Bu çalışmada pektus ekskavatum + sekundum ASD tanılı hastamızda belirlediğimiz bulgular ve uyguladığımız kombine cerrahi tekniğimiz sunulmaktadır.
Defektlilerin çoğunda az miktarda da olsa bir asimetri mevcuttur. Sağ tarafta sola oranla daha fazla depresyon olup, sternumun bir miktar da rotasyona uğradığına sıkça rastlanılır. Hastaların yaklaşık %25ine dorsal lordoz ve skolyoz eşlik eder. Ayrıca %0.8-1.5unda ilk üç sırayı büyük arterlerin transpozisyonu, ventriküler septal defekt ve sekundum atriyal septal defektin aldığı konjenital kardiyak anomalilere rastanılır [3]. Turner sendromu benzeri kromozomal anomaliler ve miyopatiler ile diğer kas-iskelet sistemi defektleri ile de birlikteliği söz konusu olmaktadır [2,4].
Sternal ve kostal depresyonun nedeni tam olarak açıklanamamıştır ve etiyolojisi halen belirsizliğini korumaktadır. 1957 yılında Lesterin açıkladığı diyafragmanın nöromusküler dengesindeki bozukluğun etiyolojide rol oynadığı görüşü pek kabul görmemiştir. Etiyolojide önemli rol oynayan yeni görüşte ise kartilajların primer yapısının biyokimyasal incelemelerinde yapı bozukluğu gösterdiği belirlenmiştir. Bu durum mukopolisakkarid maddelerin bozulmasından kaynaklanmakta olup, kanıtı da anomaliye iştirak eden kostal kıkırdaklardaki toplam mukopolisakkarid sülfat oranının düşük seviyede olması ve keratin sülfatın kısmen yüksek bulunmasıdır. Herediter bağ dokusu zayıflığının sebep gösterilmesi de hastaların %35inde ailesel insidansın görülmesinden kaynaklanmaktadır. Marfan Sendromlu hastalarda deformitenin oldukça sık olup buna skolyozun da eşlik ettiği belirtilmiştir [5]. Son olarak da etiyolojik önemi tartışma yaratan kıkırdak kostalarda, skolyozdaki veya aseptik osteonekrozdaki gibi inflamatuvar reaksiyonların rol oynayabildiği ortaya atılmıştır [3].
Düzeltici operasyonlardan sonra birçok hastada duyulan, egzersiz sonunda belirginleşen ve posterior sternal korteksin pulmoner arter üzerine yaptığı basıdan kaynaklanan sistolik ejeksiyon üfürümünün kaybolduğu belirlenmiştir. Solunum fonksiyon testleri incelemelerinde normal vital kapasite göstermelerine karşın genellikle maksimal soluma kapasitelerinde %50 oranında azalma göstermektedirler [6].
Olguların çoğunluğunda birincil operasyon endikasyonu kozmetik nedenlidir. Hastaların içine kapanıklık, özgüvenlerinin yetersizliği, yüzme ve beden eğitimi derslerinden kaçınmaları ve evlenmek istememeleri dikkate alınırsa hastalığın psikososyal yönünün oldukça önem taşıdığı anlaşılmaktadır. Ameliyat endikasyonunun tam olarak konulması pektusun ilerlemesini durdurmak, ortopedik durumun düzeltilmesi, ek konjenital kardiyak anomalilerin kombine onarımı, kozmetik, psikolojik ve fizyolojik birçok değerlendirimler sonucunda yapılmalıdır [1,4,7].
Gafabricins sınıflandırımında pektus ekskavatumda sternovertebral aralığın 5 cm altında olduğunda olgunun şiddetli, 5-7 cm arasında ise orta ve 7 cmden fazla ise hafif olarak değerlendirilmektedir [7]. Bu oran bizim olgumuzun 6 cmlik ölçüm değeri neticesiyle orta ağırlıkta olduğunu gösteriyordu (Resim 3). Ameliyat için 3-7 yaş arası en iyi devre olup, hastaların okula başlamadan ve hastalığın psikolojik yan etkileri ortaya çıkmadan düzeltim gerçekleştirilmiş olur [7,8].
