Methods: Medical records of 39 patients (23 males and 16 females; mean age 25.6 years; range, 5 to 63 years) with bronchiectasis who underwent surgical resection at Istanbul University, Istanbul Medical Faculty, Thoracic Surgery Department between January 2001 and June 2011 were retrospectively reviewed. Long-term follow-up data of the patients were obtained by the letter, telephone or outpatient control visits. Patients were evaluated according to the age, sex, etiological factors, symptoms, diagnostic methods, localization of lesion, surgery performed, morbidity, duration of hospital stay and long-term outcomes.
Results: The most frequent symptoms were cough and sputum, while the most frequent etiological factor was having infections since childhood era. Twenty-two patients (56%) had left lung involvement, 11 patients (28%) had right lung involvement, and six patients (15%) had bilateral lung involvement. There were multiple lobe involvement in 16 patients (41%) and single lobe involvement in 23 patients (59%). The most affected region by bronchiectasis was the left lower lobe in 13 patients (33%). Complete resection was applied to 31 patients (80%), while incomplete resection was applied to eight patients (20%). From 33 patients of whose follow-up data were obtained, 22 (67%) were completely recovered, nine (27%) had improved clinical symptoms, and in two (6%) treatment failed. Complete and partial recovery ratios were 73% and 23% in patients undergoing complete resection, respectively and 43% and 43% in patients undergoing incomplete resection, respectively.
Conclusion: In patients of bronchiectasis, surgical resection is a good treatment option with a success rate more than 90%. Complete resection has better long-term outcomes. However, incomplete resection can be also applied to the patients who are ineligible for complete resection.
Tüm erişkin hastalarda çift lümenli endotrakeal entübasyon tüpü kullanıldı. Yirmi sekiz F çift lümenli tüplerle, 10-12 yaş grubu hastalar da dahil selektif entübasyon mümkün oldu. On yaş altı çocuklarda selektif entübasyon sağlamak için fiber optik bronkoskopi eşliğinde UniblockerTM tüp (Fuji systems corporation, Tokyo, Japan) kullanıldı. Daha önceki yıllarda, aynı amaçla Fogarthy kateteri bronş ya da lober blokaj için kullanıldı. Açık cerrahi yapılan hastalarda arka-yan torakotomi uygulandı. Son üç yıl içerisinde, torakoskopik cerrahiye uygun dört hastada, üç port girişi ile video yardımlı torakoskopik cerrahi (VATS) rezeksiyon uygulandı. Bronşların aşırı diseksiyonundan kaçınıldı ve bronş güdükleri canlı bir doku (kaburgalar arası kas flebi veya pariyetal plevra flebi) veya otolog fibrin (hastanın kendi kanından ayrıştırılan fibrin materyali) ile desteklendi. Ameliyat sonrası 30 gün içerisinde ortaya çıkmış ise ameliyat sonrası komplikasyon veya mortalite olarak değerlendirildi. Hastalarda tanılar patolojik olarak doğrulandı.
Uzun dönem sonuçlar için hastalara mektup, telefon veya poliklinik kontrolleri ile ulaşıldı. Ulaşılabilen hastalar çalışma ile ilgili olarak bilgilendirildi ve etik kurul izni alındı. Tüm hastalar yaş, cinsiyet, semptomlar, semptomların süresi, sigara öyküsü, tanı yöntemleri, hastalığın yerleşim yeri, yapılan ameliyat, hastanede kalış süresi, morbidite, mortalite ve uzun dönem sonuçlar açısından değerlendirildi. Uzun dönem sonuçları değerlendirmede, hasta memnuniyeti temel kriter olarak alındı. Tam hasta memnuniyeti (yakınmaların tamamen kaybolması) tam şifa, yakınmalarda azalma olması kısmi şifa, yakınmaların aynen devam etmesi başarısızlık olarak değerlendirildi.
Veri analizleri Windows için SPSS 16.0 versiyon yazılım programı (SPSS Inc., Chicago, IL, USA) kullanılarak yapıldı. Gruplar arasında istatistiksel anlamlı fark olup olmadığını belirlemek için Pearson’ın ki-kare testi kullanıldı.
