Çalışma planı: Şubat 2009 - Mart 2010 tarihleri arasında kliniğimizde koroner arter bypass greft cerrahisi yapılan 80 hasta (55 erkek, 25 kadın; ort. yaş 63.1±9.2 yıl; dağılım 51 to 75 yıl) prospektif olarak değerlendirildi. Ameliyat öncesi ve ameliyat sonrası yedinci ve on beşinci günlerde hastalardan alınan venöz kan örnekleri trombosit fonksiyon cihazı ile değerlendirildi. Aspirin direnci tanısı kollajen-epinefrin kapanma zamanının 186 sn"den düşük olması durumu olarak tanımlandı. Ameliyat sonrası birinci gün alınan idrar örneklerinde 11-dehidro tromboksan B2 düzeyleri ölçüldü.
Bulgular: Ameliyat öncesi dönemde 23 hastada (%28.75), ameliyat sonrası yedinci günde 31 hastada (%38.75) ve 15. günde 25 hastada (%31.25) aspirin direnci saptandı. Ameliyat sonrası yedinci günde aspirin direnci olan hastalardaki 11-dehidro tromboksan B2 düzeyi, aspirin direnci olmayan hastalardaki düzeylere göre anlamlı derecede daha yüksekti (p<0.001). Ameliyat sonrası yedinci günde yeni aspirin direnci gelişen hastaların ortalama aort kross-klemp süresi (p=0.003) ve kardiyopulmoner bypass süresi (p=0.029) aspirin direnci olmayan hastalardaki sürelere göre anlamlı derecede daha yüksekti.
Sonuç: Bu çalışmanın sonuçları koroner arter bypass greft cerrahisi sonrası ilk yedi gün içinde aspirin direnci geliştiğini ve bu direncin büyük oranda geçici olduğunu ve erken dönemde aspirin direnci gelişmesinde tromboksan A2 üretiminin aspirin tarafından yetersiz inhibe edilme mekanizması etkili olduğunu desteklemektedir.