Çalışma planı: Bu çalışmaya Ocak 2007 - Ocak 2016 tarihleri arasında tek bir merkezde eş zamanlı kalp ameliyatı ve triküspid kapak tamiri yapılan toplam 208 hasta (67 erkek, 141 kadın; ort. yaş: 61.5±9.2 yıl; dağılım, 29-81 yıl) alındı. Aortik kros klemp ile (n=102) veya atan kalpte (n=106) triküspid kapak tamirine yönelik iki cerrahi strateji karşılaştırıldı. Çalışmanın primer sonlanım noktaları hastane mortalitesi ve kalıcı pacemaker implantasyonu gereksinim oranı idi. Sekonder sonlanım noktaları ise, kros klemp ve kardiyopulmoner baypas süreleri, ameliyat sonrası inotrop desteği, geçici pacemaker gereksinimi ve taburculukta ve birinci yılda rezidüel triküspid yetmezliği idi.
Bulgular: Genel hastane mortalitesi %7 (n=14) idi (kros klemp grubunda %7 ve atan kalpte %7; p>0.05). Ortalama kros klemp ve kardiyopulmoner baypas süreleri, aortik kros klemp grubunda anlamlı düzeyde daha uzundu (p=0.0001). Ayrıca, atan kalp grubuna kıyasla (57/106), bu grupta daha fazla sayıda hastanın (78/102) inotrop desteğine gereksinimi oldu (p<0.05). Ameliyat sonrası sol dal bloku oranı, aortik kros klemp grubunda daha yüksekti (sırasıyla %5"e kıyasla %14; p<0.05). Kalıcı pacemaker implantasyonu oranı da, atan kalp grubuna kıyasla kros klemp grubunda anlam düzeyde daha yüksekti (sırasıyla %2.8"e kıyasla %11.8; p<0.05). Taburculuk sırasında rezidüel >2 triküspid yetmezlik aortik kros klemp grubunda daha sık görüldü (sırasıyla %3"e kıyasla %16; p=0.0023). Takibin birinci yılında rezidüel >2 triküspid yetmezlik aortik kros klemp grubunda 22 hastada (%23) ve atan kalp grubunda sekiz hastada (%8) gözlendi (p=0.0048).
Sonuç: Atan kalpte triküspid kapak tamiri ile inotrop desteği daha az ve ameliyat sonrası kalıcı pacemaker implantasyon gereksinimi ve rezidüel triküspid yetmezlik oranı daha düşük olmakla birlikte, her iki tekniğin de ameliyat sonrası klinik sonuçları benzerdir. Bu sonuçlar, eş zamanlı sol taraflı kalp kapak cerrahisinde atan kalpte triküspid kapak tamiri yapılmasını desteklemektedir.