* Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kalp Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı, Antalya
Methods: After ethic committees approval, 45 patients scheduled for an elective CABG were randomised to three groups (n = 15). First group (control) with standart cold crystalloid cardioplegia, 2. group with additional lidocaine bolus (1 mg/kg) and 3. group lidocaine infusion (20 µg/kg/min) before cardiac cannulation. Troponin-T, creatinin kinase (CK), CK-MB and lactic dehydrogenase were assessed before the operation and postoperative 6, 12, 24 and 48 hours. Twelve-lead electrocardiogram was recorded peroperative and repeated during the first 48 postoperative hours in parallel with biochemical analyses.
Results: Elevated circulating Tn-T, CK and lactic dehydrogenase levels were no significant between the groups. But the change of CK-MB level was significantly. Troponin-T and CK-MB changes with respect to control group were lower using lidocaine both 2 and 3. groups. Electrocardiographic changes were observed in 8 patients (60%) in first group, in 4 patients (26.6%) in the bolus lidocaine group and in 3 patients (20%) in the infusion lidocaine group.
Conclusion: Lidocaine infusion may be a useful adjunct to myocardial protection, as determined by the analysis of Tn-T and CK-MB.
Çalışmamızda koroner revaskülarizasyonda hem bolus, hem de infüzyon şeklinde uyguladığımız lidokainin miyokard korunmasındaki etkinliğini serum Tn-T düzeylerini ölçerek değerlendirmeyi amaçladık.
Tüm olgulara bir gün önce 5 mg diazepam oral ve premedikasyon amacıyla cerrahi girişimden yaklaşık bir saat önce 10 mg morfin sülfat intramusküler olarak uygulandı. İndüksiyonda 15 µg/kg fentanil, 1-3 mg/kg propofol ve 0.1 mg/kg vekuronyum uygulanarak endotrakeal entübasyon gerçekleştirildi. Anestezi idamesi %50 02 + hava karışımı ve 4-6 mg/kg/h propofol ile total intravenöz anestezi uygulanarak sağlandı.
Hastalar 5 elektrodlu elektrokardiyografi (EKG) ve pulse oksimetre ile monitörize edildi. Radiyal artere kanül yerleştirilerek arteriyel kan basıncı ve internal juguler vene yerleştirilen kateter aracılığı ile de santral ven ve pulmoner arter basınçları (Nihon Kohden Life Scobe 9) sürekli izlendi. Arteriyel kan gazları, idrar çıkışı, rektal ve nazofaringeal ısı monitörize edildi. Kardiyopulmoner bypass için membran oksijenatör, potasyumlu soğuk kristaloid, hemodilusyon (hematokrit %22-24) ve sistemik hipotermi (25-28ŞC) uygulandı.
Miyokard hücre nekrozunu gösteren Tn-T, KK, KK-MB, LDH enzimleri ve serum magnezyum (Mg) seviyelerini saptamak için kan örnekleri preoperatif ve postopeatif 6, 12, 24 ve 48. saatlerde alındı. Kan örnekleri ile eş zamanlı olarak EKG kaydedildi ve aynı kişi tarafından değerlendirildi. Elektrokardiyogramda şu kriterlere dikkat edildi: yeni Q dalgası (0.02 snden daha uzun, ya da tek bir derivasyonda R dalgasının 1/3den veya iki derivasyonda 1/4'den büyük yeni oluşmuş Q dalgası), yeni dal bloğu (QRS en az 0.11 snden uzun) ve sağ veya sol eksen sapması varlığı.
İstatistik
Troponin-T, KK-MB, KK ve LDH değerlerinin istatistiksel analizleri Kruskal-Wallis ve Wilcoxon Signed Ranks testleri ile, Mg sonuçları ise Post Hoc Tukey test kullanılarak yapıldı. Değerler ortalama ± standart sapma olarak verildi ve p < 0.05 değeri istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi.
Her üç grubun Tn-T ve Mg ölçümleri Tablo 2de görülmektedir. Troponin-T ve Mg değerleri gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermedi (p > 0.05). Gruplar kendi içlerinde preoperatif değerlerle karşılaştırıldığında Tn-Tdeki artış, özellikle 6. saatte infüzyon lidokain uygulanan grupta belirgin olmak üzere çalışma gruplarında kontrol grubuna göre daha azdı (p > 0.05) ve 48. saatte preoperatif değerlere ulaşmıştı. Magnezyum seviyeleri ise grupların kendi içlerinde anlamlı farklılık göstermedi (p > 0.05).
Gruplara ait KK, KK-MB ve LDH değerleri Tablo 3de görülmektedir. Kreatin kinaz-MB değerleri gruplar arasında anlamlı farklılık göstermezken, bolus lidokain uygulanan grupta kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı bir şekilde azalmıştı (p < 0.05). Kreatin kinaz seviyeleri kontrol grubuna göre bolus lidokain uygulanan grupta 6., 12. ve 24. saatlerde, infüzyon lidokain grubunda 12. ve 24. saatlerde anlamlı olarak azaldı (p < 0.05). Altıncı ve 12. saatlerdeki LDH değerlerindeki azalma ise hem bolus, hem de infüzyon lidokain gruplarında kontrol grubuna göre anlamlıydı (p < 0.05). İnfüzyon ve bolus lidokain grupları arasında ise istatistiksel olarak farklılık yoktu. Ancak KK-MB değerlerindeki değişim bolus lidokain uygulanan grupta istatistiksel olarak anlamlıydı (p < 0.05) (Grafik 2).
