Laboratuvar bulgularında sedimantasyon 75 mm/saat olup diğer bulgular normal sınırlarda idi. Akciğer grafisinde sağ üst lobda fibrotik çekilmeler var idi. Dış merkezde çekilen toraks manyetik rezonans görüntülemede manibrium sterni altına doğru ilerleyen solid lezyon ile uyumlu, görüntü var idi (Şekil 1). Solid lezyona eksizyonel biyopsi amaçlı cerrahi girişim yapıldı. Lezyon total çıkartıldı. Manibrium sterni makroskopik olarak tutulum olmadığından çıkarılmadı. Ameliyat sonrası dönem sorunsuz geçti. Histopatolojik inceleme kazeöz nekroz şeklinde bildirildi. Hastaya dörtlü anti-tüberküloz tedavi başlandı.
Olgu 2– Otuz beş yaşında kadın hasta, yaklaşık altı aydır giderek büyüyen ve sağ hemitoraks sekizinci kaburga orta aksiller hat üzerinde yaklaşık 3x3 cm boyutunda ağrılı şişlik yakınması ile kliniğimize başvurdu. Fizik muayenede sekizinci kaburgada sert kıvamda şişlik hariç bir özellik yok idi. Genel durumu iyi, solunum sesleri doğal idi. Diğer sistem muayenelerinde bir özellik yok idi.
Laboratuvar bulgularında sedimantasyon 45 mm/saat olup diğer bulgular normal sınırlarda idi. Akciğer grafisinde bir özellik yok idi. Toraks bilgisayarlı tomografi (BT)’sinde sekizinci kaburga düzeyinde karaciğere doğru büyüyen yaklaşık 3x3 cm boyutunda kistik lezyon var idi (Şekil 2). Sekizinci kaburga eksizyonel biyopsi amaçlı parsiyel olarak kistik lezyon ile birlikte çıkartıldı. Histopatolojik inceleme kazeöz nekroz tüberküloz ile uyumlu olarak bildirildi. Hastaya dörtlü anti-tüberküloz tedavi başlandı.
Olgu 3– Otuz yaşında erkek hasta, yaklaşık bir yıldır giderek büyüyen sol tarafta ağrılı şişlik yakınması ile kliniğimize başvurdu. Fizik muayenesinde sol taraf midklaviküler hat, üçüncü kaburga üzerinde yaklaşık 3x2 cm boyutunda şişlik var idi. Diğer sistem muayenelerinde bir özellik yok idi. Akciğer sesleri doğal idi.
Laboratuvar bulgularında bir özellik yok idi. Akciğer grafisinde üçüncü kaburga düzeyinde non-homojen görüntü var idi. Toraks BT’sinde cilt altına doğru büyüyen kistik lezyon var idi (Şekil 3). Kistik lezyon eksizyonel biyopsi ile tamamen çıkartıldı. Histopatolojik inceleme sonucu tüberküloz ile uyumlu olarak bildirildi. Hastaya dörtlü anti tüberküloz tedavi başlandı.
Toraks duvarı tüberkülozu oluşumunda genel olarak üç yol tanımlanmıştır: (i) Plevral ya da parankimal akciğer hastalığının direkt yayılımı, (ii) Uyuyan tüberküloz odaklarının aktivasyonu ile hematojen yayılımı, (iii) Lenf adenitlerden göğüs duvarına direkt yayılım. Kaburga tüberkülozlarının ise özellikle travma ve kapalı kırık bölgesinde, iyileşme sürecinde yerleştiği öne sürülmüştür.[6] Bizim olgularımızda parankimal tutulum yok idi. Her üç olgunun da balgamda aside dirençli bakteri (ARB)’leri ameliyat sonrası dönemde üç defa bakıldı, sonuç her seferinde negatif olarak bildirildi. Histopatolojik tanıları belli olduğundan tüberküloz deri testi yapılmadı.