Pektus ekskavatumlu olgumuzun preoperatif sol yan akciğer grafisi. (Gafabricins sınıflandırımına göre orta ağırlıkta olarak değerlendirilmiştir.) |
Sekundum ASD içinse sağ ventrikül volüm yüklenmesi mevcut ve şant oranı Qp/Qs Z 2 ise, ayrıca ek göğüs duvarı defekti söz konusuysa mümkün olduğunca aynı seansda kombine onarım endikasyonu vardır [2,3].
Pektus ekskavatumun ilk başarılı onarımını Meyer 1911de gerçekleştirmiş olup, sonrasında çıkan birçok tekniğin en popüleri 1949 yılında Ravitch [1] tarafından uygulanıp geliştirilen yöntemdir. Komplikasyonu en az olan teknik de budur. Erişkin pektus olgularında paradoksal solunumu önlemek ve sternum fiksasyonu için Kirschner teli, retrosternal kelepçe kilitli tel, ya da Rehbeinin kelepçe kilitli tellerinin kullanımı gündemdedir [7].
Diğer bir modern uygulama da deforme sternumun kostal kıkırdak kısımları ile birlikte çıkarılıp ters çevrildiği "sternoturnover" yöntemidir. Ancak bu teknikte aseptik nekroz komplikasyonu nadir değildir. Bu tekniğin 1984de internal mammariyan arterlerden birinin korunarak modifiye edilmesiyle %80lere ulaşan başarılı sonuçlar gerçekleşmiştir [7]. Yediyüzaltı olgu ile en geniş serilerden birinin sahibi olan Welche [7] göre en önemli komplikasyon defektin majör rekürrensidir. Bunun musküler kompetansı düşüren ek anomalili hastalarda daha sık gözlendiği vurgulanmıştır. Diğer postoperatif komplikasyonlar pnömotoraks, paradoksal solunum, kanama, hematom ve yara enfeksiyonları olarak sayılabilir [4,7].
Sonuç olarak Ravitch uygulanan birçok olgu serisinde kozmetik onarımın ve ek konjenital kardiyak anomalilerin düzeltiminin yanı sıra, hastaların çoğunda perfüzyon ve ventilasyon sintigrafilerinde ventilasyon anormalliğinde belirgin düzelme, perfüzyonda artış ve ventilasyon / perfüzyon oranının normale döndüğü rapor edilmiştir [6]. Ayrıca yaşıtlarınınkine göre egzersizde anlamlı ölçüde düşük olan kardiyak indekslerinin operasyon sonrası %36 oranında artış gösterdiği bulgulanmıştır [2]. Yapılan cerrahi düzeltimde ek konjenital kardiyak defektlerin de belirlenmesi halinde aynı seansda kombine tek işlemle onarılması diğer bir avantaj olarak göze çarpmaktadır.
1) Ravitch MM. Unusual sternal deformity with cardiac
symptoms-operative correction. J Thorac Cardiovasc Surg
1952;23:138-43.
2) Shamberger RC, Welch KJ, Castenada AR, et al. Anterior
chest wall deformities and congenital heart disease. J
Thorac Cardiovasc Surg 1988;96:427-35.
3) Megarbane A, Stephan E, Kassab R, Salem N. Autosomal
dominant secundum atrial septal defect with various
cardiac and noncardiac defects: A new midline disorder.
Am J Med Genet 1999;83:193-200.
4) Solak H, Ersöz A, Yüksek T. Pektus ekskavatum. S.Ü. Tıp
Fak Mec 1988;4:1-4.
5) Scherer LR. Surgical management of children and young
adults with Marfan Syndrome and pectus excavatum. J
Pediatr Surg 1988;23:1169-76.
6) Blickman JG, Rosen PR, Welch KJ, Papanicolaou N,
Treues ST. Pectus excavatum in children. Pulmonary
scintigraphy before and after corrective surgery. Radiology
1985;156:781-8.
7) Shamberger RC, Welch KJ. Surgical repair of pectus
excavatum. J Pediatr Surg 1988;23:615-23.