Bu yazıda, trafik kazası sonrası künt travma nedeniyle inen aort diseksiyonu gelişen bir olguda başarılı endovasküler tedavi uygulaması sunuldu.
Cerrahi teknik. Genel anestezi altında sol inguinal longitudinal cilt insizyonu sonrası femoral (kommon, profunda ve superfisial) arter eksplore edilerek ayrı ayrı teyp ile dönüldü. Aktive pıhtılaşma zamanı (ACT) 200- 250 saniye arasında olacak şekilde heparin uygulandı. Ana femoral artere 9F intraduser kılıf yerleştirildi. Aortografi yapıldı ve anevrizmanın yerleşimi, sol subklavyan arter ve renal arterlerin yerleri belirlendi. Endovasküler stent greft (Valiant, Medtronic Inc. ABD) subklavyan arterin orifisinin hemen altından, orifisi kapatmayacak şekilde anevrizmanın boynuna yerleştirildi (Şekil 2). Tekrar aortografi yapıldı ve diseke aortik segmentin tamamen kapatıldığı ve kaçak olmadığı izlendi.
Şekil 2: Skopi altında endovasküler stent greftin yerleştirilmesi.
Ameliyat sonrasında beş gün düşük molekül ağırlıklı heparin ve 100 mg aspirin tedavisi uygulanan hasta beşinci günde taburcu edildi. Ameliyat sonrası birinci haftada çekilen düz grafide migrasyon olmadığı görüldü (Şekil 3). Birinci ay sonunda çekilen kontrastlı spiral tomografide endovasküler kaçak ve migrasyon saptanmadı (Şekil 4).
Şekil 3: Ameliyat sonrası birinci haftada çekilen düz grafi.
Aort diseksiyonları tedavi edilmediklerinde %60-90 oranında ölümle sonuçlanmaktadır. Aynı saatteki mortalite %1, 15 günlük mortalite %80, bir yıllık mortalite %93 olarak bildirilmiştir.[4] Stanford tip A diseksiyonların %70i distale, tip B diseksiyonların %30u proksimale doğru ilerleyebilmektedir.[6] Endovasküler cerrahi tedavi, Stanford tip B aort diseksiyonlarında, özellikle akut olgularda, genel durumu iyi, sınırlı antegrad diseksiyonu olan ve medikal tedaviye hemen yanıt alınamayacak genç hastalarda önerilmektedir. Bu tedavinin yırtığın önlenmesi, proksimal yayılımının ve tek bir yırtık yeri varsa distal yayılımını önlenmesi gibi yararları vardır.[6,7] Tip B aort diseksiyonlarında cerrahi tedavi ile 1, 3 ve 5 yıllık sağkalım sırasıyla %47, %40 ve %28 iken, medikal tedavide bu oranlar %79-92, %63 ve %58-89 şeklindedir. Mortalite oranı acil cerrahi ile %10-45, elektif cerrahi ile %6-14 arasındadır. Endovasküler tedavide ise %16 olan cerrahi mortalite oranı son dönemdeki çalışmalarda ciddi bir düşüş göstermektedir. Ayrıca, akut ve elektif cerrahide parapleji %10-20, serebrovasküler inme %7-2 oranlarında bildirilirken, endovasküler tedavide bu komplikasyonlar hemen hemen hiç görülmemektedir. Ancak, bağırsak iskemisi ve ekstremite amputasyonları endovasküler tedavide %5 oranında görülmektedir.[8] Son zamanlarda acil diseksiyonlarda endovasküler tedavi kullanım sıklığı artmaya başlamıştır. Zisis ve ark.[9] 45 yaşında bir erkek hastada trafik kazası sonrası gelişen tip B diseksiyon için hibrid işlemle torakal aortaya endovasküler tedavi, eşlik eden sağ diyafram yaralanması için de cerrahi tamir uyguladıklarını bildirmişlerdir. Amabile ve ark.[10] 13ü travmatik olmak üzere, akut inen aort diseksiyonu olan 17 olguyu değerlendirmişlerdir. Anılan çalışmada bir hastada tip I endovasküler kaçak, iki hastada iliyak diseksiyon, bir hastada femoral arterde yırtılma bildirilmiştir. Bir hastanın uygulamadan 21 ay sonra ölmesi dışında hiçbir hastada parapleji ve geç komplikasyon izlenmemiştir. Bir hastaya aorto-bronşiyal fistül nedeniyle yeniden endovasküler stent-greft uygulanmıştır. On üçüncü ayda kontrastlı tomografi ile yapılan kontrolde endovasküler kaçak veya yalancı anevrizma izlenmemiştir.
Marti ve ark.[11] kesici-delici alet yaralanması sonucu diseksiyonlu abdominal aort anevrizması gelişen 18 yaşındaki bir olguda başarılı bir endovasküler cerrahi girişim uygulamışlardır. Hastada ayrıca pulmoner kontüzyon, pnömotoraks, hemoperiteneum, hepatik kontüzyon, sağ böbrek laserasyonu, mesenterik ven yırtığı, sağ rektus kas yırtığı ve batında herniasyon gibi patolojiler saptanmıştır. Aidinian ve ark.[12] da 10 yaşında bir olguda trafik kazası sonrası gelişen abdominal aort diseksiyonuna başarılı bir şekilde endovasküler stent uygulamışlardır.
