Materyal ve Metod:Çalışmaya 1998 - 2000 yılları arasında enfektif endokardit sekeli sonucunda mekanik kapak ile kapak replasmanı yapılan benzer demografik bulgulara sahip 26 hasta dahil edildi. Hastaların 19u erkek, 7si kadın olup yaş ortalaması 42.35 ± 13.6 yıl (17-80) idi. Bu hastaların 12inde Silzone kapak kullanarak kapak replasmanı gerçekleştirildi(Grup S). Enfektif endokardit tanısı alan ve St. Jude kapak ile kapak replasmanı gerçekleştirilen 14 hasta ise kontrol grubu olarak alındı (Grup K). Grup Sdeki hastaların altısında kapak aort pozisyonda yerleştirilirken, üçünde mitral ve geri kalan üçünde ise kapak hem aort hem de mitral pozisyonda yerleştirilmiş olup, toplam 15 Silzone kapak kullanıldı. Hastalar ortalama 38.23 ± 19.89 ay zlendi.
Bulgular: Her iki grupta erken mortalite görülmedi. Geç mortalite sadece Grup Sde bir hastada (%8.33) gerçekleşti ( p = 0.481). Toplam dört hastada (%33.3) paravalvüler kaçak gözlendi. Bunların hepsi Grup Sye ait hastalardı ( p = 0.02). Paravalvüler kaçak nedeniyle bir hastada reoperasyon gerekti ( p = 0.417). Bu hastada paravalvüler kaçak üç adet sapere sütür ile onarıldı. Her iki grup arasında ventrikül, sol atriyum çapları ve ejeksiyon fraksiyonu istatistiki açıdan farklı bulunmadı ( p> 0.05).
Sonuç: Çalışmamızda her ne kadar istatistiki olarak paravalvüler kaçak insidansının artmış olduğu görünse de; paravalvüler kaçağın düşük derecelerde olması, üçüncü kere opere edilen hastada da paravalvüler kaçağın devam etmesi ve kullanılan kapak sayısının az olması nedeniyle gerçek anlamda Silzone kapakların hastalarda mortalite ve morbidite ve reoperasyon oranlarını arttırmadığını söyleyebiliriz.