Discussion
Yapılan bu retrospektif çalışmada greft enfeksiyonunun, en sık inguinal bölgede görüldüğü ve etkenin de staphilokoklar olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca enfeksiyon sıklıkla post operatif geç dönemde ortaya çıkmıştır. ( Resim 1 ve 2 )
| : İnguinal bölgede enfekte olup deri üzerine evisere olan dacron greft. |
Arteryel prostetik greftler multifiber veya gözenekli yapıdadırlar ve organizma için yabancı cisim olarak düşünülebilirler. Kontaminasyondan sonra mikroorganizma dokuma ve örme greftlerin içerisine yerleşir ve burada üremeye devam eder [
1]. Enfeksiyon genellikle prostetik greftte
psödointima boyunca ilerler [
11], ve arteryel anastomoz tutulup false anevrizma, hemoraji ve dokuda harabiyet oluşturuncaya kadar fazla klinik bulgu vermezler. Greft enfeksiyonu için birçok sebep vardır. Bazıları klinik gözlemlerle ispat edilmiştir, bazıları da laboratuar çalışmaları sonucunda tespit edilmiştir. Sonuç olarak prostetik greftlerin bir şekilde kontamine olduğuna inanılır. Genellikle kabul gören görüş greftinimplantasyon esnasında kontamine olduğudur [
11].
| : İnguinal bölgede enfeksiyona ait fistül |
Kontaminasyon birkaç yolla olabilir; greft veya cerrahi aletlerin yetersiz sterilizasyonu veya sterilizasyon zincirinin bir yerde kırılması operasyon esnasında greftin direkt olarak
kontaminasyonuna yol açar. Ancak son yıllarda modern cerrahi odalarında steril havalandırma sistemleri ile bu durum en aza indirilmiştir.
Greft, hastanın derisi ile direkt kontamine olabilir [
12]. Deri kıvrımları ve yüzeyinde izole edilen birçok flora bakterisi (staphilococlar) greft enfeksiyonu etkeni olarak izole
edilmektedir [
12].
Femoral ve popliteal bölgelerde greftin operasyon esnasında deriye değmesinin greft enfeksiyon insidansını büyük oranda artırdığına inanılmaktadır [
13]. Enfekte lenf nodülleri ve
kanalları greft enfeksiyonunda diğer bir etkendir. Enfekte lenf nodülleri grefti iki şekilde kontamine edebilir. Arteryel
rekonstrüksiyon sırasında lenf yolları çapraz geçilir ve oluşan lenfore ile ve bakteri kan akımı ile lenfatiko venöz sisteme katılır ve grefti hematojen yayılım ile kontamine eder. Bu mekanizma kasık insizyonu yapılan hastalarda ekstremite
distalinde enfeksiyon veya gangren varsa bakterilerin lenf yolu ile taşınması ve grefti enfekte etmesi bakımından önemlidir. Cerrahi eksplorasyon sırasında periaortik lenf yollarını çapraz geçmekte aortik greft enfeksiyonunda benzer rol oynar.
Vasküler prostetik greft yakınında yara enfeksiyonunun gelişmesi direk yayılım ile greft enfeksiyonunun gelişimine yol açabilir. Femoral üçgende yara enfeksiyonu gelişimi riski
yüksekliğinden dolayı komplikasyonlar ve greft enfeksiyonu riski yüksektir.
Diğer bir sebep post operatif greft çevresinde gelişen kan veya serum kolleksiyonudur. Bu durum mikroorganizmalar için iyi bir besi yeri oluştururlar [
14].
Aortik greftin diğer bir potansiyel kontaminasyon sebebi aterosklerotik damarda veya anevrizmada ateromatöz debritman veya trombüsün ince tabakalar halinde çıkarılmasıdır. Birçok yazar böyle damarlarda yüksek insidansta bakteriyel üreme olduğunu göstermişlerdir [
14-
16]. Örneğin Macbeth ve
arkadaşları elektif arteryel rekonstrüksiyon yapılan temiz vakalarda rutin arteryel kültür yapmışlar ve pozitif kültür
insidansını %43 (88 hastanın 38inde) olarak rapor etmişlerdir [
15]. Yine Macbeth ve arkadaşlarının yayınında ilginç olarak
3 hastada (%0,9) ilk operasyon esnasında greft kültürü pozitif bulunmuştur [
15].
