Hastanemizde gerçekleştirilen 7200 açık kalp cerrahisi operasyonundan 5inde görülen bu komplikasyon nedeniyle literatür incelendi. Kanama nedenleri; olgulardan birinde pulmoner hipertansiyona bağlı artmış arter-yel frailite, 3 olguda kardiyopulmoner bypass sırasında kateterin ilerlemesi, 1 olguda katetirin yanlış kullanımı olarak düşünüldü. Tüm olgularda kanservatif tedavi yöntemleri (trakeobronşiyal aspirasyon, adrenalinli serumla yıkama, PEEP ve IPPV uygulaması) kullnıldı. Biri hariç hastaların tümünde kanama durdu. Bir hastada kanama azalarak yoğun bakımda dda devam etti. 5 saat içinde kanama tamamen durdu. Pulmoner arter yaralanması insidansı hastanemizde %0.07 olarak saptandı. K/E oranı 4/1 bulundu. Hiçbir hastada pulmoner cerrahi müdahale gerekmedi ve kanama mortal sonuçlanmadı.
Pulmoner arter kateterlerinin neden olduğu yaralanmalardan kournmak için,. Bypass sırasında kateterin maniplasyonundan ve balonun şişirilmesinden kaçınılmalıdır. Bpassa girmeden önce kateterin çekilip sağ ven-triküle bırakılmasını öneren görüşler vardır. Bunun dezavantajı ventriküller ekstrasistoller oluşturabilmesi, yenien yerleştirilmesinin zorluğu, yerleştirme sırasında venöz kanüle girerek venöz döşünü engellenmesidir. En uygun olanı pumoner arterin roksimalinde bırakılıp, bypas çıkışında tekrar uç pozisyona yerleştirilmesidir.