Çalışma planı: Ekim 2006 - Şubat 2012 tarihleri arasında dokuz hastaya (5 erkek, 4 kadın; ort. yaş 18.4±6.3 yıl; dağılım 8-27 yıl) enjekte edilebilen stent ile PKİ yapıldı. Tüm hastalarda ekokardiyografik olarak şiddetli pulmoner kapak yetmezliği, ilerlemiş sağ ventrikül dilatasyonu ve disfonksiyonu vardı. Hiçbir hastada rezidüel ventriküler septal defekt (VSD) görülmedi.
Bulgular: Çalışmada bir hastaya 23 mm, iki hastaya 25 mm, iki hastaya 27 mm, üç hastaya 29 mm ve bir hastaya 31 mm kapak implante edildi. Ameliyat sonrası ekokardiyografik incelemede yedi hastada hiç kapak yetmezliğine rastlanmazken, iki hastada hafif derecede kapak yetmezliği saptandı. Ortalama pik sistolik gradyanı 12.6±3.7 mmHg ve ortalama sistolik gradyanı 8.3±2.4 mmHg olarak hesaplandı. Ortalama takip süresi 34±17 ay (dağılım, 1.5 ila 58 ay) idi. Hastaların hiçbirine tekrar ameliyat gerekmedi.
Sonuç: Atan kalpte PKİ’nin avantajları; kardiyopulmoner baypas olmaksızın uygulanabilmesi, büyük boyutlu kapakların kullanılabilirliği, herhangi bir girişim sınırlamasının olmaması ve kapağın yer değiştirmesini önleyecek şekilde kapağın pulmoner artere tespitine imkan vermesidir. Kapağın no-react özelliği, kapak dejenerasyon riskini de azaltmaktadır.