Gatric emptying time determined in Group B and C was statistically significantly longer than that determined in Group A (p<0.0001). There was not a significant difference between gastric emptying times determined in grup B and C (p>0.05).
Bu çalışmada özofagus kanserlerinin cerrahi tedavisinde uygulanan özofajektomi özofagogastrostomi esnasında zorunlu olarak yapılan total vagotominin mide boşalımına etkisinin nükleer sintigrafik yöntemle değerlendirilmesi ve ameliyata ek olarak yapılan piloromiyotominin mide drenajına etkisinin incelenmesi amaçlandı.
Grup A (Kontrol grubu): Özofagus ve mide yönünden herhangi bir hastalığı bulunmayan sağlıklı 10 kişiden oluştu. Grubun yaş ortalaması 37 (17-50), 8i erkek ve 2si kadın idi.
Grup B: Total özofajektomi, daolayısıyla trunkal vagotomi yapılan ancak piloromiyotomi yapılmayan kişilerden oluştu. Bu grubun yaş ortalaması 48 (27-62) idi. Hastaların 6sı erkek 4ü kadın, 5i adenokarsinoma, 5i yassı hücreli karsinoma olmak üzere 10 kişiden oluştu.
Grup C: Özofagogastrostomiye ilaveten drenaj işlemi olarak piloromiyotomi yapılan kişilerden 10 kişiden oluştu. Grubun yaş ortalaması 47 (24-65) olup 7si erkek 3ü kadın, 8i adenokarsinoma, 2si yassı hücreli karsinomalı hastalardı. Piloromiyotomide Ramstedt tipi ekstramukozal piloromiyotomi tercih edildi. Bunun için pilor boyunca yapılan ve midenin 1.5 cmsini duodenumunda 0.5-1 cmsini içine alan insizyon tercih edildi. Mide, pilor ve dodenum kas liflerini diseke etmek için mikrovasküler mosquito klempi ve bu kasları kesmek içinde ince uçlu elektrokoter veya makas kullanıldı.
Her üç grupta bulunan hastaların mide boşalım zamanı Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalında ölçüldü. Grup B ve Grup C hastalarda çalışma ameliyattan ortalama 2-3 ay (1-6) sonra yapıldı. Hastalar testten önce 8 saat aç bırakıldı ve mide mortalitesini etkileyebilecek ilaçlar, sigara ve alkol kullanımı yasaklandı. Suda pişirilen bir yumurta içerisine 1 mCi 99 mTc DTPA (Diethylene Triamine Pentaacitic Acid) ilave edilerek hazırlanan test yemeğinin yedirilmesinden hemen sonra çalışma grupları gamma kamera altına sırt üstü yatırılarak üst abdominal bölgeden 1.5 saat boyunca 64x64 matrixte birer dakikalık görüntüler kaydedildi. Görüntüleme için geniş görme alanı kolimatör takılı gamma kamera kullanıldı (General Electrik Storcom 3200xRT).
Üst abdomenden alınan dinamik görüntülerde mide üzerine ilgi alanı çizilerek tüm dinamik görüntüler bu ilgi alanı içinden geçirildi: Mide aktivitesinin zaman içerisindeki değişimin gösteren zaman aktivite eğrisi sayım/dakika cinsinden elde edildi. Elde edilen bu monoexponansiyal eğri yardımı ile mide aktivitesi yarılanma zamanı (T1/2), 60. ve 90. dakikalardaki rezidüel mide aktivitesi değerleri belirlendi. T1/2 ve rezidüel % aktivite değerleri ortalama standart deviasyon olarak belirtildi. Bu üç grup arasındaki istatistiksel değerlendirme için student T testi kullanıldı ve p<0.05 altındaki değerler istatistiksel açıdan anlamlı olarak kabul edildi.
Başlangıç toplam aktiviteye göre mide aktivite yarılanma zamanı (T1/2), grup B hastaların 5Minde ve grup C hastaların 4ünde gerçekleşmedi. Her üç grupta T1/2, 60. ve 90. dakikadaki mide aktiviteleri Tablo 1de her 3 grubun 60. dakika içerisindeki mide boşalım zamanının nükleer sintigrafik görünümü resim I, II, IIIde gösterilmiştir.