Tablo 1: Hastaların genel klinik özellikleri
Yirmi iki hastada (%56) sol, 11 hastada (%28) sağ, altı hastada (%15) ise iki taraflı akciğer tutulumu var idi. On altı hastada (%41) birden çok lob tutulumu, 23 hastada (%59) tek lob tutulumu var idi. Bronşektazinin en sık yerleştiği alan, 13 hasta (%33) ile sol alt lob idi (Tablo 2).
Tablo 2: Lezyonların yerleşim yeri
Otuz bir hastada (%80) tam rezeksiyon (geride bronşektazik akciğer dokusu bırakmaksızın), sekiz hastada (%20) tam olmayan rezeksiyon uygulandı. Tam olmayan rezeksiyon uygulanan sekiz hastadan altısında (%15) iki taraflı tutulum, ikisinde multisegmental tutulum nedeni ile tam rezeksiyon uygulanamadı. İki taraflı tutulumu olan altı hastadan üçünde sık tekrarlayan akciğer enfeksiyonu, üçünde ise medikal tedaviye yanıt vermeyen öksürük ve balgam çıkarma yakınması nedeni ile ameliyat kararı alındı. Bu hastalarda, bronşektazinin belirgin olduğu tarafa cerrahi uygulandı (4 sol alt lobektomi, 1 sol alt tüm bazal segmentektomi, 1 sağ alt bilobektomi). Multisegmental (multilober) tutulumu olan iki hastadan biri sol alt lobdan kaynaklanan hemoptizi nedeni ile ameliyat edildi ve sol alt lobektomi ile hemoptizi odağı başarı ile ortadan kaldırıldı. Diğeri ise sık pnömoni geçirme yakınması nedeni ile çocuk hastalıkları kliniğinde incelenip, orta lob sendromu endikasyonu ile ameliyat edilerek, VATS orta lobektomi uygulanan bir hasta idi. Video yardımlı torakoskopik cerrahi uygulanan dört hastadan üçünde VATS lobektomi, birinde VATS pnömonektomi yapıldı. Sekiz hastada anatomik segmenter rezeksiyon (segmentektomi, bisegmentektomi), 31 hastada suprasegmenter rezeksiyon (lobektomi, lobektomi + kama rezeksiyon, lobektomi + segmentektomi, bilobektomi, pnömonektomi) yapıldı (Tablo 3).
Tablo 3: Yapılan rezeksiyonlar
Hiçbir hastada mortalite gözlenmedi. Toplam sekiz hastada (%20) dokuz komplikasyon gelişti. Hastane pnömonisi (n=2) ve ampiyem (n=2) en sık gelişen ameliyat sonrası komplikasyonlar idi. Bir hastada uzamış hava kaçağı, bir hastada yara yeri enfeksiyonu, bir hastada hidropnömotoraks, bir hastada ekspansiyon kusuru, bir hastada atelektazi gelişti. Bir hastada hem ampiyem hem atelektazi gelişti. Ortalama hastanede kalış süresi 12.7 (dağılım 4-35) gün idi.
Uzun dönemde 33 hastaya (%85) ulaşılabildi ve uzun dönem sonuçları değerlendirildi. Altı hastaya (%15) ise ulaşmak mümkün olmadı. Ortalama takip süresi 50.4 ay (dağılım: 2-116 ay) idi. Uzun dönem sonuçlarına ulaşılabilen 33 hastanın yedisini tam olmayan rezeksiyon, 26’sını tam rezeksiyon uygulanan hastalar oluşturmakta idi (Ameliyat sonrası dönemde tüm hastalar toraks BT ile değerlendirildi). Uzun dönem genel sonuçlar açısından, 22 hastada (%67) tam şifa, dokuz hastada (%27) kısmi şifa, iki hastada (%6) ise cerrahi tedavide başarısızlık saptandı. Tam rezeksiyon uygulanan 26 hastanın 19’unda (%73) tam şifa sağlanır iken, tam olmayan rezeksiyon uygulanan yedi hastadan üçünde (%43) tam şifa elde edildi. Tam rezeksiyon ve tam olmayan rezeksiyon uygulanan grupların, tam şifa oranları arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmadı (ki-kare: 3.030±1, p>0.05). Semptomlarında düzelme olan, kısmi şifa grubunda, altı tam rezeksiyon (%23), üç tam olmayan rezeksiyon (%43) vardı. Semptomlarında düzelme olmayan iki hastanın biri (%3.8) tam rezeksiyon, biri (%14) tam olmayan rezeksiyon grubundan idi.
