Discussion
Kronik obstrüktiv periferik arter hastalıklarında (KOPAH) cilt parsiyel oksijen basınç ölçümü bugün yaygın olarak hastalığın derecelendirilmesi ve ameliyat endikasyonu konması amacıyla kullanılmaktadır. Yapılan çalışmalarda klodikasyon yakınması olan hastalarda, yakınma olan ekstremitede ayak sırtı tcPO2 değeri eksersiz öncesi ve sonrası ölçülmüş ve bu değerler sağlıklı insanların değerleri ile karşılaştırıldığında uygulanan yöntemin doğru ve güvenilir bir yöntem olduğu sonucuna varılmıştır [
4-
8].
Ayak sırtından ölçülen tcPO2 değeri ile anjiografide belirlenen tıkanıklıklar arasında, her hastada değişik düzeyde kollateral gelişmiş olduğundan, bir ilişki kurulamamakla birlikte [
4] kollateralleri iyi gelişmiş ekstremitelerin değerleri, diğerlerine oranla yüksek bulunmuştur.
Fontaine sınıflamasına göre I. ve II. derecede olan KOPAHlı hastalarda doppler ile yapılan ölçümlerle tam bir kanıya varılamazken, tcPO2 ölçümü, hastaların yakınmaları ile tam bir uyum içindedir [
2,
8].
Andersen ve ark. ise; bizim de yaptığımız gibi bu yöntemi operasyon sırasında yaptıkları revaskülarizasyonu değerlendirmek amacıyla kullanmışlardır [
4]. TcPO2nin operasyon süresince monitörizasyonunun hem kros klemp esnasında distal bölgenin oksijenizasyonu hem de revaskülarizasyon sonrasında distal kan akımı hakkında bilgi vermesi bakımından çok yararlı olduğu sonucuna varmışlardır. Elektromanyetik kan akım ölçüm yöntemleri operasyon sırasında bir monitöre bağlı olarak kullanılamazlar.
Doppler kan akım ölümü çok uygun olmakla birlikte o da sadece operasyon sahasında açık olan damar ya da greftten geçen kan akımı hakkında bilgi verir.
Distalindeki dokular hakkında bilgi edinmek mümkün değildir. En uygunu intraoperativ anjiografi olmakla birlikte uygulama güçlüğü nedeniyle pratik değildir [
4].
Clyne ve ark. yaptıkları çalışmada tcPO2 ölçümünün cilt flepleri, reemplante ekstremiteler, iskemik ülserler gibi hipoksik veya iskemik alanların yaşama şanslarının takibinde ve iskemik ekstremitelerde amputasyon seviyesinin saptanmasında yararlı olduğu sonucuna varmışlardır [
6].
Franzeck ve ark.da bir amputasyon güdüğünün şifa bulması için amputasyon yapılan seviyede tcPO2nin asgari 20-30 mm Hg veya üstünde olmasının uygun olacağı kanısındadırlar [
3]. Hol-dich ve ark.da amputasyon seviyesinin saptanmasında tcPO2 ölçümünün yararlı olacağı doğrultusunda görüş bildirmektedirler [
5].
Sonuç olarak tcPO2 günümüzde; başta iskemik hastaların yakınmalarını olmak üzere, amputasyon seviyesinin saptanmasında, doku fleplerinin ve reemplante objektifleştirmesinde ekstre-mitelerin takibinde, yaygın olarak kullanılmaktadır. Ayrıca tcPO2 ölçümü aynı zamanda kritik yeni doğanların yoğun bakım takiplerinde uzun zamandan beri güvenle kullanılan bir yöntemdir [
3].
Bunlara ilave olarak tcPO2 ölçümünün, bizim çalışmamızın sonucundan da anlaşılacağı üzere revaskülarizasyon ameliyatlarının sonucunun intraoperativ olarak değerlendirilmesinde, güvenilir, ucuz ve çabuk bir yöntem olarak kullanılabileceği görülmektedir.