Özofajektomi yapılan total vagotomili hastalarda piloromiyotominin mide boşalımınına etkisi (A Grubu 4. hasta) |
Özofajektomi yapılan total vagotomili hastalarda pibroryolomini mide boşalımınına etkisi (B Grubu 4.hasta) |
C grubunda 6.hastanın ilk 60 dakika içerisindeki mide boşalım süresinin nükleer sintigrafik görünümü |
Grup Ade 60 dk sonra öğünün ortalama %23.09u (4.2-44.8), 90 dk sonra öğünün ortalama %9.8 (2.7-26.5) midede kaldı. Grup B hastalarda 60 dk sonra öğünün ortalama %73.96sı (56-91.5) 90 dk. sonra ortalama %57.66 (28.8-84) midede kaldı. Grup C hastalarda 60 dk sonra öğünün ortalama %70.47si (47-89) 90 dk sonra ortalama %56.4ü (7.4-83.1) midede kaldı.
Mide boşalım zamanının nükleer sintigrafik incelemesi sonucunda midede kalan aktivite miktarı yönünden grup A ile grup Bnin 60 dk ve 90 dk sonuçlarının karşılaştırılması istatistiksel olarak çok anlamlı (p<0.001) bulundu. Grup A ile grup Cnin 60. dk ve 90. dk sonuçlarının karşılaştırılması istatistiksel olarak çok anlamlı (p<0.0001) bulundu. Grup B ile grup Cnin 60. dk ve 90. dk sonuçlarının karşılaştırılması istatistiksel olarak anlamlı bulunmadı (p>0.05).
Son 25 30 yıl içinde mide boşalımını ölçme metodları büyük aşamalar kaydetmiştir [12, 13]. Dual izotop sintigrafisi sıvı ve katıların mideden boşalımını kantitatif olarak incelemeyen, aynı zamanda mide stazının fizyopatolojik rolünü açıklayan noninvazv ve kolay tolere edilebilen güvenilir bir metoddur [12,13]. Radyonükleer çalışmaların ölçümü esnasında vücut postürü ve eksternal olarak yerleştirilen monitörün pozisyonu, midenin boşalım zamanını önemli ölçüde etkiler. Buna ilaveten markerın stabilitesi, test yemeğinin ağırlığı, kalorik muhtevası ve bileşimi ölçümlerin yapıldığı süre gibi değişkenler de mide boşalımının radyonükleer ölçüm ve anilizlerini etkilemektedir [11]. Mide boşalımı için kullanılan en aygın radyoizotop technetium 99m (99mTc-DTPA) dir [13, 14]. Radyonükleer sintigrafik incelemede farklı enerjilerin iki nükleik markerini aynı anda izleme yeteneğine sahip gamma kameraların gelişimi ile bir test süresince sıvı ve katı gıdaların boşalımı tayin edilebilir. Gamma kamera aynı zamanda mide boşalımının değerlendirilmesinde hızlı ve kolay izotopik bir metoddur. Böylece sayımlar otomatik olarak yapılır ve kaydedilir. Gözlemler yemek alımının bitiminden sona 2-3 dakika içinde başlayabilir ve mide boşalımının en erken fazında detalı çalışmaya izin verir [13,15]. Çalışmamızda geniş görme alanlı kolimatör takılı gamma kamera kullanıldı. Mide boşalım zamanı, semisolid gıda olarak hazırlanan test yemeğinin içeresine 1mCi 99mTc DTPA ilave edilerek ölçüldü.
Sağlıklı kişilerde sıvı gıdaların işaretlenmesi ile yapılan mide boşalma zamanı çalışmalarında, sıvıların mideden boşalması direkt olarak yer çekimi ve mide ile duodenum arasındaki basınç farkına bağlı olduğu için hatalı sonuçlar elde edilebileceği ileri sürülmektedir [16]. Solid gıdaların mideden duodenuma geçmesi için midenin koordine kontraksiyonları ve enzimatik aktivasyon sonucu parçalanmaları gerektiği, ayrıca faz III interdigestif migrate edici motor kompleks (MMC) adı verilen güçlü mide kontraksiyonlarına gerek duyulduğu bilinmektedir. Bu nedenle solid gıdalarla yapılan mide boşalma çalışmalarında mide boşalma zamanının daha güvenilir bir şekilde ölçüldüğü kabul edilmektedir [16]. Semisolid gıdaların işaretlenmesi ile yapılan mide boşalma çalışmalarında da güvenilir sonuçlar alındığı çeşitli araştırmacılar tarafından bildirilmektedir [17]. Morton ve arkadaları [7], dual sıvı ve katı faz izotopik metodun mide replasmanlı hastalarda yutma ile ilgili problemleri değerlendirmek için faydalı olduğunu göstermişlerdir.