Bilgisayarlı tomografinin yaygın olarak kullanımından önce, bronşektazi tanısında en yaygın kullanılan yöntemler direkt grafi ve bronkografi idi.[11] Ancak günümüzde, BT görüntülemenin yüksek kalitesi ve özellikle YÇBT’nin kullanımından dolayı, bronkografi kullanılmamaktadır. Gelişmiş BT görüntüleme, cerrahlara iyi anatomik detaylar sağlayarak, cerrahi planlamayı daha iyi yapmalarını mümkün kılar ve genellikle bronkografiye gerek kalmaz.[11,12] Bizim çalışmamızda tüm hastalarda BT ve YÇBT cerrahi planlama için gerekli verileri sağladı ve hiçbir hastada bronkografi gereksinimi olmadı. van der Bruggen-Bogaarts ve ark.[13] YÇBT ve spiral BT’yi karşılaştırdıkları bir çalışmada, spiral BT’nin %91 duyarlılık ve %99 özgüllüğe sahip olduğunu bildirmişlerdir. Aynı yazarlar, YÇBT’nin şüpheli bronşektazi olgularında daha yüksek duyarlılığa sahip olduğunu ve daha düşük radyasyon dozu nedeni ile seçilmesi gereken görüntüleme yöntemi olduğunu ifade etmişlerdir.
Göğüs cerahisindeki klinik ilerlemelere rağmen, bronşektazide optimal tedavi halen tartışmalıdır.[2,7,14] Medikal tedavi yetersiz kaldığı zaman, göğüs hastalıkları kliniklerince, bronşektazi hastaları, semptomlarda düzelme beklentisi ile bir göğüs cerrahi kliniğine yönlendirilir.[15] Bizim hastalarımızın tümü, sürekli veya tekrarlayan yakınmaları nedeni ile çocuk hastalıkları veya göğüs hastalıkları kliniklerince yatırılarak takip edilen ve semptomlarında kısmen veya tamamen düzelme beklentisi ile cerrahiye yönlendirilen hastalardan oluşmakta idi.
Bronşektazi cerrahisinde amaç, yaşam kalitesini yükseltmek ve akciğer apsesi, ampiyem ve ciddi hemoptizi gibi komplikasyonlardan korumaktır. Ayrıca, progressif bir hastalık olan bronşektazide, hastalık bölgesel iken etkilenmiş parenkim segmentlerinin rezeke edilerek sağlam parenkimin korunması gerekir.[2,7,14-16] Bronşektazide, tam ve akciğer fonksiyonlarını mümkün olduğu kadar çok koruyan anatomik rezeksiyonlar yapılmalıdır. Bu amaçla her tip rezeksiyon mümkündür. Yeterli akciğer fonksiyonları için en az iki lob veya altı segment korunmalıdır.[5,11,17,18] Multisegmental ve iki taraflı tutulumda cerrahi tartışmalıdır. Ancak medikal tedavinin yetersiz kaldığı veya hemoptizi gibi yaşamı tehdit eden durumlarda palyatif cerrahi göz önünde bulundurulmalıdır.[3] İki taraflı bronşektazi, cerrahi için kontrendikasyon değildir. Zira tam olmayan rezeksiyon bile hastalara dikkate değer faydalar sağlayabilir. Bu hastaların büyük kısmı, ilk ameliyatın ardından ikinci bir ameliyata gereksinim duymazlar.[16] İki taraflı bronşektazili hastalarımızın hiçbiri, ilk işlem sonrası sağlanan klinik düzelme ve buna bağlı hasta memnuniyeti nedeni ile karşı akciğere yönelik cerrahiye gereksinim duymadı.
