Discussion
Sol atriyal apendiks anevrizması ilk olarak 1938
yılında Semans ve Taussig tarafından tanımlanmıştır.[
2] Literatürde tanımlanmış yaklaşık 50 olgu yer almaktadır.[
3] Doğuştan olmasının yanı sıra edinsel de
olabilen bu hastalığın en sık ortaya çıkış şekli, ara ara
tekrarlayan veya sebat eden atriyal ritim bozuklukları ve
sistemik tromboembolik olaylar şeklinde olmaktadır.[
4]
Sistemik emboliler kimi zaman yaşamı tehdit eden boyutta
ortaya çıkar. Tanıda TTE ve TEE önemli yer tutar.
Çoğu hastada tanıyı kesinleştirmek adına bu iki inceleme
yeterli olsa da ameliyat öncesinde anevrizmanın
komşu dokularla ilişkisinin ayrıntılı dökümantasyonu
için ve olası farklı bir kitle ile ayırıcı tanısının net olarak
yapılabilmesi için kitlenin göğüs BT ve kardiyak MRG
ile değerlendirilmesi uygun olur. Sol atriyal apendiks
anevrizması tanısı konulur konulmaz, yaşamı tehdit
eden komplikasyonlardan korumak adına hasta cerrahi
olarak tedavi edilmelidir.[
5] Hastalığın erken dönemde
tanınmasında dikkatli öykü ve fizik muayene önemlidir.
Hastada sistemik emboliyi düşündürebilecek semptom
ve bulguların tespiti, kardiyak ritim bozukluklarının
sıklığı tanıda ipucu olarak yardımcı olabilir. Genç yaşta
saptanan atriyal fibrilasyon atakları doğuştan SAAA’nın
habercisi olabilir. Bazen hastalık ile ilişkisiz olarak
çekilen ön-arka akciğer grafisinde rastlantısal olarak
saptanan mediasten genişliği tanı için ipucu taşıyabilir.[
3]
Literatüre bakıldığında da en sık belirtilerin röntgende
genişlemiş kalp silüeti, supraventriküler taşikardiler ve
sistemik emboliler olduğu göze çarpmaktadır.[
6] Bizim
olgumuz da retinal arter embolisi sonrası başvurduğu
göz hekimince kardiyoloji polikliniğine yönlendirilmiş
idi. Hastanın ekokardiyografi incelemesi sonucunda,
trombüs içeren dev sol atriyal apendiks anevrizması
tanısı konulmasının ardından cerrahi işlem uygulandı. Ameliyat sonrası dönemde yapılan ekokardiyografide
mitral kaçak jetinin hafiflediği gözlendi, sonrasında atriyal
fibrilasyon nedeniyle oral antikoagülan başlanarak
hasta şifa ile taburcu edildi. Ameliyat sonrası altı aylık
takibinde herhangi bir klinik olay ile karşılaşılmadı.
Çıkar çakışması beyanı
Yazarlar bu yazının hazırlanması ve yayınlanması
aşamasında herhangi bir çıkar çakışması olmadığını
beyan etmişlerdir.
Finansman
Yazarlar bu yazının araştırma ve yazarlık sürecinde
herhangi bir finansal destek almadıklarını beyan etmişlerdir.