Çalışma planı: Mart 2017 - Eylül 2018 tarihleri arasında galektin-3'ün rs4644 ve rs4652 varyantları, primer cerrahi tedavi yapılan küçük hücreli dışı akciğer kanserli 65 hastanın (54 erkek, 11 kadın; ort. yaş: 60.1±11.9 yıl; dağılım, 34-83 yıl) ve 95 sağlıklı bireyin (48 erkek, 47 kadın; ort. y aş: 53.9±13.5 y ıl; d ağılım, 32-87 y ıl) p eriferik k anından i zole e dilen genomik deoksiribonükleik asitler kullanılarak TaqMan tek nükleotid polimorfizm testi ile genotiplendi. Hasta ve kontrol gruplarının serum örneklerinde dolaşımdaki galektin-3 düzeyi, enzim bağlı immünosorbent testi ile değerlendirildi. Hasta grubunda tümör ve çevre dokulardaki galektin-3"ün haberci ribonükleik asit ekspresyonu, gerçek zamanlı kantitatif polimeraz zincir reaksiyonu ile incelendi. Bu sonuçların hem prediktif, hem de prognostik önemi analiz edildi.
Bulgular: Rs4652 AA genotipi olan hastalarda anjiyolenfatik invazyon varlığı anlamlı idi (p=0.04). Kontrol grubuna kıyasla, hastalarda serum galektin-3 düzeyleri anlamlı düzeyde yüksekti (p<0.0001). Rs4644 CA/CC (p<0.0001 ve p<0.0001) ve rs4652 AA/AC (p=0.001 ve p<0.0001) genotipleri olan hastalarda, karşılık gelen kontrollere kıyasla, serum galektin-3 düzeyleri daha yüksekti. Hem rs4644 (p=0.03) hem de rs4652 (p=0.019) AC genotipleri olan hastalarda, vasküler invazyon varlığında daha yüksek serum galektin-3 düzeyleri izlendi. Alıcı işletim karakteristik eğrisi, 17.089 ng/mL (eğri altında kalan alan: 0.910±0.04; %95 güven aralığı: 0.832-0.988; p<0.001) kesme değeri ile serum galektin-3 düzeyinin hasta grubu için güçlü bir prediktif belirteç olduğunu gösterdi. Tek değişkenli analiz, daha düşük serum galektin-3 düzeylerinin daha iyi sağkalım ile ilişkili olduğunu ortaya koydu (p=0.048). Çok değişkenli sağkalım analizi, yalnızca yüksek serum galektin-3 düzeylerinin hastaların sağkalımı ile ilişkili olma eğiliminde olduğunu gösterdi (risk oranı: 5.106; %95 güven aralığı: 0.956-27.267; p=0.056).
Sonuç: Küçük hücreli dışı akciğer kanserli hastalarda galektin-3?ün genetik varyantlarının varlığı histopatolojik farklılıklara yol açabilir. Serum galektin-3 düzeyi, bu hastalar için değerli bir tanısal biyobelirteç olabilir ve sağkalım süreleri ile ilişkili olabilir.