Çalışma planı: Ortalama ağırlıkları 2500 gr olan 16 adet Yeni Zelanda Albino türü erkek ve dişi tavşan kullanıldı. Tavşanlar çalışma ve kontrol grubu olarak iki gruba ayrıldı. Her iki grupta birer tavşan anestezi sırasında öldü. Tüm tavşanların sol alt loblarına eşit büyüklükte kama rezeksiyon yapıldı. Çalışma grubunda rezeksiyon alanına 5 puf (~1 cc) ABS sprey uygulanır iken, kontrol grubuna ek bir işlem yapılmadı. İki gruba da uygulanan tüp torakostomi, ameliyat sonrası altı saat drenaj ve hava kaçağı takibi sonrası sonlandırıldı. Ameliyat sonrası sekizinci gün tavşanlar yüksek doz anestezi ile sakrifiye edildi. Hemitorakstaki plevral enflamasyon ve fibrozis makroskopik ve mikroskopik olarak incelendi. Doku malondialdehit (MDA) ve hidroksiprolin (HPR) düzeylerinin biyokimyasal ölçümleri yapıldı.
Bulgular: Ameliyat sonrası hava kaçağı ve drenaj miktarı açısından iki grup arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı idi (kanama miktarı p<0.05, hava kaçağı p<0.001). Çalışma grubunda makroskopik ve mikroskopik fibrozis yüksek düzeyde gözlendi (p<0.0001). Doku MDA düzeyleri bakımından iki grup karşılaştırıldığında, ABS uygulanan grupta MDA düzeyinin düştüğü görülmek ile birlikte, fark istatistiksel açıdan anlamlı değil idi.
Sonuç: Ankaferd Blood Stopper toksik etkiye yol açmadan ameliyat sonrası kanamaları ve uzamış hava kaçaklarını azaltmakta ve plevral fibrozis düzeyini artırarak plörodezde etkin rol oynamaktadır.