Methods: Fifty-eight patients with CRF who underwent coronary revascularization between January 2001 and May 2008 were included in the study. The patients were divided into two groups according to the method of revascularization; the patients operated with CPB (group 1 n=45, mean age 64±9.2 years) and the patients operated with BH (group 2; n=13, mean age 66.5±7.9 years). The two groups were compared with respect to demographic characteristics, preoperative, postoperative and discharge day renal functions, hemodialysis requirements and early and mid-term results.
Results: The demographic characteristics were similar in both groups. No statistically significant differences were found in the patients with respect to postoperative diuretic use, inotropes, need of intraaortic balloon pump, hemodialysis, requirement for revision due to bleeding, postoperative complications or in-hospital and late mortalities (p<0.05). There was no statistically significant differences between the groups in relation to postoperative and discharge day BUN and creatinine values. The mean follow-up time was 44.4±30.4 months. The requirement of permanent hemodialysis in the follow-up period was significantly higher in group 2 (p<0.05). There was no early mortality in group 2 whereas there were three early mortalities in group 1. Late mortality was observed in one patient in group 1 and in two patients in group 2.
Conclusion: Use of either CPB or BH did not make any difference on the early postoperative renal function in compensated renal failure patients. Although the low number of our patients is a limiting factor, we think that preoperative renal function is not a decisive factor in choosing CPB or BH technique.
Bu retrospektif çalışmada amacımız, KPB ve ÇK yöntemleri kullanılarak koroner revaskülarizasyon yapılan, KOBY hastaların böbrek fonksiyonları ve ameliyat sonrası sonuçlarını değerlendirmektir.
Cerrahi teknik
Çalışan kalp veya KPB tekniğinin seçilmesinde,
cerrahın tercihi ve deneyimi, koronerlerin anatomisi,
aortun kalsifikasyonu ve hastanın eşlik eden hastalıkları
göz önünde bulunduruldu.
Kardiyopulmoner bypass: KPB çıkan aortik ve sağ atriyumdan venöz kanülasyon yapılarak tesis edildi. Jostra marka (Jostra AB, Lund, Sweden) roller pompa ve Apex Sorin membran oksijenatör (Sorin Group USA, Inc. Arvada, Colorado), Cobe cardiovascular (COBE Cardiovascular, Inc. Arvada, Colorado USA) ekstrakorporeal sirkülasyon hatları standart olarak kullanıldı. Prime solüsyonu, 1300 ml Ringer laktat, 0.5 mg/kg mannitol, 50 mg heparin ile hazırlandı. Sistemik ve kardiyoplejik olarak ılımlı hipotermi (33 °C) uygulandı. Miyokard korunması, oksijenatörden alınan ¼ hat ayrı bir pompa başından geçirildikten sonra, 50 cm3’lük bir enjektöre bağlanarak (enjektöre konulan kristaloid kompozisyonu: 30 mEg K+, 10 mEg Mg++, 20 ml %30 dekstroz), intermittant antegrad ve retrograd minikardiyopleji yöntemi kullanılarak sağlandı. Distal ve proksimal anastomozlar kros klemp altında gerçekleştirildikten sonra KPB rutin olarak sonlandırıldı.
Çalışan kalp: Hedef koroner arterlerin ortaya konmasından sonra, Chase Medical, Richardson ve Medtronic Octopus 4 29400 (USA) stabilizatörler kullanılarak distal anastomozlar yapıldı.
Veriler
Ameliyat öncesi demografik veriler ve ameliyat
öncesi BUN, kreatin (pre-BUN, pre-KRE) değerleri
kaydedildi. Kan kreatin değerleri ≥1.5 mg/dl olan ve
diyaliz gereksinimi olmayan hastalar KOBY olarak
kabul edildi ve çalışmaya alındı. Ameliyat sonrası 1,
2. ve 3. gün (pos-KRE1, pos-KRE2, pos-KRE3) ve
hastaneden çıkış sırasındaki kan BUN, kreatin değerleri
(çık-BUN, çık-KRE), kullanılan toplam kan ürünü
miktarları (top-kan), toplam drenaj miktarları (topdren),
ameliyat sonrası 1, 2. ve 3. gün idrar miktarları
(idrar-1, idrar-2, idrar-3), ameliyat sonrası ABY gelişen
(ameliyat sonrası kreatin değerleri ameliyat öncesine
göre %50 artan) hastalar (ameliyat sonrası ABY) ve
hemodiyaliz gereksinimleri kaydedildi. Erken mortalite
ameliyat sonrası 30 gün içinde, geç mortalite 30 günden
sonra ve takip süresi içinde gerçekleşen mortalite olarak
tanımlandı.
