Çalışma planı: Ocak 2024 - Nisan 2024 tarihleri arasında Türkiye"de çalışan ve 44 soruluk anketi dolduran toplam 73 kadın göğüs cerrahı (ort. yaş: 37.1±7.4 yıl; dağılım, 25-53 yıl) çalışmaya alındı. Çevrimiçi anket e-posta yoluyla gönderildi. Ayrıca haberleşme grupları ile paylaşıldı ve yaygınlaştırıldı (WhatsApp).
Bulgular: Yetmiş üç katılımcının %45.2"si kadın olmaları kaynaklı akademik ilerlemelerinin zorlaştırıldığını düşünürken, %49.3"ü çalıştıkları bölümde kadın cerrahların nüfuz sahibi olma olasılığının daha düşük olduğunu düşünmekteydi ve bu düşünce uzman hekimlerde asistan hekimlere kıyasla daha baskındı (p=0.029). Katılımcıların toplam %64.4"ü meslek hayatlarında kadın olmaları kaynaklı mobbinge maruz kalmıştı. Bununla birlikte, katılımcıların %56.2"si kadın olmaları nedeniyle hastalar tarafından daha az ciddiye alındıklarını düşünmekteydi ve bu düşünce özellikle asistan hekimler arasında daha baskındı (p=0.038). Katılımcıların toplam %75.3"ü meslek hayatlarında hastalar veya yakınları tarafından sözel veya fiziksel şiddete maruz kaldıklarını belirtti ve %85"i kadın cerrahların çocuk sahibi olduklarında kariyerlerinin, çocuk sahibi olan erkek cerrahlara kıyasla daha fazla etkileneceğini düşünüyordu. Ayrıca katılımcıların %42.5"i gebeliği daha ileri bir zamana ertelediğini veya erteleyeceğini ifade etti.
Sonuç: Çalışmamız, Türkiye'deki kadın göğüs cerrahlarının eğitim, mesleki ilerleme ve iş-çocuk-aile dengesi kurma konularında karşılaştıkları zorlukları ortaya koyarak, toplumsal cinsiyet ön yargısıyla daha da derinleşen bu sorunların değişim gerekliliğini acil bir şekilde ortaya koymaktadır.