Materyal ve Metod: Kliniğimizde, Ağustos 1999 ve Haziran 2002 döneminde, 24 ardışık hastada (16 erkek, 8 kadın, yaş ortalaması 57.5 ± 8.5) çıkan aort replasmanı yapıldı. Ortalama aort çapı, öngörülen aort çapı ve aort oranı sırasıyla 5 ± 0.5 cm, 2.8 ± 0.1 cm ve 1.8 ± 0.2 bulundu. Ameliyatlarda hipotermik kardiyopulmoner bypass (224 ± 82 dak), kardiyoplejik arrest (106 ± 59 dak), total sirkülatuar arrest (22 hasta, 19.9 ± 4.8 dak) kullanıldı. 21 hastada ek olarak kardiyak girişim uygulandı. Çıkarılan aort dokusunda histopatolojik inceleme yapıldı (n = 23).
Bulgular: İncelemede 14 hastada medial dejenerasyon, 9 hastada aterosklerotik dejenerasyon gözlendi. Bu iki histopatolojik bulgunun saptandığı hastalar arasında yaş, cins, aort çapı, aort oranı, sigara kullanımı, hipertansiyon ve biküspid aort varlığı karşılaştırıldı. Karşılaştırmada demografik ve klinik veriler arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunamadı. Ayrıca medial dejenerasyon ve aterosklerotik dejenerasyon saptanan hastalardaki kardiovasküler hastalıklar arasında anlamlı fark saptanamadı.
Sonuç: Çıkan aortun dilatasyonu histolojik düzeyde ağırlıklı olarak medial dejenerasyon veya aterosklerotik dejenerasyon ile birlikte görülmektedir. Her iki patolojik farklılaşma izole aort dilatasyonu veya aort dilatasyonuna eşlik eden aort kapak hastalığı ve/veya iskemik kalp hastalığı ile birlikte görülebilir.