Ameliyat sonrası sıvı ve diüretik tedavi protokolü
Ameliyat sonrasında, 100 ml/saat %5 dekstroz infüzyonu,
santral venöz basınç (SVB) ve idrar çıkışı izlemine
göre verildi. Hematokrit değerlerinin %28’in
altında olduğu durumlarda eritrosit süspansiyonu (ES),
SVB’nin düşük olduğu durumlarda da volüm genişletici
olarak taze donmuş plazma (TDP) verildi. İdrar miktarı
0.5 ml/kg/saat’in altına düşen oligürik hastalara
öncelikle 120 mg furosemide %0.9 NaCl ile 24 cc’ye
sulandırılarak 1 cc/saat (5 mg/saat) infüzyonla başlanıp
idrar çıkışına göre 4 cc/saat (20 mg/saat)’e kadar çıkıldı. Yeterli idrar çıkışı olmayan hastalara 1 mg/kg dozunda
mannitol hızlı infüzyon şeklinde uygulandı. Tüm bu
uygulamalara karşın; idrar çıkışının yeterli olmaması,
SVB yükselmesi, konjesyon bulgularının olması, BUNkreatin
değerlerinin yükselmesi, asidoz gelişmesi ve K+
değerinin ≥6 mg/dl olması durumunda hasta nefroloji ile
konsülte edilerek hemodiyalize alındı.
Takip
Hastaların erken ve orta dönem takipleri polikliniğimizde
gerçekleştirildi. Takibe düzenli gelmeyen
hastalara telefonla ulaşılarak durumları ve hemodiyaliz
gereksinimleri konusunda bilgi alındı.
İstatistiksel analiz
İstatistiksel analizler Windows için SPSS 11.0
Version (SPSS Inc. Chicago, IL, USA) paket programı
kullanılarak gerçekleştirildi. Grupların karşılaştırılmasında
Mann Whitney U-testi, kategorik verilerin
karşılaştırılmasında Pearson ki-kare veya Fischer kesin
ki-kare testi kullanıldı. P<0.05 değerleri istatistiksel
olarak anlamlı kabul edildi.
Tablo 1: Hastaların demografik ve ameliyat sonrası özellikleri
Tablo 2: Ameliyat öncesi ve sonrası böbrek fonksiyonlarının gruplara göre karşılaştırılması
Çalışmamızda erken dönemde diyalize alınan yedi hastayı değerlendirdiğimizde biri dışında hepsinin EF’leri %40’ın altında idi ve birine ek olarak İABP takılarak, altı hastaya da düşük kardiyak debi nedeniyle ameliyat sonrasında inotropik destek verildi. Bu grupta diyabetik olan dört hastanın birinde periferik vasküler hastalık (PVH), üçünde HT eşlik etmekte idi. Bu veriler ışığında, erken dönemde, düşük kardiyak debinin, ABY’yi tetiklediği düşünülebilir. Geç dönemde, kalıcı hemodiyaliz gereksinimi gösteren 11 hasta ele alındığında, sekizinin diyabetik olduğu, bunların ikisin de DM’ye HT’nin eşlik ettiği, PVH’si olan iki hastanın birinde aynı zamanda HT olduğu, bir hastanın ise yalnızca sigara kullanıcısı olduğu görüldü. Bu gruptaki hastaların çoğunluğunun diyabetik olması ve PVH bulunması, kalıcı hemodiyaliz gereksiniminde, diyabetin nefropatik sonuçlarının ve aterosklerozun yaygınlığının etkili olabileceğini düşündürmektedir.
Çalışmamızın sonuçları değerlendirildiğinde, yukarıdaki çalışmalarla uyumlu olarak, ameliyat sonrası hemodiyaliz, erken ve geç dönem mortaliteleri açısından, gruplar arasında önemli farklılık olmadığı görülmektedir. Ameliyat sonrası ve hastaneden çıkış sırasında bakılan BUN, kreatin değerlerinin gruplar arasında farklılık göstermemesi, ÇK’de koroner revaskülarizasyon tekniğinin seçilmesinin böbrek fonksiyonları üzerinde koruyucu etkisinin olmadığı bilgisini desteklemektedir. Kardiyopulmoner bypass kullanımının, böbrek fonksiyonları sınırda olan hastalarda, oluşturması olası böbrek hasarının derecesine bağlı olarak, ABY ve buna bağlı morbidite ve mortalite riskini artırdığı düşünülebilir. Ancak uygun sıvı ve diüretik rejiminin uygulanması böyle hastaların ameliyat sonrası erken ve geç dönemde KPB kullanımına bağlı, böbrekle ilişkili komplikasyon yaşamadan hayatlarını devam ettirmelerine olanak sağlar.
Sonuç olarak, hasta sayımızın az, çalışmamızın geriye dönük olması sınırlayıcı faktörler olmakla beraber, ameliyat öncesi böbrek fonksiyonunun, KPB veya ÇK tekniğinin seçilmesinde belirleyici faktör olmadığını düşünmekteyiz.
