Çalışma planı: Ocak 2005 - Ocak 2012 tarihleri arasında kliniğimizde büyük arter transpozisyonu tanısı ile girişimsel veya tanısal kateter işlemi yapılan dört aylıktan daha küçük olan toplam 111 hasta (67 erkek, 44 kız; ort. yaş 18.2±20.3 gün; dağılım 1-105 gün) çalışmaya dahil edildi. Hastalar septostomi yapılan (n=83) ve yapılmayanlar (n=28) olmak üzere iki ana gruba ayrıldı. Septostomi grubu ameliyat öncesi ve sonrası olmak üzere iki alt gruba daha ayrıldı.
Bulgular: Hastaların işlem öncesi anjiyografik aort satürasyon ortalaması %50.6±16.3 iken, işlem sonrası anjiyografik aort satürasyon ortalaması %75.0±11.8 idi. İşlem sırasında ortalama satürasyon artışı %24±15.2 idi ve istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p<0.05). Balon atriyal septostomi grubunda işlem öncesi ve işlem sonrası ortalama sol atriyum basıncı sırasıyla 13.3±5.3 (5.0-24.0) mmHg ve 9.5±4.5 (3.0-20.0) mmHg idi. Sağ ve sol atriyumlar arasındaki ortalama gradyan işlem öncesi 6.2±5 (0-19.0) mmHg ve işlem sonrasında 0.9±1.3 (0-5.0) mmHg idi. Bu fark istatistiksel olarak anlamlı idi (p<0.05). Erkek cinsiyet faktörü septostomi olasılığını 2.6 kat, atriyal septal defekt yokluğu 9.6 kat ve intakt ventriküler septum 3.6 kat artırmaktaydı.
Sonuç: Büyük arter transpozisyonu hastalarında ideal tedavi erken dönemde arteriyel switch ameliyatı olsa da, balon atriyal septostomi nispeten güvenli ve etkin bir işlemdir.