Toraks duvarı tüberkülozunun tanısında bakteriyolojik ya da histolojik olarak kazeöz nekroz, dev hücreler ve ARB varlığının gösterilmesi gerekir. Bizim olgularımızda ameliyat öncesi ön tanılar içinde tüberküloz düşünmediğimiz için dokudan bakteriyolojik inceleme yapılmadı ve ARB’lerine bakılmadı. Fakat histopatolojik olarak kazeöz nekroz saptandı. Bazı yayınlarda medikal anti-tüberküloz tedavinin tek başına başarılı olduğu bildirilmiştir.[7] Diğer bazı yayınlarda ise agresif debridman, primer kapama ve medikal tedavi kombinasyonunun, nüksü ve kronik fistülizasyonu önlemede daha başarılı olduğu bildirilmiştir.[8] Yerleşik hastalıklarda, anatomik yapının bozulmuş olduğu ve medikal tedavinin başarısız kaldığı durumlarda cerrahi düşünülebilir. Cerrahi tedavinin şekli de tartışmalıdır. Drenajın sağlanması, nekrotik dokunun debridmanı, boşluğun gerekli antiseptiklerle yıkanması, gereğinde göğüs duvar rekonstrüksiyonu, toraks duvarı rezeksiyonu gerekecek kadar büyük boşlukların kas flebi ile kapatılması ve sıkı ve düzenli pansuman yapılması cerrahi sırası ve sonrasında yapılması gereken uygulamalardır.[9,10] Bizim ilk olgumuzda sternum altındaki solid lezyon total çıkarıldı ve sternum sağlam görüldüğünden sternuma dokunulmadı. İkinci olgumuzda sağ sekizinci kaburga üçüncü olgumuzda ise sol üçüncü kaburga kısmi olarak çıkartıldı. Hastalarımızın altı ay sonraki takiplerinde genel durumlarının iyi ve sedimantasyon düzeylerinin normal sınırlarda olduğu görüldü. Göğüs hastalıkları ile görüşüldü ve ikili uygulanan anti-tüberküloz tedavilerinin dokuz aya tamamlanması uygun görüldü.
Sonuç olarak, tüberküloz soğuk apsesinin göğüs duvarında yerleşimi nadir olarak görülmektedir. Tanı için aspirasyon biyopsisi veya eksizyonel biyopsi yapılmalıdır. Tedavi konusunda tartışmalar vardır. Medikal tedavinin tek başına 6-12 ay süresince uygulandığı zaman başarılı sonuçlar elde edildiği bildirilmiştir.[8] Torak duvarında apse ile uyumlu tüberküloz olgularında, (i) apsenin dikkatli temizlenmesi, (ii) boşluğun gerekli antiseptiklerle yıkanması, (iii) g öğüs d uvarı rezeksiyonu gerekecek kadar büyük boşlukların kas flebi ile kapatılması, (iv)sıkı ve düzenli pansuman yapılması ve (v) anti-tüberküloz ilaçların kullanılmasını önermekteyiz. Cerrahi ile medikal tedavi kombinasyonunun nüksü ve ilaç direncini azaltması açısından yararlı olduğu düşüncesindeyiz.
Çıkar çakışması beyanı
Yazarlar bu yazının hazırlanması ve yayınlanması
aşamasında herhangi bir çıkar çakışması olmadığını
beyan etmişlerdir.
Finansman
Yazarlar bu yazının araştırma ve yazarlık sürecinde
herhangi bir finansal destek almadıklarını beyan etmişlerdir.
1) Kuzucu A, Soysal O, Günen H. The role of surgery in
chest wall tuberculosis. Interact Cardiovasc Thorac Surg
2004;3:99-103.
2) Enarson DA, Ashley MJ, Grzybowski S, Ostapkowicz
E, Dorken E. Non-respiratory tuberculosis in Canada.
Epidemiologic and bacteriologic features. Am J Epidemiol
1980;112:341-51.
3) McLellan DG, Philips KB, Corbett CE, Bronze MS. Sternal
osteomyelitis caused by mycobacterium tuberculosis:
case report and review of the literature. Am J Med Sci 2000;319:250-4.
4) Tavusbay N, Aksel N, Çakan A, Gülerçe G, Dereli Ş,
Özsöz A. Ekstrapulmoner tuberküloz olgularımız. Solunum
Hastalıkları 2000;11:294-98.
5) Lee G, Im JG, Kim JS, Kang HS, Han MC. Tuberculosis of the
ribs: CT appearance. J Comput Assist Tomogr 1993;17:363-6.
6) Wiebe ER, Elwood RK. Tuberculosis of the ribs--a report of
three cases. Respir Med 1991;85:251-3.
7) Dutt AK, Moers D, Stead WW. Short-course chemotherapy
for extrapulmonary tuberculosis. Nine years' experience. Ann Intern Med 1986;104:7-12.
8) Hsu HS, Wang LS, Wu YC, Fahn HJ, Huang MH.
Management of primary chest wall tuberculosis. Scand J
Thorac Cardiovasc Surg 1995;29:119-23.
9) Şevval E, Alper A. Sternum primer tüberkülozu: Olgu
Sunumu. Turk Gogus Kalp Dama 2010;18:235-7.