GİRİŞ

Kliniğimizde 01 Şubat 1996 tarihinde başlatılan bu çalışmada değişik zamanlarda triküspite mekanik valv replasmanı yapılmış hastalarda ekokardiyografi ve beraberinde akciğer perfüzyon sintigrafileri çekilmiştir. Amaç triküspite takılmış olan mekanik kapakların sessiz seyreden pulmoner emboli potansiyelini araştırmak ve literatür taraması eşliğinde biyolojik kapaklarla mukayesesini yapmaktır.

MATERYAL METOD

6 aylık süre içinde kontrole gelen 15 vaka incelenmeye alınmış, Doppler Ekokardiyografi ile atrial trombüs kapak trombüsü ve kapak fonksiyonları araştırılmış; gradient ölçümleri yapılmıştır. Vakaların 2’sinde Björk-Shiley, 13’ündeUltracor monoleaflet kapaklar takılı olup, kapak ölçüleri 27 ila 31 mm arasında değişmekteydi. 3 vaka erkek, 12 vaka kadındı. Ortalama post-operatif takip süreleri 27±24.9 ay olarak hesaplanmıştır. Tüm vakalarda uygulanan antikoagulasyon protokolü aynıdır ve protrombin zamanlarının incelenmesinde büyük bir aksaklığa rastlanmamıştır.

SONUÇ

15 vakada 4’ünde akciğerlerde sintigrafik olarak saptanan perfüzyon defektleri emboli olarak kabul edilmiş olup, 1 vakada multipl diğer 3 vakada minimal (subsegmanter) defekt bulunmuştur. Diğer 11 vakada pozitif bir bulguya rastlanamamış olup 1990 yılından sonraki yayınların taranmasında yeni teknoloji mekanik kapakların tromboembolik komplikasyonlarını bu şekilde araştıran bir yayına rastlanamamıştır. Akciğer sintigrafisinin bu tip tromboembolik olayları saptamadaki hassasiyeti yanında biyolojik kapaklarla yapılan kıyaslamada triküspite takılacak mekanik bir kapağın düşük gradientte ve yeterli genişlikte olması halinde uygun bir antikoagulasyonla iyi sonuçlar elde edileceği izlenimi doğmuştur.