Özofagus rezeksiyonu esnasında yapılan total vagotomi nedeniyle intratorasik mide tamamen vagotomize ve kısmen sempatektomizedir [8,18,19,20]. Trunkal vagotomiden sonra midenin boşulma fonksiyonu yalnız beslenme yönünden değil, kardiyovasküler ve torasik fizyolojiyi etkilemesi açısından da üzerinde önemle durulması gereken bir konudur [21].
Nishikawa ve arkadaşlarının [5], çalışmalarında cerrahiden sonra intratorasik midenin motilitesinde ve asidite oranında önemli bir değişiklik olmadığını bildirmişlerdir. Bununla birlikte Sheiner [22] cerrahiden sonra mide motilitesinde azalma olduğunu rapor ettiler. Vagotomize olan intratorasik midenin piloru korunduğu zaman yemek sonrası dumping veya duodenogastrik refluks daha az görülmesine rağmen piloroplasti veya piloromiyotomi gibi drenaj işleminin yapılması mide stazına, kusmaya, aspirasyona ve yatar pozisyonda regurjitasyona yol açabilir [2,5,7,9,13]. Paç ve arkadaşlarının [23] yaptıkları çalışmada piloromiyotomi sadece pilor stenozu mevcut olan hastalara uygulandığı ve hastaların %4de mide boşalımında gecikme görüldüğü rapor edilmiştir. Kao ve arkadaşlarının [2] çalışmalarında piloru korunan hastalarda piloroplasti ve piloromiyotomi yapılan hastalardan daha fazla mide boşalımında gecikme görülmüştür. Bu farklılıklar istatistiksel olarak önemli bulunmamasına rağmen mide replasmanından sonra katı gıdaların mideden boşalımı hastaların yaklaşık yarısında gecikti. Mannel ve arkadaşlarının [6] prospektif bir çalışmasında özofajektomiyi takiben drenaj işlemi yapılan ve yapılmayan hastalar arasında mide boşalım zamanı açısından bir fark bulunmadığı tesbit edilmiştir Öktenin [24] yaptığı bir çalışmada, drenaj işlemi yapılmamış total vagotomize özofagogastrostomili vakalarda mide boşalımında bir gecikme olmadığı tesbit edilmiştir. Buna karşılık Fok ve arkadaşları [25] yine prospektif bir çalışma ile drenaj işlemini takiben 6. ayda mide boşalımında önemli bir artış olduğunu göstermiştir. Hill ve arkadaşları [9] özofajektomiden sonra mide boşalımında önemli derecede gecikme olduğunu göstermişlerdir. Bu nedenle çoğu cerrahlar intratorasik midenin boşalımındaki gecikmeyi önlemede drenaj işleminin rolüne tam karar verememelerine rağmen özofagogastrostomi yapılan hastalarda mide drenaj işlemini tavsiye etmektedirler [8,18,26,27].
Çalışmamızda kontrol grubu (Grup A) ile özofajektomi-özofagogastrostomi yapılan hastalar (Grup B ve Grup C) arasında mide boşalı zamını yönünden fark çok anlamlı olarak bulundu (p<0.0001). Mide drenaj işlemi olarak piloromiyotomi yapılan grup C hastalar ile drenaj işlemi yapılmayan grup B hastalar arasında anlamlı bir fark bulunmadı (p>0.05).
Sonuç olarak bulgularımız; özofagus kanseri nedeni ile transhiatal özofajektomi ve özofagogastrostomi yapılan hastalarda kontrol grubuna kıyasla mide boşalım zamanında istatiksel değerlendirmeye göre çok anlamlı uzama olduğunu, transhiatal özofajektomi ve özofagogastrostomi ameliyatına ilaveten mide drenaj işlemi olarak piloromiyotomi yapılan hastalarda mide boşalım zamanının, drenaj işlemi yapılmayan hastalara göre anlamlı bir fark olmadığını, dolayısıyla piloromiyotomi işleminin midenin boşalım zamanına katkıda bulunmadığını gstermiştir.
1) Akıyama H., Tsurumaru M., Kawamura T. et al.
Principles of Surgical Treatment for Carcinoma
of the Esophagus. Ann. Surg. October Vol. 194,
No. 4,438-446 1981.
2) Kao CH, Chen CY, Chen CL et al. Gastric
Emptying of the Intrathoracic Stomach as Oes-
ophageal Replacement for Oesophageal Carci-
nomas. Nuclear Medicine Communications 15,
152-55 1994.
