Hastanın fizik muayenesinde, özellikle el parmakları, dirsek ve diz eklemi üstünde çok sayıda ksantom ile uyumlu lezyon saptandı. Laboratuvar incelemelerinde; total kolesterol 674 mg/dl, düşük yoğunluklu lipoprotein kolesterol 550 mg/dl, trigliserit 78 mg/ dl, yüksek yoğunluklu lipoprotein (HDL) kolesterol 26 mg/dl olarak bulundu. Elektrokardiyografik (EKG) inceleme sonucu, V1-V5 arası derivasyonlarda T dalga negatifliği ve V4-V6 arası derivasyonlarda ST dalga depresyonunun olduğu görüldü. Batın ultrasonografisinde iki taraflı nefrolityazis ve safra çamuru saptandı. Hastanın efor testi erken dönemde şiddetli pozitif bulundu. Klinik ve laboratuvar testleri sonucu koroner anjiyografi yapılmasına karar verildi. Sol ana koroner arterde (sol AKA) bifurkasyon öncesi %90 darlık ve sağ koroner arter (sağ KA)de osteal %90 darlık oluşturan lezyon belirlendi (Şekil 1).
Şekil 1: Sol ana koroner arterde %90 darlığı gösteren anjiyografi.
Hasta koroner arter hastalığı nedeniyle koroner bypass ameliyatına alındı. Hastaya total arteryel revaskülarizasyon planlandı. Ameliyat sırasında greft materyali olarak, sol internal meme arteri (sol İMA), sağ internal meme arteri (sağ İMA) ve sol radyal arter düşünüldü. Ancak sol radyal arter çıkarılıp hazırlandıktan sonra çapının ve kalitesinin uygun olmadığı görüldü ve kullanılamadı. Bunun üzerine greft materyali olarak sol İMA, sağ İMA ve sol diz altı safen veni hazırlandı. 8/0 propilen dikiş materyali ile sol İMA - sol ön inen, sağ İMA - sağ KA ve safen - optus margin1 (OM1) anastomozları yapıldı. Sorunsuz olarak pompadan çıkılıp ameliyat tamamlandı. Ameliyat sonrası dönemde sorun yaşanmadı. Ameliyat sonrası erken dönemde hasta LDL aferezis ve lipit düşürücü tedavi programına alındı.
Şekil 2: Sağ koroner arterde osteal %90 darlık oluşturan lezyonu gösteren anjiyografi.
Ailesel hiperkolesterolemili hastalarda miyokardiyal iskemiye bağlı morbidite ve mortaliteyi azaltmak için, sıklıkla erken yaşlarda koroner arter bypass ameliyatı gerekmektedir. Bu tür hastalarda ameliyattan hemen sonra agresif lipit düşürücü tedavi ve plazma LDL aferezis yapılması rekürensleri önleyen en önemli faktörlerdir.[1,3] Aile öyküsü ve klinik bulguları olan çocuklarda koroner arter hastalığının da hatırlanması amacıyla bu olguyu sunmayı uygun bulduk.
İnfant ve çocukluk dönemi koroner lezyonlarında arteryel greftlerin kullanılması, uzun dönem açıklık oranlarının çok daha iyi olması nedeniyle yaygın olarak kabul edilmektedir.[1,3,4] Biz de olgumuzda, greftlerin hazırlanması ve anastomoz sırasında bir takım teknik sorunlar olmasına rağmen tamamen arteryel greft materyali kullanmayı hedefledik. Ancak hazırlanan radyal arterin aşırı spazm yapması ve kalitesinin kötü olması, buna karşın safen ven kalitesinin ise oldukça iyi olması nedeniyle sol İMA, sağ İMA ve safen ven kullandık.
Sonuç olarak, ailesel hiperkolesterolemisi olan hastalarda, hastanın yaşına bakılmaksızın koroner arter hastalığı akla getirilmelidir. Eğer hastanın yakınması varsa ve efor testi pozitif ise mutlaka koroner anjiyografi istenmelidir. Bu gibi hastalarda greft materyali olarak, uzun dönem sonuçları nedeniyle arteryel greftler daha üstün gibi görülseler de safen venin de kimi hastalarda çok iyi greft materyali olabileceği hatırlanmalıdır. Bunun nedeni safen veninin de yaşla birlikte büyüyebilme kapasitesine sahip olmasıdır. Ameliyat sonrası erken dönemde yoğun lipit düşürücü tedavi mutlaka gereklidir.
Çıkar çakışması beyanı
Yazarlar bu yazının hazırlanması ve yayınlanması
aşamasında herhangi bir çıkar çakışması olmadığını
beyan etmişlerdir.
Finansman
Yazarlar bu yazının araştırma ve yazarlık sürecinde
herhangi bir finansal destek almadıklarını beyan etmişlerdir.
1) Kawasuji M, Sakakibara N, Takemura H, Matsumoto Y,
Mabuchi H, Watanabe Y. Coronary artery bypass grafting
in familial hypercholesterolemia. J Thorac Cardiovasc Surg
1995;109:364-9.
2) Ersoy U, Güvener M. Coronary revascularization in sevenyear-
old boy with homozygous familial hypercholesterolaemia.
Acta Paediatr 2000;89:1501-2.