Artmış pulmoner kan akımlı bazı konjenital kalp hastalıklı olgularda tanının gecikmesi ülkemizde önemli sayıda olgunun ilk başvuruda ilerlemiş pulmoner hipertansiyona sahip olmalarına neden olmaktadır. Bu olgularda cerrahi tedavi seçeneğinin reddedilmesi, transplantasyon olanaklarının kısıtlı olmasından dolayı, çoğu olgu için erken yaşta kesin ölüm anlamına gelmektedir. Kliniğimizde pulmoner hipertansiyon seviyeleri operabilite sınırların üzerinde olan 9 olguya Ocak 1994den itibaren tam düzeltme uygulanmıştır. Bu olguların 5i patent duktus arteriozuslu iken, 4 olguda ventriküler septal defekt vardı. Tüm olgular infant veya çocuktu, en yaşlı olgu 9 yaşındaydı. Tüm olgularda oksijen, hiperventilasyon ve isoproteronol infüzyonuna rağmen pulmoner vasküler rezistans değerleri 6 ünite ve üzerindeydi. En yüksek rezistans 10 üniteydi. İki olgu postoperatif erken dönemde kaybedildi. Yaşayan 7 olgu halen izlenmektedir.
Bu ön çalışmayı küçük çocuklarda inoperabilite kriterlerinin günümüz koşullarında tekrar belirlenmesi amacıyla sunduk. Akciğer biyopsisi çoğu olguda kesin sonuç verirken bu tür bir biyopsiyi gerek yapmak gerekse yorumlamak çoğu olguda mümkün olmamaktadır. Kanımızca bazı sınırda olgular cerrahi tedaviden fayda görebilmektedir ve bu tür olgulara özellikle diğer alternatif kesin ve erken ölümse, cerrahi şansı tanınmalıdır.