3) Sabinston DC, Spencer FC. Surgery of the
Chest. Vol. I,5th edn. Philadelphia: W.B. Saun-
ders Company, 1990:47-89
4) Shields T.W. General Thoracic Surgery. 2nd
edn. Philadelphia: Lea Febiger, 1983: 880-97.
5) Nishikawa M, Murakami T, Tangoku A, et all.
Functioning of the intrathoracic Stomach After
Esophagectomy. Arch Surg/Vol 129, Aug 1994.
6) Mannell A, Hinder RA, Son-Garde BA. The
Thoracic Stomach: A Study of Gastric Empty-
ing, Bile Reflux, and Mucosal Change. Br J. Surg
71,438-411984.
7) Mortn KA, Karwande SV, Davis RK et al.Gastric
Emptying After Gastric Interposition for Can-
cer of the Esophagus or Hypopharynx. Ann
Thorac Surg 51,759-631991.
8) Orringer MD. Surgery of the Alimentary Tact.
Third Edition W.B. Saunders Company 1991:
246-69.
9) Hill DK, Walsh N, Hamilton, Freyne P. Erythro-
mycin improves emptying of the denervated
stomach after oesophagectomy. Br. J. Surg.
Jully. 80,879-811993.
10) Holscher AH, Voit H, Buttermann G, Siewert
JR. Function of the intrathoracıc stomach as
esophageal replacement. World J Surg. 12, 835-
44 1988.
11) Moore JG, Datz PE, Christian PE, et al. Effect of
Body Posture on Radionuclide Measurements
of Gastric Emptying. Digestive Diseases and
Sciences. Vol. 33, No.12 December 1592-95
1988.
12) Horowitz M, Collins PJ, Shearman DJC. Disor-
der of Gastric Empting in Humans and the Use
of Radionuclide Techniques. Arch Intern Med.
Vol. 145 Aug 1985.
13) Minami H, McCallum, RW. The Physiology and
Pathophysiology of Gastric Emptying in
Human. Gastroenterology 86,1592-1610 1984
14) Chaudhuri TH, Greenwald AJ, Heading RC, et
al. Measurement of Gastric Emptying Time-A
Comparative Stody Between Nonisotopic Aspi-
ration Method and New Radioisotopic Techni-
que. Digestive Disease Vol.20 No:11 1063-1066
November 1975.
15) Harvey RF, Machie DB, Brown NJG, Keeling
DH. Measurement of Gastric Empying Time
With a Gamma Camera. The Lancet, January 3,
16-18 1970.
16) Datz FL: Editorial: Considerations for accura-
tely measuring gastric empying. J. Nucl Med,
32, 881 1991.
17) Varoğlu E, Turul H, Çalgüneri M, ve ark.
Sistemik sklerozlu hastalarda gastoparezisin
oral eritromisin uygulamasına yanıtı. Yeni Tıp
Dergisi 12 (3), 193-96 1995.
18) Sabiston DC. Textbook of Surgery. W. B. Saun-
ders Company 1991: 689-98.
19) Yalav E. Özofagusun kötü huylu tümörleri.
Cerrahi-I (Ed, Akata O.). Ankara Üniversitesi
Tıp Fakültesi Yayınları 1988: 655-57.
20) Lam KH, Lim STK, Wong J, et al. Gastric
histology and function in patients with intra-
thoracic stomach replacement after esophagec-
tomy. Surgery. March, 283-89 1979.
21) Ökten İ. İntratorasik yerleştirilmiş vagotomize
midede mide boşalmasının incelenmesi. Ankara
Tıp Bülteni Vol. 4,1982: 83-92.
22) Sheiner HJ. Gastric emptying tests in man. Gut.
16,235-471975.
23) Paç M., Başoğlu A., Koçak H., et all. Transhiatal
versus transthoracic esophagectomy for esopha-
geal cancer. J. Thorac Cardiovasc Surg. 106, 205- 209 1993.
24) Ökten İ. Vagotomize intratorasik yerleştirilmiş
midede pilor sfinkter basıncı, mide içi basıncı
ve antrum motilitesini mide boşalmasına tesiri.
Doçentlik Tezi. Ankara 1980.
25) Fok M. Cheng SWK. Wong J. Pyloroplasty ver-
sus no drainage in gastric replacement of the
esophagus. Am J Surg 162, 447-52 1991.