Elektrokardiyografiler değerlendirildiğinde kontrol grubunda %60 (8 olgu), bolus grubunda %26.6 (4 olgu) ve infüzyon grubunda ise %20 (3 olgu) oranında değişiklik görüldü. Bu değişiklikler özellikle postoperatif ilk 6 saatte ortaya çıkmıştı. Yeni Q dalgası kontrol grubunda 2 (%13.3), bolus lidokain grubunda 1 (%6.6) hastada görüldü. Atriyal fibrillasyon infüzyon lidokain grubunda hiç gözlenmezken, kontrol grubunda 4 (%26.6) ve bolus lidokain grubunda 1 (%6.6) hastada gelişti. Kontrol grubunda 1 sol ve 2 sağ dal bloğu, bolus lidokain grubunda 1 sol ve 1 sağ dal bloğu gözlendi.
Perioperatif miyokard infarktüsünün tanısında sıklıkla KK, KK-MB ve LDH serum enzimleri, 12 derivasyonlu EKG, ekokardiyografi, radyonükleotidli miyokard perfüzyon ve ventrikül sintigrafisi kullanılır [13-15]. Miyokardiyal nekrozun saptanmasında daha spesifik bir enzim olan kardiyak Tn-T ilk kez Katus ve arkadaşları [7] tarafından tanımlanmıştır. Troponin-T, ince miyofilamentlere sıkıca bağlı (%95) bir kardiyospesifik proteindir. Normal değeri < 0.2 µg/L olan Tn-T hızlı bir klirense (t = 2 saat) sahiptir [5,6,16].
Remppis ve arkadaşları [17] akut miyokard infarktüslü olgularda Tn-T değerlerini saptamışlar ve reperfüzyon sonrası yapılan trombolitik tedavinin etkilerini anjiyografik değerlendirmelerle karşılaştırdıklarında Tn-T düzeyleri ile desteklendiğini göstermişlerdir. Dahlin ve arkadaşları [4] kardiyopulmoner bypass geçiren 302 olguda PMİ tespiti için saptadıkları Tn-T düzeylerini postoperatif 4. güne kadar 2.0 µg/Lnin üzerinde bulmuşlar ve miyokardiyal harabiyetin anlamlı bir klinik bulgusu olduğunu ileri sürmüşlerdir. Hake ve arkadaşları [8] miyokardiyal revaskülarizasyon uygulanan 90 olguda PMİ belirlenmesi amacıyla EKG, KK-MB ve Tn-T seviyelerini tespit etmişler ve yaptıkları karşılaştırmada Tn-Tnin EKGye göre %95 spesifik ve %100 sensitif olduğunu, 6 veya 24 saat sonra tek bir Tn-T değerinin bile PMİ tanısını desteklediğini belirtmişlerdir.
Olgularımızda istatistiksel olarak anlamlılık göstermeyen, ancak infüzyon lidokain grubunda daha belirgin olmak üzere Tn-T düzeylerinde kontrol grubuna göre daha az bir artma gözlendi (p > 0.05). Gruplar kendi içlerinde karşılaştırıldığında lidokain gruplarındaki bu artış anlamlıydı (p < 0.05). Buna karşın KK-MB düzeylerindeki düşme bolus lidokain uygulanan grupta anlamlıydı. Kontrol grubunda %60, bolus lidokain grubunda %26.6, infüzyon grubunda ise %20 oranında EKG değişikliği izledik. Yeni Q dalgası oluşumu ilk postoperatif 6. saatte gözlendi ve bununla uyumlu olarak Tn-T, KK-MB seviyeleride aynı hastalarda yükseldi. Kontrol grubunda 2, infüzyon lidokain grubunda yalnızca 1 olguda yeni Q dalgası tespit edildi.
Rinne ve Kaukinen [1] elektif koroner bypass cerrahisi geçiren 100 olguda bolus ve infüzyon şeklinde lidokain uygulamışlar, KK-MB ve Tn-T seviyelerini bu gruplarda daha düşük saptamışlardır. Kontrol grubundaki atriyal fibrillasyon sıklığını bu grupta diyabetes mellituslu hastaların fazla oluşuna bağlamışlardır. Fiore ve arkadaşları [18] ise benzer bir çalışmada atriyal fibrillasyon sıklığında bir azalma bulamamışlardır. Çalışmamızda atriyal fibrillasyon infüzyon grubunda hiç gözlenmezken, kontrol grubunda 4 olguda ve bolus grubunda 1 olguda saptandı. Hipomagnezemi ile akut miyokard infarktüsü ve ventriküler aritmiler arasında ilişki olduğuna dair bir çok çalışma mevcuttur [19-21]. Bu çalışmada serum Mg seviyeleri ile EKG değişiklikleri ve Tn-T, KK-MB değerleri arasında herhangi bir ilişki saptanamadı. Her üç grubun Mg seviyeleri arasında da bir fark yoktu (p > 0.05).
