Çalışma planı: Eylül 2020 - Mayıs 2022 tarihleri arasında akciğer kanseri nedeniyle ameliyat edilen toplam 94 hasta (60 erkek, 34 kadın; ort. yaş: 59.5±12.2 yıl; dağılım, 32-84 yıl) prospektif olarak incelendi. Hastalar ameliyat öncesi ve ameliyattan sonra 0, 3 ve 30. günlerde BPI ile değerlendirildi. Hasta değişkenlerinin ameliyat öncesi duygusal etkileri ve cerrahi tedavinin ameliyat sonrası ağrıya etkisi araştırıldı.
Bulgular: Kadınlarda ameliyat öncesi emosyonel stres ve uykusuzluk daha fazla görüldü (sırasıyla p=0.046, p=0.033). Malignite tanısı olan ve daha önce ameliyat veya torakotomi öyküsü olan hastalar daha fazla emosyonel etkilenme göstermekteydi (sırasıyla p=0.001, p<0.001, p<0.001). Ameliyat sonrası torakotomi yapılan hastalar, video yardımlı torakoskopik cerrahi grubuna kıyasla daha fazla ağrı bildirdi ve fonksiyonel kayıpları daha yüksekti (sırasıyla p=0.002, p=0.018). Ameliyat sonrası 3. günde tüm drenleri sonlandırılmış hastalarda daha az ağrı izlendi ve solunum egzersizini daha iyi yapabildi (sırasıyla p=0.005, p=0.045). Ameliyat sonrası 30. günde torakotomi ve ameliyatta çift dren yerleştirilmesi solunum egzersizinde zorlanmayı etkileyen bağımsız faktörler olarak saptandı (tümü için p<0.05). Torakotomi insizyon boyutu 10 cm altı ve üstü olan hastalar arasında ağrı ve etkilenen işlevlerde anlamlı bir fark saptanmadı (sırasıyla p=0.200, p=0.113).
Sonuç: Çalışma sonuçlarımız minimal invaziv girişimlerin tercih edilmesi, tek toraks dreni kullanılması ve drenin mümkün olduğunca erken sonlandırılmasının ağrının yanında fonksiyonel kaybı da azalttığını göstermektedir. Kadınlar, metastazektomi gerektiren malignite tanısına sahip olan hastalar ve torakotomi ve ameliyat öyküsü olan hastalar ameliyat öncesi daha yüksek anksiyete yaşamaktadır. Bu nedenle, bu hasta grubunda yaşam kalitesinin iyileştirilmesi için düzenli takip ve psikolojik destek önerilebilir.