Genel anestezi altında mediyan sternotomi yapıldı. Safen greft hazırlandı. Ön mediyastende sternumun sağına ve sağ plevral boşluğa doğru uzanım gösteren yaklaşık 8 cm uzunluğunda kitle çıkarıldı. Frenik sinir bölgesi ileri derecede yapışıktı. Kitle çıkarılırken frenik sinir hasarı oluşmaması için dikkat edildi. Sonra perikard açıldı ve askıya alındı. Perikardın kalın olduğu görüldü. Kalbin ön yüzünde yaklaşık 6 cm boyutunda kitle gözlendi ve cerrahi yöntemle çıkarıldı. Hasta heparinize edilerek çıkan aort kanüle edildi. Sağ atriyal kitle VKSye uzandığı için innominate venden ve vücut kütle indeksi (VKİ)nden çift venöz kanülasyon yapıldı. Uygun aktive pıhtılaşma zamanında (APZ) (APZ >480) kardiyopulmoner baypasa girildi. Kros klemp konularak antegrade izotermik hiperkalemik kan kardiyoplejisi ile kalp durduruldu. Safen greft ile aort-sol ön inen arter distal anastomozu yapıldı. Sonra sağ atriyotomi yapıldı. Sağ atriyumun hemen hemen tamamını kaplayan ve VKSye doğru uzanımı olan kitle görüldü. Kros klemp kaldırılarak kalbin kendiliğinden çalışması sağlandı. Vena kava süperiyorun ön tarafından kesme yapılarak innominate ven kanülasyon bölgesine kadar eksplorasyon yapıldı. Kitlenin VKSden köken aldığı görüldü. Kitle VKSye yapışık olduğu yerden VKSnin yapışık kısmını da içerecek şekilde çıkarıldı (Şekil 2a, b). Doku kaybı oluşan VKS bölgesi 5x4 cm politetrafloroetilen (PTFE) yama ile onarıldı. Çıkarılan kitle histopatolojik ve immünohistokimyasal incelemede kombine timik tümör (B3 Timoma) + timik karsinom tanısı konuldu. Sağ atriyotomi kapatılarak side klemp eşliğinde proksimal aortokoroner baypas anastomozu yapıldı. Kardiyopulmoner baypasdan çıkılarak hasta dekanüle edildi. Kanama kontrolü yapıldı, sağ göğüs ve mediyastene dren yerleştirilerek ameliyat tamamlandı. Hasta yoğun bakıma nakledildi. Ameliyat sonrası yoğun bakım izleminde sorun olmadı. Hasta ameliyat sonrası 10. günde sorunsuz bir şekilde taburcu edildi.
Şekil 2: (a) Ameliyat sırasında görüntü ve (b) çıkarılan kitle.
Timik epitelyal tümörlerde DSÖ sınıflamasına göre belirlenen histolojik tip, Masaoka evresi ve tam rezeksiyon, çoğu yazar tarafından bağımsız öngördürücü faktörler olarak kabul edilmektedir.[4] Timomalar genellikle sessiz ve yavaş büyüyen tümörler olarak bilinir. Fakat bu tümörler bölgesel invazyon ve sistemik metastaz özelliklerinden dolayı potansiyel olarak malign kabul edilmelidir.[6] Timomalı hastalarda prognoz kesinlikle rezeksiyonun nasıl yapıldığıyla yakından ilişkilidir. Son zamanlarda maksimal ve total timektomilerin sonuçları tartışılmaktadır. Bazı yazarlar maksimal timektominin tümör nüksünü önlemede yeterli olduğunu ileri sürmüşlerdir. Diğer yandan her iki timektomi arasında istatistiksel yönden anlamlı bir fark olmadığı belirtilmiştir.[7] Miyastenia gravisin eşlik ettiği timomalı olgularda miyastenik semptomlardan (kas güçsüzlüğü, pitozis, nöromusküler ileti bozuklukları vb.) dolayı erken tanı konmasının iyi prognozla ilişkili olduğu bildirilmiştir.[4,7]
Bizim olgumuz 83 yaşındaydı ve miyastenik semptomları yoktu. Olguya maksimal timektomi uygulandı, histopatolojik tanısı kombine timik tümör (B3 Timoma) + timik karsinom olarak bildirildi. İmmünohistokimyasal olarak PANCK ve CK19 pozitif, S100, Sinaptofizin, GFAP, CD117, CD10 Vve CK20 negatifti. Reaktif lenfositler CD3, CD5, TdT, CD1a değişen oranlarda pozitif, CD79a negatifti.
