Materyal ve Metod:Romatizmal mitral stenoz tanısı konulup MVR operasyonu gerçekleştirilen her biri 50 olgudan oluşan iki grup oluşturuldu. Grup I yüksek rakımda yaşayan, Grup II deniz seviyesine yakın bölgelerde yaşayan hastalardan oluşturuldu. Her iki grup demografik özellikler, semptom süresi ve şiddeti, peroperatif ve postoperatif bulgular yönünden retrospektif olarak değerlendirildi. Her iki gruptaki tüm hastalara mekanik protez kapak implante edildi.
Bulgular: Her iki grupta yaş ortalaması, cinsiyet dağılımı, ortalama semptom süresi, fonksiyonel kapasite, mitral kapak alanı, orta-ileri triküspid kapak yetersizliği varlığı yönünden anlamlı bir farklılık görülmedi. Grup I'de pulmoner arter basıncı (PAB) sistolik 64 ± 13 mmHg, ortalama 31 ± 7 mmHg iken, Grup II'de sırası ile 49 ± 11 mmHg ve 21 ± 5 mmHg (p < 0.01), sol atriyum çapı Grup I'de 6.3 ± 1.4 cm iken, Grup II'de 4.8 ± 0.7 cm (p < 0.01) bulundu. Her iki grupta intraoperatif kriterler (MVR tekniği, kardiyopleji kullanımı, kros klemp zamanı, sol atriyal trombektomi, triküspid kapak rekonstrüksiyonu, inotrop kullanımı), postoperatif komplikasyonlar ve hastane mortalitesi bakımından belirgin farklılık bulunmadı.
Sonuç: Yüksek rakımda yaşayan Grup I hastalarında PAB'nin ve geç tanı konmasına bağlı sol atriyum çaplarının Grup II'ye göre daha yüksek olmasına karşın, bu yükseklikte yaşamanın peroperatif sonuçlar ve major komplikasyonlar üzerine direkt etkisi olmadığını düşünmekteyiz.