Çalışma planı: Ocak 1990 - Aralık 2015 tarihleri arasında mekanik kalp kapak replasmanı yapılan gebe kadınlarda antikoagülan tedavi rejimleri, retrospektif olarak incelendi. Mekanik kalp kapak replasmanı sonrası 57 hastada 72 gebelik gözden geçirildi ve dört farklı rejim belirlendi ve gebeliğin farklı trimesterlerinde değerlendirildi.
Bulgular: Yetmiş iki gebeliğin, 40'ı sağlıklı yeni doğanla, 35i (%48.6) sağlıklı yenidoğan, dördü (%5.6) prematüre doğum ve biri (%1.4) düşük doğum ağırlığı ile sonuçlandı. On sekiz (%25) terapötik ve 12 (%16.7) spontan düşüğün yanı sıra, iki (%2.8) ölü doğum izlendi. Gebelik süresince veya post-partum dönemde, yedi gebede kapak trombozu gelişti. Altı hastada (%10.5) kanama ve yine altı (%10.5) hastada periferik emboli meydana geldi. Maternal mortalite görülmedi.
Sonuç: Gebelik sırasında en ideal antikoagülasyon rejimine ilişkin tam bir fikir birliği olmamasına rağmen, birinci trimesterde varfarinin teratojenisite ve artmış düşük riskini önlemek için doz ayarlamalı fraksiyone olmayan heparin veya düşük molekül ağırlıklı heparin ile değiştirilmesi uygundur. Düşük molekül ağırlıklı heparinin uygulaması kolaydır ve güvenilir bir şekilde izlenebilir ve başarılı gebelik sonuçlarına da vesile olabilir. Ancak, gebeliğin tüm trimesterleri süresince, günde ≤5 mg varfarini geçmemek kaydıyla kullanılacak varfarin, embriyopati riskinin gebe tarafından kabul edildiği durumlarda, alternatif bir seçenek olabilir.