Aortik greft kontaminasyonunda bir diğer risk aynı seansta yapılan apendektomi, kolesistektomi veya diğer ek
gastrointestinal veya genito üriner sistem prosedürlerinin yapılmasıdır.
Prostetik greftlerde kontaminasyon sıklıkla implantasyon sırasında olabileceği gibi bazı geç enfeksiyonların hematojen yayılım ile oluştuğuna inanılmaktadır [
18]. Bu konu ile ilgili olarak laboratuarda hayvan deneyi ile Dacron greftler kolaylıkla enfekte edilmişlerdir [
19].
Fabrika greftlerinde yeni neointimal yüzey gelişene kadar
septisemide inkomplet neointimada bakteriler tutulur ve geç enfeksiyon gelişir. Neointimal yüzeyin grefti kapatması her greftte değişik olmakla birlikte bu süre hayvan deneyinde köpeklerde ortalama bir yıl olarak bulunmuştu [
19]. Bununla birlikte neointimal yüzeyler dinamiktir, sürekli değişikliklere uğrar ve bu yeni gelişen neointimal yüzey defektleri greftte bakterilerin yerleşmesine izin verir ve implantasyondan
sonra klinikte geç görülen greft enfeksiyonları bu şekilde
açıklanabilir. Bir diğer açıklama şekli komşuluk yolu ve hematojen olarak perigreft dokunun enfekte olmasıdır.
Son zamanlarda yapılan yayınlarda greftin bir veya heriki bacağının trombozu veya birden fazla operasyon sonrası greft enfeksiyon riskinin arttığı vurgulanmaktadır. Reilly ve arkadaşlarının bir çalışmasında, bu tür vakalarda greft
enfeksiyon insidansı %40 [
20] ve J.Goldstonun serisinde
insidans %46 [
5] olarak bulunmuştur.
Greft enfeksiyonunda en sık etken S.aureustur. 1977de Liekveg ve arkadaşlarının serisinde S. Aureus %50 olarak bulunmuştur [
7]. Bu oran bizim oranımıza yakındır. Ancak son yıllarda Gr (-) bakteri insidansı giderek artış göstermiştir. Ilave olarak Gr (-) bakterilerle birlikte mix (aerob ve aneorob)
bakteri enfeksiyonlarında artış görülmüştür.
Günümüzde en sık greft enfeksiyonu etkenlerini sırası ile S.aureus, S.epidermitidis ve Gr (-) bakteriler oluşturur. Literatürde mycobakteri ve fungus uda içeren çok geniş bir
yelpaze rapor edilmiştir [
21].
Kanımızca Kliniğimizde yatan ve prostetik greft uygulanan hastalarda gelişen greft enfeksiyonlarının hastanın
sosyoekonomik ve kültürel düzeyi dişüklüğü, Kliniğimizin daha önce eski ve yetersiz bir binada ve yeterince izolasyon yapılamayan operasyon odaları ve post operatif erken dönemde enfekte diğer hastalarla aynı odada yatma ve preoperaratif ve postoperatif hijyenin, inguinal bölgenin temiz tutulması, tüm vücut banyosu, yatak çarşafı ve giyim eşyalarının temizliği ile ilgilidir.
Bir diğer risk faktörü; kemoterapötik ajanların iyi seçimi ve post operatif uzun dönemde proflaktik uzun etkili antibiotik
kullanımının belkide ülkemiz gibi gelişmekte olan ülkeler için önemli bir korunma yolu olabileceğidir.
Greft enfeksiyonlarında asosiye hastalıklar olarak en sık D.M. görülmüştür. Asosiye hastalıkların varlığında greft enfeksiyonu proflaksisi yapılması uygun olabilir.
Sonuç olarak; greft enfeksiyonları, hasta ve cerrah için önemli bir problemdir. Greft uygularken hasta seçimi ve uygulanan greftin proflaksisi ve uygun antibioterapi yapılmalıdır.