Literatürde, tam olmayan rezeksiyon oranları %5.8-35 arasında değişmektedir.[7,14,16,17,19] Kutlay ve ark.[7] yaptıkları çalışmada, %89 oranında tam rezeksiyon uyguladıkları hastalarda, %84 mükemmel sonuç (semptomları tamamen kaybolan), %14 iyi sonuç (semptomlarda düzelme olan) ve %2 oranında ise başarısız sonuç (semptomlarda hiçbir düzelme olmayan) elde etmişlerdir. Aynı çalışmada %11’lik tam olmayan rezeksiyon grubunda ise hiçbir hasta asemptomatik hale gelmez iken, semptomları düzelen hasta oranı %76, semptomlarında hiçbir düzelme olmayan hasta oranı %23.5 olarak saptanmıştır. Prieto ve ark.[16] çalışmalarında, %89 oranında tam rezeksiyon uyguladıkları hasta grubunda hastaların %74’ü asemptomatik hale gelir iken, %25’inde klinik düzelme sağlamış, %1’inde ise klinik başarısızlık elde etmişlerdir. Söz konusu çalışmada %11 tam olmayan rezeksiyon uygulanmış ve bu gruptaki hastalar için, asemptomatik hasta, semptomlarında düzelme olan hasta ve düzelme olmayan hasta oranları sırası ile %9, %64 ve %27 olarak belirtilmiştir. Yine Ötgün ve ark.,[14] çalışmalarında %24 tam olmayan rezeksiyon uygulamışlardır. Söz konusu çalışmada tam olmayan rezeksiyon grubundaki hastaların %15’inde semptomlar tamamen kaybolur iken, %61’inde semptomlarda düzelme sağlamış, %23’ünde ise semptomların aynı kaldığı belirtilmiştir. Çalışmamızda, tam ve tam olmayan rezeksiyon oranları ile bunların uzun dönem sonuçları, diğer yayınlarla uyumlu bulundu. Diğer yayınlarla da benzer şekilde, tam rezeksiyon grubunda uzun dönem sonuçlar daha iyi olmakla birlikte tam olmayan grupta hasta memnuniyeti %86 (%43 semptomsuz grup ve %43 klinik düzelme sağlanan grup) düzeyinde gerçekleşmiştir. Bizim çalışmamızda, tam rezeksiyon uygulanan semptomsuz (tam şifa) grup ile tam olmayan rezeksiyon uygulanan semptomsuz grup arasında, büyük farka rağmen, istatistiksel anlamlı fark çıkmamasının nedenini, tam olmayan gruptaki semptomsuz hasta sayısının azlığına bağlıyoruz.
Tüm hastalarımızda, ameliyat sonrası bronşiyal fistül gelişimini önlemek için aşırı diseksiyondan kaçınıldı ve bronşiyal güdük canlı bir doku veya otolog fibrin ile desteklendi. Bronşiyal güdüğün desteklenmesinin sonuçları konusunda benzer çalışmalarda bilgi bulunmamaktadır. Prieto ve ark.[16] 119 hastadan oluşan çalışmalarında canlı doku ile bronş güdüğünü desteklemiş ve bir olguda fistül sorunu ile karşılaşmışlardır. Sırmalı ve ark.nın[11] 176 olgudan oluşan çalışmasında ise canlı doku desteği kullanılmış ve hiç fistül gelişmemiştir. Kutlay ve ark.nın[7] çalışmasında ise destek kullanılmamış ve bir hastada fistül gelişmiştir. Yüncü ve ark.[15] ise bronşiyal destek kullanmamış ve hiç fistül gözlemlememişlerdir.
Çalışmamızda mortalite gözlenmez iken morbidite oranı diğer çalışmalarla benzer idi. Nadir ve ark. nın[20] çalışmalarında % 8 mortalite ve %16 morbidite bildirilmiştir. Yine Gürsoy ve ark.nın[21] çalışmasında %1 mortalite ve %16 morbidite bildirilmiştir. Bizim çalışmamız da literatürde bildirilen ve ortalama takip süresi en uzun olan çalışmalardan biri idi. Başarı ve başarısızlık oranımız, Kutlay ve ark.nın[7] sonuçları ile uyumlu idi.
Sonuç olarak, bronşektazinin cerrahi tedavisi kabul edilebilir mortalite ve morbidite oranları ile tatmin edici uzun dönem sonuçlar sağlar. Tam rezeksiyonun uzun dönem sonuçları çok daha iyi olmakla birlikte, iyi seçilmiş hastalarda, tam olmayan rezeksiyonun da hastalara önemli faydalar sağlayacağına inanıyoruz.
Çıkar çakışması beyanı
Yazarlar bu yazının hazırlanması ve yayınlanması
aşamasında herhangi bir çıkar çakışması olmadığını
beyan etmişlerdir.