Sistemik olarak uyguladığımız lidokain intraoperatif hemodinami ve miyokardiyal fonksiyonlar üzerinde olumsuz bir etki yaratmadı. Miyokard hasarı için spesifik bir gösterge olan Tn-T ve KK-MB özellikle infüzyon şeklinde uygulanan lidokain grubunda anlamlılık göstermiş ve miyokardiyal revaskülarizasyon operasyonlarında iskemi-reperfüzyondan önce uygulanan lidokainin miyokard hasarından korunmada etkili olabileceği düşünülmüştür.
1) Rinne T, Kaukinen S. Cardioprotection by lidokain and
cardioplegia: Analysis with Troponin-T. British J Anaest
1995;74:A89.
2) Hearse DJ. Ischemia, reperfusion and the determinants of
tissue injury. Cardiovasc Drugs Ther 1990;4:767-76.
3) Bonnefoy E, Filley S, Kirkorion G, et al. Troponin I,
Troponin T, or creatine kinase-MB to detect perioperative
myocardial damage after coronary artery bypass surgery.
Chest 1998;114:482-6.
4) Dahlin LG, Lundberg C, Kagedal B, Nylander E,
Rutberg H, Svedjeholm R. Troponin-T for assessment of
myocardial damage in CABG surgery. British J Anaest
1996;76:A63.
5) Svedjeholm R, Dahlin LG, Olin C. Perioperative
myocardial infarction in cardiac surgery-risk factors
and clinical outcome. British J Anaest 1996;76:A61.
6) Uday J. Myocardial infarction during coronary artery
bypass surgery. J Cardiothorac Vas Anest 1992;6,612-23.
7) Katus HA, Schoeppenthau M, Tanzeem A, et al. Non-
invasive assessment of perioperative myocardial cell
damage by circulating cardiac Troponin T. Br Heart J
1991;65:259-64.
8) Hake U, Schmid FX, Iversen S, et al. Troponin T. A reliable
marker of perioperative myocardial infarction? Eur J
Cardiothorac Surg 1993;7:628-33.
9) Mach F, Lovis C, Chevrolet J-C, et al. Rapid bedside whole
blood cardiospesific Troponin-T immunoassay for the
diagnosis of acute myocardial infarction. Am J Cardiol
1995;75:842-5.
10) Ko T, Otani H, Imamura H, Omori K, Inagaki C. Role of
sodium pump activity in warm induction of cardioplegia
combined with reperfusion of oxygenated cardioplegic
solution. J Thorac Cardiovasc Surg 1995;110:103-10.
11) Wendel HP, Heller W, Michel J, et al. Lower cardiac
Troponin-T levels in patients undergoing cardiopulmonary
bypass and receiving high-dose aprotinin therapy indicate
reduction of perioperative myocardial damage. J Thorac
Cardiovasc Surg 1995;109:1164-72.
12) Barber MJ, Wendt DJ, Starmer CF, Grant AO. Blockade of
cardiac sodium channels. J Clin Invest 1992;90:368-81.
13) Menasche P, Kevelaitis E, Mouas C, Grousset C,
Piwnica A, Bloch G. Preconditioning with potassium
channel openers: A new concept for enhancing cardioplegic
protection? J Thorac Cardiovasc Surg 1995;110:1606-14.
14) Podesser BK, Schwarzacher S, Zwoelfer W, Binder TM,
Wolner E, Seitelberger R. Comparison of perioperative
myocardial protection with nifedipine and metoprolol in
patients undergoing elective coronary artery bypass
grafting. J Thorac Cardiovasc Surg 1995;110:1461-9.
15) Slogoff S, Keats AS, David Y, Igo SR. Incidence
of perioperative myocardial ischemia detected by
different electrocardiographic systems. Anesthesiology
1990;73:1074-81.
16) Yamamoto S, Takagi Y, Gomi K, Takaba T. Clinical
significance of serum Tn T following coronary artery
bypass surgery. Rinsho-Byori 1995;43:513-8.
17) Remppis A, Scheffold T, Karrer O, et al. Assessment of
reperfusion of the infarct zone after acute myocardial
infarction by serial cardiac Tn T measurements in
serum. Br Heart J 1994;71:242-8.
18) Fiore AC, Naunheim KS, Taub J, et al. Myocardial
preservation using lidocaine blood cardioplegia.
Ann Thorac Surg 1990;50:771-5.
19) Arsenian MA. Magnesium and cardiovascular disease.
Progress in Cardiovascular Diseases 1993;35:271-310.
20) Reinhart RA, Marx JJ, Broste SK, et al. Myocardial
magnesium: Relation to laboratory and clinical variables in
patients undergoing cardiac surgery. J Am Coll Cardiol
1991;17:651-6.
21) Dyckner T. Serum magnesium in acute myocardial
infarction. Acta Med Scand 1981;207:59-66.