Materyal ve Metod: 1985 ile Mayıs 2001 tarihleri arasında toplam 37 hasta izole veya atriyal septal defektin (ASD) eşlik ettiği PPVDA tanısı ile cerrahi olarak tedavi edilmiştir. Hastaların 11 tanesi erkek ve 26’sı bayan olup, yaş ortalaması 20.7 ± 13.5 yıl (2-65) idi. Üç hastaya sağ minitorakotomi ve 1 hastaya submammaryan insizyonla yaklaşıldı. Dört hastada (%10.8) atriyal septumda defekt bulunamadı. Atriyal septal defekt 22 hastada sinus venozus, 11 hastada fossa ovalis tipindeydi. Dört hastada iatrojenik ASD oluşturuldu. İnteratriyal septal defekt 26 hastada (%70.3) perikardiyal yama ile kapatılırken, geri kalanlarda sentetik yama kullanıldı.

Bulgular: Hastane mortalitesi iki hasta ile %5.4 idi. Ölüm nedenleri konjestif kalp yetmezliği idi. Erken dönem görülen komplikasyonlar 1 hastada geçici atriyoventriküler tam blok, 1 hastada düşük kalp debisi idi. Geç dönem mortalite yoktu. Ekokardiyografik incelemede preoperatif ve postoperatif değerler (atriyal ve ventriküler çaplar, pulmoner arter basıncı, ejeksiyon fraksiyonu) arasında anlamlı fark bulunamadı. Uzun dönem yaşam beklentisi 13.5 yıl için %94.6 ± 3.7 olarak hesaplandı.

Sonuç: Parsiyel pulmoner venöz dönüş anomalisinin cerrahi tedavisinin erken ve geç dönem sonuçları oldukça tatminkardır. Başarılı şekilde tedavi edilen hastalarda geç dönemde pulmoner venöz obstrüksiyonu gelişmediği ekokardiyografik olarak görülmüştür.