GİRİŞ
Akut pankreatit kardiyopulmoner bypass altında yapılan kalp operasyonlarının seyrek görülen bir komplikasyonudur. Post pump pankreatit olarak da adlandırılan bu durumda, risk faktörleri kesin belirlenebilmiş değildir. Bu prospektif post pump pankreatit sıklığı, klinik önemi ve buna etki eden risk faktörlerinin saptanması amaçlanmıştır.MATERYAL METOD
Haziran 1995 Kasım 1995 tarihleri arasında kardiyopulmoner bypass altında kalp ameliyatı olan 37 hasta prospektif olarak incelendi. Serum amilaz ve lipaz düzeyleri ameliyattan 2 gün önce, postoperatif 1.saat ve 3. günde ölçüldü. Postoperatif amilaz düzeyi 220 U/L ve lipaz düzeyi 190 U/L üzerindeki değerler post pump pankreatit olarak değerlendirildi. Hastaların 10unda (%27.02) amilaz ve lipaz değerleri yüksekti. Hastaların hepsinde abdominal semptomlar vardı. Bir hasta multiorgan yetmezliği nedeni ile postoperatif 63. günde kaybedildi. Yaş, cins, vücut ağırlığı, kardiyak patoloji, kardiyak indeks, kardiyak output, hipotermi, hipotansiyon, santral venöz basınç, hematokrit, yapay vetilasyon süresi ile post pump pankreatit arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki yoktu. Kardiyopulmoner bypass ve kros-klemp zamanları pankreatit grubunda daha uzundu (p=0.0283, p=0.05). Operasyon sırasında verilen kalsiyum klorid ve kan miktarı sınırda anlamlı iken (p=0.0667, p=0.0908); total kardiyopleji miktarı ile pankreatit arasındaki ilişki oldukça anlamlı bulundu (p=0.007). Post pump pankreatit ile postoperatif yoğun bakım süresi arasında ilişki yokken, postoperatif hastanede kalış süresi ile anlamlı bir ilişki bulundu (p=0.0274).SONUÇ
Kros-klemp ve kardiyopulmoner bypass zamanlarının uzaması, fazla miktarda kalsiyum klorid, kardiyopleji ve kan transfüzyonu post pump pankeratit riskini arttıran faktörler olarak ortaya çıkmaktadır. Çoğu kez gözden kaçan ve bu nedenle tedavisi geciken post pump pankreatit postoperatif abdominal semptomu olan hastalarda düşünülmeli ve oluşmasına etkili olan risk faktörleri de olanaklar ölçüsünde azaltılmaya çalışılmalıdır.