Echinococcus granulosus adlı parazitin yol açtığı hadatik kist hastalığı ülkemiz için yaygın bir hastalık olma özelliğini korumaktadır. Tüm kist hidatiklerin %20-25’i akciğer yerleşimi gösterir. Albendazol gibi medikal tedavilerin yanısıra perkutan iğne aspirasyonları gibi yöntemler deneniyor olmakla birlikte hidatik kistelr için cerrahi tedavi halen en geçerli yöntemdir.

Akciğer yerleşimi gösteren hidatik kistlerde semptomlar ortaya çıkış yaşları, kistin boyutu ve operasyon tekniği ile postoperatii morbidite arasında bir ilişiki mevcuttur. Akciğerin dev hidatik kistleri erken yaşlarda ortaya çıkma meyili olup, etraf dokulara basıları ile de sık semptom verirler. Çoğunluğunda kapitonajla birlikte veya kapitonajsız kistotomi/kistektomi gibi parankim koruyucu yöntemler uygulanılırken nadiren rezeksiyonlarda tercih edilmektedir.

Merkezimizde 1984-1994 yılları arasında radyolojik e/veya olarak herhangi bir çapı en az 10 cm olarak hesaplanmış olan 45 dev akciğer hidatik kist olgusu opere edilmiştir. Yaş ortalaması 25.4 (9-65) olan hastaların 31 (%68.9)’i 11-30 yaşları arasında idi. Sağ akciğerde 31, sol akciğerde 19 dev hidatik kist mevcuttu (5 hastada 2 adet kist olmak üzere). Cerrahi yöntem olarak sıklık sırasına göre kistotomi+kapitonaj, perikistektomu+kapitonaj, yalnız perikitektomi ve lobektomi uygulandı.

Bu çalışmada, akciğerin dev hidatik kistlerin yaş gruplarına göre dağılımları ve bunların sebepleri, cerrahi tedavi yöntemlerinin mümkün olduğunca parankim korumaya ynelik olmasının gerekliliği ve kistin büyüklüğü ile postoperatif morbidite arasındaki ilişki tartışılmıştır.