ISSN : 1301-5680
e-ISSN : 2149-8156
Turkish Journal of Thoracic and Cardiovascular Surgery     
Kosta kökenli osteokondrom olgusu
Sedat Demircan, İsmail Cüneyt Kurul, Cemil Deniz Yorgancılar, Özgür Karakurt
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı, Ankara

Özet

Thirty-year-old male patient had a mass lesion on the 3rd rib. The mass lesion was resected with the subtotal resection of the 3rd rib via axillary thoracotomy. The postoperative course was uneventful, and follow-up at two years confirmed no recurrence. Here we report an osteochondroma originates from the rib which is an unusual localisation.

Osteokondrom kemik dokunun sık görülen iyi huylu primer tümörüdür. Sıklıkla 1.-3. dekatta görülür. Genellikle uzun kemiklerin kartilajenöz bölgelerinde görülmektedir.[1] Patogenezi spekülatif olmakla birlikte büyüme plağı sınırındaki perikondral defektten köken aldığı bildirilmektedir. Fizis kenarında endokondral kemikleşme ile oluşur.[2] Nadiren kafatası tabanı, vertebral kolon, kosta, skapula ve pelvis yerleşimli olabilir. Bu yazıda kostadan köken alan osteokondrom olgumuzu sunduk.

Otuz yaşında erkek hasta, yaklaşık üç aydır sol omuz bölgesinde hareketle artan ağrıları üzerine kliniğimize başvurdu. Omuz grafisinde, skapula anteriorunda krikoid proçes, 2. ve 3. kostaların lateralinde süperpoze 6x4 cm boyutlu düzgün sınırlı kalsifikasyon içerdiği gözlenen kitle manyetik rezonans (MR) ile değerlendirildi (Şekil 1). Kitlenin solda 3. kosta posterolateralinden köken aldığı ve subskapuler egzofitik uzanım gösterdiği, yaklaşık 8x6.5x4 cm boyutlarında düzensiz, yoğun kalsifiye ve pediküllü olduğu belirlendi (Şekil 2). Olguya cerrahi rezeksiyon planlandı.

Şekil 1: Omuz grafisi; kitle skapula önünde, 3. kosta lateralinde yerleşmiş sınırları düzgün egzofitik lezyon olarak görülmektedir.

Şekil 2: Omuz manyetik rezonans görüntüsü; kitle solda 3. kosta posterolateralinden başlayıp subskapuler alana doğru egzofitik uzanım göstermektedir.

Hastanın 30 yıldır günde bir paket sigara, 10 yıldır her gün alkol alma alışkanlığı vardı. Fizik muayenede; palpasyonda sol skapula altında, posterior-medial kenar süperiorunda, trapezius kası altında, sert, hareketsiz 6x4 cm boyutunda kitle saptandı. Kitle lojunda kızarıklık, ısı artışı, hassasiyet saptanmadı. Omuz hareketleri tam, ancak fleksiyon ve abdüksiyona zorlayıcı hareketler ile ağrı olmaktaydı. Laboratuvar incelemeleri normaldi.

Sol aksiller torakotomi ile 3. kostaya fikse 8x6x4 cm boyutlarındaki kitle 3. kosta ile birlikte eksize edildi. İki yıllık takibinde ek patoloji saptanmadı.

Tartışma

Osteokondrom (osteokartilajenöz eksostoz) sık görülen iyi huylu kemik tümörüdür. Tekli veya çoklu olarak, sıklıkla 1. ve 3. dekatta görülür. Primer olarak uzun kemiklerin kartilajenöz bölgelerinde görülmektedir.[1] Nadiren kafatabanında, vertebral kolonda, kostalarda, skapulada ve pelvisde osteokondrom gelişebilir. Kosta yerleşimli ilk osteokondrom olgusu 1975 yılında Twersky ve ark.[3] tarafından bildirilmiştir.

İskelet sistemi içerisinde görülen kemik tümörlerinin %7-8’i toraks kafesindedir. Genel olarak tüm osteokondromların %2’si kosta yerleşimlidir. Başka bir ifade ile kosta tümörlerinin %8’i osteokondromdur.[4,5] Teitelbaum[6] 90 torasik kemik doku kökenli tümör olgusu çalışmasında dört olguda osteokondrom tespit etmiştir.

Osteokondromlar köken aldığı kemiğin medullası ile devamlılık gösterir. Hem osteoid hem de kartilajenöz komponenti vardır, yani her osteokondrom kıkırdak bir yapı ile kaplıdır. Uzun kemikte büyüme plağına yakındır ve dışa doğru büyür. Matriksinde normal trabeküler kemik içerir.[1,7]

Klinik olarak ağrısızdır. Semptomatik olgularda palpabl kitle yanında ağrı ve bazen komşu sinir basısına bağlı nörolojik bulgular görülmektedir. Uzun kemikler dışındaki nadir görülen kosta gibi yerleşimlerdeki osteokondromlar ağrı kliniği ile karşımıza çıkabilmektedir. Radyolojik olarak ana kemik ile bağlantılı kitle tespit edilir. Akciğer röntgenogramı gerçek yerleşim yerini belirlemede yetersizdir. Bilgisayarlı tomografi ve MR ile yerleşim yeri, komşu dokularla ilişkisi ve morfolojisi daha net belirlenir.[8]

Sekonder malign osteokondromlar multipl osteokondromlu hastaların yaklaşık %10’unda ortaya çıkarlar ama bunların %1’den azı tek lezyonludur. Soliter osteokondromda %1, multipl herediter osteokondromda %10 malignansi gelişme olasılığı vardır. Pelvik ve skapula yerleşimli olan osteokondromlarda malign dejenerasyon daha sık gözlenmektedir. Kıkırdak takkenin 2 cm’den büyük olması malign dejenerasyon işareti olarak kabul edilmelidir.

Sonuç olarak, kosta osteokondrom için nadir bir yerleşim yeridir. Osteokondromun bu tip nadir görülen yerlerde yerleşimleri klinik olarak ağrılıdır ve malign dejenerasyon riski fazladır. Olgumuzda da ağrının ön planda olduğu klinik ve nadir görülen bir yerleşim yeri vardı. Bu tümörlerde malign dejenerasyon olabileceği akılda bulundurulmalı, cerrahi mutlaka yapılmalı ve hastalar takip programında tutulmalıdır.

Anahtar Kelimeler : Osteokondrom; kosta
Viewed : 18078
Downloaded : 5179