Abdullah Kemal Tuygun, Nurgül Yurtseven, Pelin Karaca, Aybanu Tuygun, Sabri Dağsalı
Doğurganlık çağındaki kalp hastası kadınlarda gebelik ve buna bağlı yeni fizyolojik koşulların hastalara ek sorunlar getirdiği bilinmektedir. Gebe kadınlarda, kalp hastalarının büyük kısmını kalp kapak hastalığı olanlar oluşturur. Kalp kapak hastalıkları, günümüzde akut romatizmal ateşin kontrolü sonucu büyük ölçüde azaltılmışsa da, genç nüfusta, özellikle de gebelerde hala ciddi bir sorun olmaya devam etmektedir. Ayrıca prostetik kapak takılan doğurma yaşındaki kadınlardaki gebelik, anne ve fetusun yaşamı yönünden çok yakın takip gerektirmektedir. Prostetik kapak replasmanı yapılan ve daha sonra gebe kalan bir hastada, kapak disfonksiyonu veya endokardit gibi nedenlerle olası acil intrakardiyak ameliyatta, anne hayatı kadar fetusun hayatının korunması da şarttır. Bu gibi durumlarda anne ve fetal mortalitenin birbirine eklenmesiyle artan ameliyat mortalitesi, olayın ciddiyeti ve alınması gereken önlemlerin önemini çok çarpıcı bir şekilde ortaya koyar. Dünyada ancak sınırlı sayıdaki hastanın, sporadik olgular şeklinde bulunması ve klasikleşmiş bir yaklaşım yolunun hala tam olmaması konuyu tartışmalı hale getirmiştir. Özellikle kapak hastalığının sık görüldüğü az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerden yapılan yayınlar bu konuyla ilgili soru işaretlerine yanıt verecektir.