Şekil 2: Superior mezenterik arter distaline safen ven ile yapılan aort-mezenterik baypas.
Erken tanı ve tedavi bu hastalarda çok önemlidir. Tanıda Doppler USG, konvansiyonel anjiyografi, abdominal BT ve manyetik rezonans (MR) anjiyografiden yararlanılabilir.[3] Doppler USG invaziv olmaması, hızlı olması ve yatak başı değerlendirme yapılabilmesi açısından önemlidir. Karın içi gaz ve belirgin solunum hareketleri kullanılabilirliğini sınırlamakla birlikte SMA için %90, çölyak arter için %80 doğrulukla tanı koydurucu olabilmektedir. İnferior mezenterik arter incelemesinde ise nadiren uygun anatomi bulunabilmektedir.[3,4] Bilgisayarlı tomografi anjiyografi, %96 duyarlılık ve %94 özgüllük oranları ile üç boyutlu incelemeye olanak vermekte, komşu organ ve yapıların incelenmesini mümkün kılmakta ve invaziv olmaması nedeniyle konvansiyonel anjiyografiye göre üstün görünmektedir.[3] Manyetik rezonans anjiyografi ise yine invaziv olmayan bir tanı yöntemi olarak, özellikle ana arterler için %100’e yakın duyarlılığa sahiptir. Ancak, daha küçük periferik dalların görüntülenmesinde yetersiz kalmaktadır.[3]
Konvansiyonel anjiyografi, mezenterik arter ve dallarının seçici incelenmesinde altın standart olarak kabul edilmektedir.[5] Eğer hastada kronik intestinal iskemi düşündüren belirtiler varsa, Doppler USG veya MR anjiyografi ile yapılamayan endovasküler girişim için de imkan sağlar. Fakat bu hastaların aterosklerotik olduğu ve genellikle alt ekstremite periferik damar hastalığı varlığı da göz önünde bulundurulmalıdır. Bu durum anjiyografinin brakiyal yaklaşım ile yapılmasını gerektirebilir.[4]
Hastamızda karın muayene bulgularının medikal tedaviye rağmen düzelmemesi, akut faz değerlerinin belirgin yüksek olması, abdominal BT’de ileus bulguları ile safra kesesinde taş olması ve anjiyografik olarak bu darlığın açılamayacağına girişimsel radyolog tarafından karar verilmesi üzerine hasta ameliyata alındı. Hastada kronik iskemi zemininde gelişmiş akut iskemi olduğu düşünüldü ve bu yüzden konvansiyonel anjiyografi yapılmadı. Literatürde akut iskemide konvansiyonel anjiyografi kullanımının tanıda gecikme ve zaman kaybına yol açabileceği ve bu yüzden kullanımının belirgin fayda sağlanabilecek olgularla sınırlandırılması gerektiği bildirilmiştir.[4] Eğer anjiyografi yapılmış olsaydı, Riolan ark vasıtası ile SMA’nın retrograd olarak inferior mezenterik arterden dolduğu görülecek ve inferior mezenterik arterdeki darlığın endovasküler olarak düzeltilmesi ile hastanın kliniğinde düzelme sağlanabilecekti.
Kronik mezenter iskeminin tedavisinde amaç semptomları rahatlatmak, kilo kaybını azaltmak ve bağırsak perforasyonunu engellemektir. Medikal olarak antiagregan ve nitratlar verilebilir. Fayda sağlanamadığı durumlarda cerrahi ya da endovasküler girişimler düşünülmelidir. Endovasküler yöntemler daha az invaziv ve hasta konforu açısından daha iyi olmasından dolayı son yıllarda giderek popülarite kazanmıştır. Çok yaşlı hastalarda ve ek risk faktörü (kalp, böbrek, akciğer hastalığı vb.) olan hastalarda endovasküler tedavi ilk tercih olarak düşünülebilir. Cerrahi olarak, lokal endarterektomi, transaortik endarterektomi, otolog (safen ven, yüzeyel femoral ven vb.) ya da prostetik greft (politetrafloroetilen; PTFE) ile baypas gibi çeşitli yöntemler uygulanabilir. Tek ya da birden fazla viseral artere baypas yapılabilir. Ayrıca, aort-mezenterik baypas antegrad arteriyel giriş (torasik veya supraçölyak aort) ya da retrograd arteriyel giriş (infrarenal aort veya iliyak arter) biçiminde iki farklı şekilde uygulanabilir.
