İnternal juguler venler, fossa jugulariste başlar, spatium parapharyngeumda arteria karotis interna, nervus vagus, glossopharyngeus ve accessorius ile, daha aşağıya arteria karotis kommunis ve nervus vagus ile beraber uzanır. Larinksin altında dışa doğru kayar ve angulus venosusta vena subklavia ile birleşir. İnternal juguler venlerin başlangıç ve sonuç kısımlarında bulbus jugularis superior ve inferior denilen genişlemeler görülür [1].
İnternal juguler venlerde sadece kalbe doğru açılan tek yönlü valvlerin bulunduğu 16. yüzyıldan beri bilinmektedir [1,2]. Bu valvler bikuspid, semiluner veya trikuspiddir. Valvler internal juguler venlerde basıncın artmasına ve serebral perfüzyon basıncının düşmesine neden olabilirler. Ayrıca valvler internal juguler venlerden santral venöz girişimlerde kateterizasyon işleminde güçlüğe ve venlerde zedelenmeye yol açabilirler [2,3].
Literatürde bu konunun çok irdelenmediğini gördüğümüzden, çalışmamızda insan kadavralarında internal juguler venlerin boyu, çapı ve valvlerin lokalizasyonunu ve tipini belirlemeyi amaçladık.
Tablo 1'de 6 kadavranın internal juguler venlerine ait özellikler gösterilmiştir. Kadavralardaki internal juguler venlerdeki semiluner valvlere örnek fotoğraf Resim 1'de, internal juguler venlerdeki bikusbit valvlere örnek fotoğraf Resim 2' de gösterilmiştir.
İnternal juguler venlerde tek yönlü valvlerin bulunduğu 16. yüzyıldan beri bilinmektedir. Buna rağmen anestezistlerin çoğu bu valvlerin varlığının farkında değildir. Bu valvlerin insanlardaki önemi ve fonksiyonları tartışmalıdır. Ancak son zamanlardaki kanıtlar bu valvlerin tüm insanlarda mevcut olduğunu ve önemli fonksiyonları olduğunu göstermektedir [2,3].
Bu valvler bikuspid, semiluner veya trikuspiddir. Bazı venlerde bulunmayabilirler. İnternal juguler venler ile subclavian venin birleşme yerindeki bulbusun biraz üstünde yer alırlar. Yerleşimleri anatomik farklılık gösterir [2,3,4]. Bu venler tek yönlü olup geri akıma izin vermezler. Geri akıma izin vermemeleri kardiyopulmoner resisütasyonda da önemli rol oynar [3,4,5]. Genellikle valvler vena sublkaviaya yaklaşık 0.5-2.0 cm uzaklıkta bulunmaktadırlar. Özellikle kafa travmalarında valvler internal juguler venlerde basıncın artmasına ve serebral perfüzyon basıncının düşmesine neden olabilirler. Hastanın oksijenizasyon problemleri varsa durum daha da vahim olabilir. Rutinde internal juguler venlerin kanülasyonu parenteral nütrisyon, pulmoner arter ve santral venöz kateterizasyonu için uygulanır. Valvler internal juguler venlerden-kateterizasyon işleminde güçlüğe ve venlerde zedelenmeye yol açabilirler [2,3].
Bizde çalışmamızda sağ ve sol internal juguler venlerdeki valvlerde anatomik farklılık olabileceğini ve bazı internal juguler venlerde valv bulunmayabileceğini saptadık. Ancak kadavra sayısının kısıtlı olması nedeni ile kesin istatistiksel verilere ulaşamadık.
Yine de unutulmaması gereken nokta santral venöz kanülasyonlarda bu valvlerin hasara uğrayabileceği ve kateterizasyon işlemini güçleştirebileceğidir. Bu nedenle santral venöz girişimlerde bu valvlerin varlığı dikkate alınmalıdır.
Daha fazla sayıda ve taze kadavralarda yapılacak anatomik ve fizyolojik çalışmalarla daha kesin bilgiler elde edilebileceği kanaatindeyiz.
1) Odar İV. Anatomi Ders Kitabı. Odar İV; İç Organlar, Hazım, Solunum, Ürogenital, Sirkülasyon
Sistemleri ve İç Salgı Bezleri, Ankara, Elif Matbaacılık, p. 466,1979.
2) John Sum-Ping ST. Internal Jugular valves: Competent or incompetent? Anesth-Analg. 1994; 78:
1039-1040.
3) Imai M., Hanaoka Y., Kemmotsu O. Valve Injury:
A New Complication of Internal Jugular Vein
Cannulation. Anesth.Analg. 1994; 78:1041-1046.