Tip B3 timoma tüm timomaların %7-25ini oluşturur. Ortalama görülme yaşı 45-50 olup, her iki cinsiyette eşit görülür. Timomalı olguların %30-40ında Miyastenia gravis görülür[3] Hastalarda çevre dokulara basıya veya invazyona bağlı semptomlar görülebilir. Nadiren VKS sendromu gelişebilir. B3 timoma hemen her zaman invazivdir, orta derecede malign potansiyel taşır ve %20 oranında metastaz yapar, on yıllık sağkalım %60 olarak bildirilmiştir.[4,5]
Ameliyat sırası gözlemimizde kitlenin perikard, sağ atriyum ve VKSyi invaze ettiği görüldü. Kitlenin VKSye invazyonu nedeniyle innominate venden ve VKİden çift venöz kanülasyon yapıldı. Kitle VKSye yapışık olduğu yerden VKSnin yapışık kısmını da içerecek şekilde çıkarıldı. Doku kaybı oluşan VKS bölgesi 5x4 cm PTFE yama ile onarıldı.
Sonuç olarak, miyastenik semptomlar göstermeyen timik kitlenin tanısı güç olabilir. Büyümüş ve yaygın invazyon yapmış bu kitlenin rezeksiyonu için uygulanacak kanülasyon yöntemi önemlidir. Vena kava süperiyor invazyonu varsa kitlenin başarılı bir şekilde çıkarılması için innominate venden ve VKİden çift venöz kanülasyon yapılması uygundur.
Çıkar çakışması beyanı
Yazarlar bu yazının hazırlanması ve yayınlanması
aşamasında herhangi bir çıkar çakışması olmadığını
beyan etmişlerdir.
Finansman
Yazarlar bu yazının araştırma ve yazarlık sürecinde
herhangi bir finansal destek almadıklarını beyan etmişlerdir.
1) Müller-Hermelink HK, Engel P, Kuo TT, Ströbel Ph, Marx A,
Harris NL, et al. Tumours of the thymus: Introduction. In Travis
WD, Brambilla E, Müller-Hermelink HK, Harris CC, editors.
Tumours of the Lung, Pleura, Thymus and Heart, World Health
Organization of Tumours. Lyon: IARC Press; 2004. p. 148-51.
2) Göz M, Hazar A, Aydın MS, Kürkçüoğlu İC. Primary
invasive intrapulmonary thymoma. Turk Gogus Kalp Dama
2012;20:161-3.
3) Sajwani RA, Gowani SA, Khowaja AA, Khan A, Fatimi
SH. Extensive primary malignant thymoma involving
pericardium, pleura, diaphragm and lungs--a case report. J
Pak Med Assoc 2008;58:287-8.
4) Müller-Hermelink HK, Mukai K, Sng I, Palestro G, Zettl A,
Molina TJ, et al. Type B3 thymoma. In Travis WD, Brambilla
E, Müller-Hermelink HK, Harris CC, editors. Tumours of the
Lung, Pleura, Thymus and Heart, World Health Organization
of Tumours. Lyon: IARC Press; 2004. p. 164-6.
5) Venuta F, Anile M, Diso D, Vitolo D, Rendina EA, De
Giacomo T, et al. Thymoma and thymic carcinoma. Eur J
Cardiothorac Surg 2010;37:13-25.