Çalışma planı: Nisan 2008 - Ekim 2009 tarihleri arasında kliniğimizde pnömonektomi yapılan 100 hastanın (96 erkek, 4 kadın; ort. yaş: 58.4±8.9 yıl; dağılım 38-82 yıl) demografik, klinik ve patolojik özellikleri retrospektif olarak incelendi.
Bulgular: Morbidite ve mortalite oranı sırasıyla %56 ve %14 olarak bulundu. Komplikasyonlar hastaların %46’sında kardiyopulmoner, %7’sinde kanama ve %3’ünde yara yeri enfeksiyonu idi. Yaş, cinsiyet, sigara kullanımı, diyabet, hipertansiyon ve koroner arter hastalığının 30 günlük morbidite ve mortalite üzerine anlamlı etkisi saptanmadı. Neoadjuvan tedavi (p=0.049), sağ pnömonektomi (p=0.01) ve ameliyat sırası kan transfüzyonunun (p=0.049) anlamlı düzeyde artmış morbidite ile ilişkilendirildi. Solunum yetmezliği ve bronkoplevral fistülü olan hastalarda yoğun bakım ve hastanede kalış süresi anlamlı düzeyde daha uzundu.
Sonuç: Neoadjuvan terapi, sağ pnömonektomi ve ameliyat sırası kan replasmanı olan hastalarda pnömonektomi yüksek riskli bir işlem idi. Ancak, dikkatli ameliyat öncesi değerlendirme, titiz anestezik inceleme ve cerrahi girişimler ile risk faktörlerinin azaltılabileceği kanaatindeyiz.