Olgu 2'nin Kliniği'mize başvurduğundaki PA akciğer radyografisi. Sol hemitoraksda hava sıvı seviyesi ile birlikte atelektazik akciğer görünümü. |
Penetran göğüs travması sonucu trakea yaralanması olan hastada (olgu 5) cilt altı amfizemi olmasına rağmen pnömotoraks yoktu. Diğer olguların hepsinde pnömotoraks saptandı ve tüp torakostomi uygulandı. Sağ ana bronkus (olgu 1) ve sol ana bronkusda (olgu 2) komplet rüptürü olan iki olguda tamamen kollaps olmasına rağmen hava kaçağı yoktu. Diğer iki olguda ise akciğerin ekspansiyonunu engelleyecek düzeyde masif hava kaçağı saptandı. Preoperatif yapılan bronkoskopilerde trakeobronşial ve trakeada yaralanması olan 4 ve 5 numaralı olgularda rüptür yeri tespit edilemedi. Diğer olgularda ise bronkoskopik tanı konuldu. Sağ alt lob bronkusundaki (olgu 3) rüptür nedeniyle operasyona alınan hastada bronkusla beraber alt loba ait vasküler yapıların ve parankimin ileri derecede hasar görmüş olması nedeniyle lobektomi uygulandı. Trakeal yaralanmanın olduğu 4 ve 5 numaralı hastalarda yaralanmalar longutidinal şekilde ve inkompletti. Tek tek 2/0 polyglactin (Vicrily, Ethicon ltd, UK ) ile primer tamir edildi. İlk iki olguda ise komplet rüptür mevcuttu. İlki tek tek 3/0 vicrily, diğeri ise 3/0 polidioxanone (PDS, Ethicon ltd, UK) ile devamlı sütür tekniği ile primer anastomoz edildi. Postoperatif erken dönemde bronkoskopi yapılarak trakeabronşial sistem temizliği yapıldı ve anastomoz hatları kontrol edildi. Operasyondan 15 gün sonra tüm olgulara kontrol amaçlı bronkoskopi uygulandı. Yalnızca sağ ana bronkusda (olgu 1) komplet rüptür olan olguda stenoz olduğu tespit edildi. İki kez rijid bronkoskopla dilatasyon uygulandı. Diğer olgularda komplikasyon gelişmedi.
Sağ ana bronkus veya distal sol ana bronş rüptürleri plevral alana açıldığından pnömotoraks gelişimi sözkonusudur [5]. Trakea veya proksimal sol ana bronkus rüptürlerinde mediastinal plevra sağlam kalırsa pnömotoraks gelişimi olmaksızın mediastinal ve servikal amfizem görülür [5]. Massif hava kaçağı ile birlikte akciğer ekspansiyonunun sağlanamaması bronş rüptürünü düşündürmelidir. Kesin tanı yapılacak bronkoskopi ile konulabilir [5,10,11]. Künt travma nedeniyle başvuran hastaların üçünde tanı bronkoskopi ile konuldu. Penetre toraks travması nedeniyle trakea yaralanması olan olguyla, künt travma nedeniyle trakeobronşial rüptür gelişen olguda bronkoskopi yapılmasına rağmen laserasyonlar ancak operasyon sırasında farkedildi.
Bronş rüptürünün tedavisi cerrahidir. Yaklaşım primer onarım şeklindedir. Myers ve arkadaşları [12] travmadan sonraki 6. ve 7. günlerde enflamatuar ödemin ileri düzeyde olacağını bu nedenle onarımın ödemin gerilemesini takiben yapılması gerektiğini savunmuşlardır. Tercih edilen girişim yolu posterolateral torakotomidir [1,5]. Transvers kopmalarda en iyi tamir yöntemi debridman sonrası uç uca anastomozdur [1,3,10]. Absorbabl dikiş materyelleri ve tek tek dikiş yöntemi önerilmektedir [11,13-15]. Uygun teknik veya sütür materyali kullanılmaması darlığa veya anastomozda ayrılmaya neden olabilir [14,15]. Tüm olgularımızda absorbabl sütür materyeli kullanıldı ve transvers komplet rüptür olan iki olguda uç uca anastomoz uygulandı. Ancak bu olgulardan birine tek tek diğerine de devamlı sütür tekniği uygulandı. Anastomoz hattı literatürde önerildiği gibi plevral fleple sarıldı [1]. Tek tek sütürle anastomoz uyguladığımız olguda stenoz gelişmesi nedeniyle bronkoskopi dilatasyon uygulandı ve halen takip edilmektedir. Olgu sayısının çok olmaması nedeniyle iki teknik arasında karşılaştırma yapılamamaktadır.
Sonuç olarak künt toraks travması sonrası kot kırığı olsun veya olmasın massif hava kaçağı bulunan pnömotoraks, ekspanse olmayan akciğer ile birlikte mediastinal amfizem ve cilt altı amfizemi saptanan tüm olgularda trakeobronşial rüptürden şüphelenilmeli ve acil operasyona geçilebilecek şartlarda bronkoskopik değerlendirme yapılmalıdır.
1) Hood MR: İnjury to the trachea and major bronchi. Hood MR, Arthur BD, Culliford AT (eds); Thoracic Trauma, Philadelpia,WB Saunders Company, 1989: 245.
2) Lee RB: Traumatic injury of the cervicothoracic trachea and major bronchi: Chest Surg Clin of North Am 1997; 2: 285-304.
3) Oto Ö, Açıkel Ü, Tüzün E, et al: Genç bir olguda bronş rüptürü onarımı ve tanısal tekniklerde yeni ufuklar: Olgu sunumu: GKDC Dergisi 1997;5:292-95.
4) Lynn RB, IyengarK: Traumatic rupture of the bronchus. Chest 1972; 61:81-83.
5) James LG, James NA: Major airway injury in closed chest trauma. Chest 1977; 72: 63-66.
6) Sayar A, Metin M, Ülçmen A, et al: Künt toraks travmasına bağlı bronş rüptürü:Olgu sunumu: Ulusal Travma Dergisi 1998;4:285-8.
7) Garay SM, Kamelhar DL: Patholphysiology of trauma - associated respiratory failute (Ch 14). Hood RM, Boyd AD, Culliford AT. Thoracic Trauma. Philadelphia, WB Saunders, 1989: 323-41.
8) Battistella F, Benfield JR: Blunt and penetrating injury of the chest wall, pleura and lungs ( Ch 64 ). In Schields TW. General Thoracic Surgery. Malvem, Williams and Wilkins 1994; 767-83.
9) Logeals Y, Florent DS, Danrıgal A, et al: Traumatic rüptür of the right main bronchus in an eight-years-old child successfully repaired eight years after injury. Ann Surg 1970;172:1039-47.
10) Conrad SA: Pneumothorax and chest wall trauma. Bone RC, Reynolds HY, Matthay RA (eds): Pulmonary and Critical Care Medicine on CD-ROM. Philadelphia, Corporate Technology Ventures, 1997: 30318-26.
11) Hartley C, Morrit GN: Bronchial rüptüre secondary to blunt chest trauma. Thorax 1993; 48: 183-4.
12) Mayers WO, Leape LL, Holder TM: Bronchial rüptür in a child, with subsequents stenosis, resection, and anastomosis. Ann Thorax Surg 1971;12:442-5.
13) Grillo HC: Surgical tretment of postintubation tracheal injuries. J. Thorac Cardiovasc Surg 1979;78:860-73.