Cerrahi veya endovasküler girişimsel yöntemler arasında hangisinin daha iyi olduğuna dair fikir birliği yoktur. Oderich ve ark.[6] yaptıkları bir çalışmada kronik mezenter iskemisi için cerrahi yöntem ile endovasküler girişimin benzer mortalite oranına sahip olduğunu fakat morbidite ve hastanede kalış süresinin cerrahi yöntemde daha yüksek olabileceğini saptamışlardır. Ayrıca endovasküler girişim sonrası tekrarlayan daralma, tekrarlayan semptom ve ikincil girişimin daha fazla gerektiğini bildirmişlerdir. Woosup ve ark.[7] yaptıkları çalışmada cerrahinin düşük mortalite ve uzun dönem semptomsuz bir dönem sağladığını fakat 70 yaş ve üzerindeki hastalarda ameliyata bağlı mortalitenin arttığını, bu yüzden de bu yaş grubu ve üstündeki hastalarda endovasküler girişimlerin düşünülebileceğini bildirmişlerdir. Ayrıca kullanılan materyal açısından bazı çalışmalarda safen ven,[8] bazı çalışmalarda PTFE greft açıklığı açısından daha üstün bulunmuştur.[9] McMillan ve ark.[10] ise safen ven ve PTFE greft arasında uzun dönem açıklığı açısından bir fark saptamamışlardır. Safen venin diğer bölgelerdeki sentetik greftlere olan üstünlüğü mezenterik bölgede görülmemiştir.
Sonuç olarak, yaşlı nüfusun giderek artması ateroskleroza bağlı hastalıklarda da artışa neden olmaktadır. İleri yaşlarda karın ağrısı varlığında mutlaka mezenter iskemi düşünülmelidir. Bu hastalarda konvansiyonel anjiyografi tanıda altın standarttır. Olgumuzda aortmezenterik anastomozda kullanılan safen greftin erken dönemde tıkandığı görüldü. Takibinde konvansiyonel anjiyografi ve endovasküler girişimle kanlanma düzeltildi. Bu hastalarda genel cerrahi, kalp damar cerrahisi ve girişimsel radyolojiyi içeren multidisipliner yaklaşımının önemli olduğu düşüncesindeyiz.
Çıkar çakışması beyanı
Yazarlar bu yazının hazırlanması ve yayınlanması
aşamasında herhangi bir çıkar çakışması olmadığını
beyan etmişlerdir.
Finansman
Yazarlar bu yazının araştırma ve yazarlık sürecinde
herhangi bir finansal destek almadıklarını beyan etmişlerdir.
1) Hansen KJ, Wilson DB, Craven TE, Pearce JD, English WP,
Edwards MS, et al. Mesenteric artery disease in the elderly.
J Vasc Surg 2004;40:45-52.
2) Chang JB, Stein TA. Mesenteric ischemia: acute and chronic.
Ann Vasc Surg 2003;17:323-8.
3) Emrecan B, Önem G, Baltalarlı A. İntestinal anjina:
Karın ağrısının ender bir nedeni. Turk Gogus Kalp Dama
2008;16:269-73.
4) Cleveland TJ, Nawaz S, Gaines PA. Mesenteric arterial
ischaemia: diagnosis and therapeutic options. Vasc Med
2002;7:311-21.
5) Zwolak RM. Can duplex ultrasound replace arteriography
in screening for mesenteric ischemia? Semin Vasc Surg
1999;12:252-60.
6) Oderich GS, Bower TC, Sullivan TM, Bjarnason H, Cha S,
Gloviczki P. Open versus endovascular revascularization for
chronic mesenteric ischemia: risk-stratified outcomes. J Vasc
Surg 2009;49:1472-9.e3.
7) Park WM, Cherry KJ Jr, Chua HK, Clark RC, Jenkins G,
Harmsen WS, et al. Current results of open revascularization
for chronic mesenteric ischemia: a standard for comparison.
J Vasc Surg 2002;35:853-9.
8) Zelenock GB, Graham LM, Whitehouse WM Jr,
Erlandson EE, Kraft RO, Lindenauer SM, et al. Splanchnic
arteriosclerotic disease and intestinal angina. Arch Surg
1980;115:497-501.