Doss ve ark.nın[1] aynı merkezden, yaşları 28-83 arasında değişen 54 hastayı inceledikleri çalışmada 24 hastada anevrizma yırtığı, 14 hastada tip B diseksiyon, 16 hastada travmatik inen aort yırtığı saptanmıştır. Bu olguların 28ine standart kardiyopulmoner bypass altında cerrahi tedavi (grup 1), 26sına endovasküler stent (grup 2) uygulanmıştır. İki grup arasında yapılan karşılaştırmada mortalite grup 1de beş hastada (%17.8), grup 2de bir hastada (%3.8) izlenmiş; parapleji sadece grup 1de bir hastada (%3.8) görülmüştür. Renal yetmezlik grup 1de dört hastada (%14.3), grup 2 de bir hastada (%3.8) gelişmiş; uzamış mekanik ventilasyon grup 1de sekiz hastada (%28.6), grup 2de iki hastada (%7.7) gerekmiştir. Cerrahi kanama nedeniyle grup 1de üç hastada tekrar torakotomi gerekirken, endovasküler grupta iki hastada vasküler komplikasyon meydana gelmiştir.
Endovasküler tedavi yapılacak bir merkezde, ileri derecede deneyimli bir vasküler cerrahi ekibe ve radyoloji, anestezi koordinasyonuna ihtiyaç vardır. Ayrıca, ameliyathanenin hazır tutulması ve invaziv görüntüleme açısından donanımı yeterli merkezler olması gerekmektedir. Çünkü, endovasküler tedavi sırasında greft migrasyonu, endovasküler kaçak, iliyak arter laserasyonu veya yırtığı, mikroembolizasyon, greft bacağında torsiyon ve tıkanıklık gibi yine endovasküler yöntemlerle düzeltilebilecek ya da cerrahi ile düzeltilmesi gereken vasküler komplikasyonlar görülebilmektedir. Endovasküler tedavinin kontrast madde nefrotoksisitesi, sistemdeki mekanik sorunlar (greftin açılamaması, istenilen yere oturtulamaması, vb.) gibi önemli dezavantajları bulunmaktadır. Bununla birlikte, konvansiyonel cerrahi ve medikal tedaviyle karşılaştırıldığında, endovasküler tedavinin avantajları (kısa işlem süresi, kısa greft; düşük morbidite, mortalite ve parapleji oranları; kısa yoğun bakım süresi; düşük serebral, renal ve solunumsal komplikasyon oranları) bu tedavinin gelecekte çok daha yüksek oranlarda uygulanacağını düşündürmektedir.
Sonuç olarak, travmatik inen aort patolojilerinin endovasküler tedavisi hem mortalite hem de morbiditeyi azaltmaktadır. Bu yöntemin yaygınlaşmasının, travmaya bağlı inen aort patolojilerinin tedavisinde yeni ufuklar açacağı inancındayız.
1) Doss M, Balzer J, Martens S, Wood JP, Wimmer-Greinecker G, Fieguth HG, et al. Surgical versus endovascular treatment of acute thoracic aortic rupture: a single-center experience. Ann Thorac Surg 2003;76:1465-9.
2) Crawford ES, Hess KR, Cohen ES, Coselli JS, Safi HJ. Ruptured aneurysm of the descending thoracic and thoracoabdominal aorta. Analysis according to size and treatment. Ann Surg 1991;213:417-25.
3) Lorenzen HP, Geist V, Hartmann F, Sievers H, Richardt G. Endovascular stent-graft implantation in acute traumatic aortic dissection with contained rupture and hemorrhagic shock. Z Kardiol 2004;93:317-21.
4) Yoshida H, Yasuda K, Tanabe T. New approach to aortic dissection: development of an insertable aortic prosthesis. Ann Thorac Surg 1994;58:806-10.
5) Moreno-Cabral CE, Miller DC, Mitchell RS, Stinson EB, Oyer PE, Jamieson SW, et al. Degenerative and atherosclerotic aneurysms of the thoracic aorta. Determinants of early and late surgical outcome. J Thorac Cardiovasc Surg 1984; 88:1020-32.
6) Svensson LG, Crawford ES, Hess KR, Coselli JS, Safi HJ. Dissection of the aorta and dissecting aortic aneurysms. Improving early and long-term surgical results. Circulation 1990;82:24-38.
7) İslamoglu F. Torasik aort hastalıklarında endovasküler tedavi. In: Paç M, Akçevin A, Aka SA, Buket S, Sarıoğlu T, editörler. Kalp ve damar cerrahisi. Cilt 1. Ankara: MN Medikal & Nobel; 2004. s. 1035-39.
8) Dake MD, Kato N, Mitchell RS, Semba CP, Razavi MK, Shimono T, et al. Endovascular stent-graft placement for the treatment of acute aortic dissection. N Engl J Med 1999;340: 1546-52.
9) Zisis C, Fragoulis S, Kaskarelis I, Dedeilias P, Bolos K, Bellenis I. Right diaphragm rupture with extended traumatic dissection of the descending aorta. Ann Thorac Surg 2006; 82:e1-2.
10) Amabile P, Rollet G, Vidal V, Collart F, Bartoli JM, Piquet P. Emergency treatment of acute rupture of the descending thoracic aorta using endovascular stent-grafts. Ann Vasc Surg 2006;20:723-30.