Çıkar çakışması beyanı
Yazarlar bu yazının hazırlanması ve yayınlanması
aşamasında herhangi bir çıkar çakışması olmadığını
beyan etmişlerdir.
Finansman
Yazarlar bu yazının araştırma ve yazarlık sürecinde
herhangi bir finansal destek almadıklarını beyan etmişlerdir.
1) Edwards FH, Clark RE, Schwartz M. Coronary artery
bypass grafting: the Society of Thoracic Surgeons National
Database experience. Ann Thorac Surg 1994;57:12-9.
2) Higgins TL, Estafanous FG, Loop FD, Beck GJ, Blum JM,
Paranandi L. Stratification of morbidity and mortality outcome
by preoperative risk factors in coronary artery bypass
patients. A clinical severity score. JAMA 1992 6;267:2344-8.
3) Chertow GM, Lazarus JM, Christiansen CL, Cook EF,
Hammermeister KE, Grover F, et al. Preoperative renal risk
stratification. Circulation 1997;95:878-84.
4) Zanardo G, Michielon P, Paccagnella A, Rosi P, Caló M,
Salandin V, et al. Acute renal failure in the patient undergoing
cardiac operation. Prevalence, mortality rate, and main
risk factors. J Thorac Cardiovasc Surg 1994;107:1489-95.
5) Sirivella S, Gielchinsky I, Parsonnet V. Mannitol, furosemide,
and dopamine infusion in postoperative renal failure complicating
cardiac surgery. Ann Thorac Surg 2000;69:501-6.
6) Rao V, Weisel RD, Buth KJ, Cohen G, Borger MA, Shiono N, et
al. Coronary artery bypass grafting in patients with non-dialysis-
dependent renal insufficiency. Circulation 1997;96:II-38-43.
7) Butler J, Rocker GM, Westaby S. Inflammatory response to
cardiopulmonary bypass. Ann Thorac Surg 1993;55:552-9.
8) Ascione R, Lloyd CT, Underwood MJ, Gomes WJ, Angelini
GD. On-pump versus off-pump coronary revascularization:
evaluation of renal function. Ann Thorac Surg 1999;68:493-8.
9) Schwann NM, Horrow JC, Strong MD 3rd, Chamchad D,
Guerraty A, Wechsler AS. Does off-pump coronary artery
bypass reduce the incidence of clinically evident renal
dysfunction after multivessel myocardial revascularization?
Anesth Analg 2004;99:959-64.
10) Andersson LG, Ekroth R, Bratteby LE, Hallhagen S, Wesslén
O. Acute renal failure after coronary surgery-a study of incidence
and risk factors in 2009 consecutive patients. Thorac
Cardiovasc Surg 1993;41:237-41.
11) Mangano CM, Diamondstone LS, Ramsay JG, Aggarwal
A, Herskowitz A, Mangano DT. Renal dysfunction after
myocardial revascularization: risk factors, adverse outcomes,
and hospital resource utilization. The Multicenter Study of
Perioperative Ischemia Research Group. Ann Intern Med
1998;128:194-203.
12) Hirose H, Amano A, Yoshida S, Takahashi A, Nagano N,
Kohmoto T. Coronary artery bypass grafting in the elderly.
Chest 2000;117:1262-70.
13) Lassnigg A, Donner E, Grubhofer G, Presterl E, Druml W,
Hiesmayr M. Lack of renoprotective effects of dopamine
and furosemide during cardiac surgery. J Am Soc Nephrol
2000;11:97-104.
14) Mahesh B, Yim B, Robson D, Pillai R, Ratnatunga C, Pigott
D. Does furosemide prevent renal dysfunction in high-risk cardiac
surgical patients? Results of a double-blinded prospective
randomised trial. Eur J Cardiothorac Surg 2008;33:370-6.
15) Regragui IA, Izzat MB, Birdi I, Lapsley M, Bryan AJ,
Angelini GD. Cardiopulmonary bypass perfusion temperature
does not influence perioperative renal function. Ann
Thorac Surg 1995;60:160-4.
16) Loef BG, Epema AH, Navis G, Ebels T, van Oeveren W,
Henning RH. Off-pump coronary revascularization attenuates
transient renal damage compared with on-pump coronary
revascularization. Chest 2002;121:1190-4.
17) Ascione R, Nason G, Al-Ruzzeh S, Ko C, Ciulli F, Angelini GD. Coronary revascularization with or without cardiopulmonary
bypass in patients with preoperative nondialysis-
dependent renal insufficiency. Ann Thorac Surg
2001;72:2020-5.
18) Bucerius J, Gummert JF, Walther T, Schmitt DV, Doll N, Falk
V, et al. On-pump versus off-pump coronary artery bypass
grafting: impact on postoperative renal failure requiring
renal replacement therapy. Ann Thorac Surg 2004;77:1250-6.