Finansman
Yazarlar bu yazının araştırma ve yazarlık sürecinde
herhangi bir finansal destek almadıklarını beyan etmişlerdir.
1) Bilton D. Update on non-cystic fibrosis bronchiectasis. Curr
Opin Pulm Med 2008;14:595-9.
2) Agasthian T, Deschamps C, Trastek VF, Allen MS, Pairolero
PC. Surgical management of bronchiectasis. Ann Thorac
Surg 1996;62:976-8.
3) Fujimoto T, Hillejan L, Stamatis G. Current strategy for
surgical management of bronchiectasis. Ann Thorac Surg
2001;72:1711-5.
4) Balci AE, Balci TA, Eren S, Nazaroglu H, Eren MN.
Bronşektazide operasyonun rolü: Cerrahi ve medikal
tedavinin karşılaştırması. Turk Gogus Kalp Dama
2002;10:95-101.
5) Giovannetti R, Alifano M, Stefani A, Legras A, Grigoroiu
M, Collet JY, et al. Surgical treatment of bronchiectasis:
early and long-term results. Interact Cardiovasc Thorac Surg
2008;7:609-12.
6) Ashour M, Al-Kattan K, Rafay MA, Saja KF, Hajjar W,
Al-Fraye AR. Current surgical therapy for bronchiectasis.
World J Surg 1999;23:1096-104.
7) Kutlay H, Cangir AK, Enön S, Sahin E, Akal M, Güngör A,
et al. Surgical treatment in bronchiectasis: analysis of 166
patients. Eur J Cardiothorac Surg 2002;21:634-7.
8) Deslauriers J, Goulet S, Francois B. Surgical treatment of bronchiectasis and broncholithiasis. In: Franco LF,
Putnam JB, editors. Advanced Therapy in Thoracic Surgery.
Hamilton, ON: Decker; 1998. p. 300-9.
9) Bagheri R, Haghi SZ, Fattahi Masoum SH, Bahadorzadeh
L. Surgical management of bronchiectasis: analysis of 277
patients. Thorac Cardiovasc Surg 2010;58:291-4.
10) Hodder RV, Cameron R, Todd TRJ. Bacterial infections. In:
Pearson FG, editor. Thoracic Surgery. New York: Churchill
Livingstone; 1995. p. 43-70.
11) Sirmali M, Karasu S, Türüt H, Gezer S, Kaya S, Taştepe I, et
al. Surgical management of bronchiectasis in childhood. Eur
J Cardiothorac Surg 2007;31:120-3.
12) Nicotra MB, Rivera M, Dale AM, Shepherd R, Carter
R. Clinical, pathophysiologic, and microbiologic
characterization of bronchiectasis in an aging cohort. Chest
1995;108:955-61.
13) van der Bruggen-Bogaarts BA, van der Bruggen HM, van
Waes PF, Lammers JW. Assessment of bronchiectasis:
comparison of HRCT and spiral volumetric CT. J Comput
Assist Tomogr 1996;20:15-9.
14) Otgün I, Karnak I, Tanyel FC, Senocak ME, Büyükpamukçu
N. Surgical treatment of bronchiectasis in children. J Pediatr
Surg 2004;39:1532-6.
15) Yuncu G, Ceylan KC, Sevinc S, Ucvet A, Kaya SO, Kiter G,
et al. Functional results of surgical treatment of bronchiectasis
in a developing country. Arch Bronconeumol 2006;42:183-8.
[Abstract]
16) Prieto D, Bernardo J, Matos MJ, Eugénio L, Antunes
M. Surgery for bronchiectasis. Eur J Cardiothorac Surg
2001;20:19-23.
17) Balkanli K, Genç O, Dakak M, Gürkök S, Gözübüyük A,
Caylak H, et al. Surgical management of bronchiectasis:
analysis and short-term results in 238 patients. Eur J
Cardiothorac Surg 2003;24:699-702.
18) Neves PC, Guerra M, Ponce P, Miranda J, Vouga L. Noncystic
fibrosis bronchiectasis. Interact Cardiovasc Thorac
Surg 2011;13:619-25.
19) Al-Refaie RE, Amer S, El-Shabrawy M. Surgical treatment
of bronchiectasis: a retrospective observational study of 138
patients. J Thorac Dis 2013;5:228-33.