All patients were in NYHA Class I or II.
We conclude that the cryopreserved aortic homograft constitutes a good conduit for aortic valve replacement in young patients. Howeer, the technical challenge for the beginner, the learning curve and difficulty in obtaining the homograft remain to be the factors limiting its use.
Cerrahi Teknik
Tüm olgularda standart kardiyopulmoner bypass (CBP) ve moderate hipotermi kullanıldı. Prensip olarak yüksek aortik kanülasyon ve mitral kapak tamiri yapılan olgular dışında direkt kavaartiyal venoz kanülasyon uygulandı. Retrograd soğuk K+ kardiyoplejisi ve topikal soğuk uygulama ile myokard korunması sağlandı. Cerrahi teknik olarak Ross ve arkadaşları tarafından uygulanan Freehand subkoroner implantasyon tekniği kullanıldı. Ortalama CBP süresi 100 dakika, aort klemp zamanı 80 dakika idi.
24 aylık kontrolu yapılan 18 olgudan 13ünde (%72 ) aort yetmezliği görülmemiş, 3 olguda birinci derece, 2 olguda ise ikinci derece aort yetmezliğine rastlanmıştır. Ekokardiyografik olarak birinci ve ikinci derecede aort yetmezliği saptanan olguların hepsi klinik olarak asemptomatik bulunmuşlardır.
İlk yıllarda homogreft sterilizasyon ve saklanması için kullanılan kimyasal ve radyoaktif metodlar önemli ölçüde konduit dejenerasyonu ve kapak yetmezliğine neden olmuş ve olguların % 65inde 10 yıl içinde reoperasyon gerekmemiştir [2,5,9].
Günümüzde homogreft saklanması için en sık kullanılan metod kriyoprezervasyon (dondurularak saklama) metodudur. Bu yöntemle donörün ölümünden sonra 24 saat içerisinde çıkartılan kapak 37˚Cde 24 saat boyunca antibiyotikli solüsyonda inkübasyona bırakılmakta, daha sonra % 10 dimetilsulfoksid ile muamele edilip -196˚Cde dondularak sıvı nitrojende saklanmaktadır. Bu yöntemle saklanmış greftlerde 10 yıllık reoperasyonsuz survey % 85-90 olarak bildirilmiştir [8,9,10,11,12]. Homogreftlerin mekanik ve biyolojik kapaklara göre avantajları:
1) Antikoagülasyon gerektirmemesi
2) Düşük edokardit insidans ( 10 yılda %2-3)
3) Düşük endokardikinsidans ( 10 yılda %0-8)
4) Hemoliz görülmemesi
5) Mükemmel hemodinami ve minimum gradient göstermeleri. olarak sıralanabilir [11].
Star-Edwards mekanik kapaklarla yapılan bir çalışma 14 yılda olguların sadece % 18.8inin kapak komplikasyonlarından uzak kalabildiğini gstermiştir. Bu oran homogreftler için % 24 olarak verilmiştir [6]. Ancak homogreftlerin üstünlüğü, kapak zamanla dejenerasyona uğrasa bile, bu hızlı olmadığı için hastanın elektif olarak ve düşük riskle reoperasyona gedebilmesidir.
Günümüzde aort kapak replasmanında homogreft kullanımı için başlıca endikasyonlar şöylece sıralanabilir [5,11].
1) Çocuklar ve genç erişkinlerde aort kapak replasmanı
2) Çocuk doğurma isteğindeki kadın hastalar
3) Küçük aort köklü olgular
4) Subakut bakteriyel endokardit
Marfan sendromlu, anuloaortik ektazili olgular ve aort kökünün ileri derecede kalsifikasyonu, aort kapak replasmanı için homogreft kullanımına kontrendikasyon teşkil etmektedir. Tablo 3de kliniğimizde aort kapak replasmanı için protez seçiminde kullanılan yaş kriterleri gösterilmiştir. Homogreft implantasyonu teknik olarak mekanik ve biyolojik kapaklara göre daha zor olup belirli bir öğrenme eğrisi gerektirmektedir. Ancak homogreft implantasyonunun rutin yapıldığı merkezlerde operatif mortalite ve morbidite mekanik ve biyolojik kapak implantasyonundan farklı bulunmamıştır [11]. Literatür bilgileri aort kapak replasmanı için kullanılan aortik homogreftlerin hemodinamik olarak mükemmel performans gösterdikleri ortaya koymaktadır [2,8,11].
Bizim sınırlı olgu sayımızla elde ettiğimiz sonuçlar da bunu destekler niteliktedir. Homogreftlerin sterilizasyon ve saklama metodlarındaki gelişmelerle bu sonuçların daha da iyileştirilmesi mümkün görünmektedir.