Koroner arter hastaları grubundaki kadın olguların yaşları 42 ile 78 arasında değişiyordu ve ortalama 60.85±8.67 idi. Erkek olguların yaşları da 35 ile 81arasında değişip ortalama 60.1±9.7 idi. Bu yaş ortalamaları arasındaki fark istatistiksel olarak anlamsız idi. Kapak hastaları grubunda da kadın olguların yaşları 16 ile 72 arasında değişiyordu ve ortalama 49.3 ± 14.6 idi. Erkek olguların yaşları da 17 ile 74 arasında değişip ortalama 53.6±14.5 idi. Bu yaş ortalamaları arasındaki fark istatistiksel olarak anlamsız idi. Her iki ana gruptaki kadın ve erkek olguların yaşları birbirleri ile karşılaştırıldığında aradaki fark istatistiksel olarak anlamlı idi.
Kapak hastalığı nedeni ile ameliyat olmuş kadınlarda ortalama VKİ 24,97±4,41 kg/m2, erkeklerde ise 23, 16±3,36 kg/m2 idi. Koroner arter hastalığı nedeni ile ameliyat olmuş olan kadın hastalarda ortalama VKİ 27,34±4,14 kg/m2, erkeklerde ise 24,98±3,02 kg/m2 idi. Görüldüğü gibi kadın kapak hastaları ve erkek koroner arter hastaları normal VKİ değerlerinin üst sınırında bulunmaktadır.
94 kadın kapak hastasından 30unun VKİ 25-29.99 kg/m2 arasında yani aşırı kilo sınırında, 15inin ki ise 30 kg/m2nin üzerinde yani obezite ölçüsünde idi. Bununla birlikte normal sınırın yani 20 kg/m2nin altında VKİ indeksi olan kadın kapak hastalarının sayısı ise ancak 11 idi. Aşırı kilo sınırının üzerinde olan kadın kapak hastalarının gruba oranı %48 idi (Tablo 2). Kadın kapak hastalarındaki dikkati çeken bir bulgu da VKİnin Tablo 3te görüldüğü gibi ilerleyen yaşla lineer bir artış göstermesidir.
Erkek kapak hastalarında ise aşırı kilo sınırında olanlarınn sayısı görece azdı (25/75 veya %33), yalnızca 2 hasta obezite sınırında idi (Tablo 2). Aşırı kilo ve obezite sınırında olan kapak hastaların sayılarının kadın hastalarıda daha fazla olması istatistiksel olarak anlamlı idi (c2=0.085). Erkek kapak hastalarının VKİleri yaşla bir değişim göstermiyordu.
56 kadın koroner arter hastasından 23ünün VKİleri aşırı kilo sınırında, 17sinin ise obesite ölçüsünde idi, bir başka deyişle bu gruptaki hastaların %72si aşırı kilo sınırının üzerinde bulundu (Tablo 2). Kadın koroner arter hastalarındaki dikkati çeken bir bulgu da VKİnin Tablo 4te görüldüğü gibi ilerleyen yaşla lineer bir azalma göstermesidir.
Erkek koroner arter hastalarında ise aşırı kilo sınırında olanların sayısı 162, obesite sınırında olanların sayısı ise 23 idi (toplam %45, Tablo 2). Erkek koroner arter hastalarında da VKİ yaşla birlikte azalma göstermektedir (Tablo 5). Aşırı kilo ve obezite sınırındaki hastaların oranları açısından koroner arter hastası kadın ve erkek olgular arasındaki bu fark istatistiksel olarak anlamlı idi.
Hem kapak hem de koroner arter hastalığı nedeni ile ameliyat edilen hir iki ana grupta da kadın hastaların VKİleri erkek hastalara göre istatistiksel olarak anlamlı ölçüde yüksekti. Bu istatistiksel farklılık koroner arter hastalarında daha belirgindi, koroner baypass grubunda p<0.001, kapak hastalığı grubunda ise p<0.01 idi. Kadın hastalar birbirleri ile karşılaştırıldığında koroner arter hastalığı olan kadınlarda VKİ belirgin olarak yüksekti (p=0.007). İki ana gruptaki erkek hastalar birbirleri ile karşılaştırıldığında da erkek koroner arter hastalarında VKİ diğer erkek hastalara göre belirgin olarak yüksekti (p=0.001).
Kapak hastalarındaki dikkati çeken nokta ise hem erkek hem de kadınlarda ortalama VKİ normal sınırlar içinde bulunmasıdır. Ancak kadın hastalar erkeklere göre daha kiloludur. Kadın kapak hastalarında normal kilo sınırının altında bulunan hasta sayısı ile aşırı kilo sınırının üstünde bulunan hasta sayısı arasında anlamlı fark yoktur. Hem erkek hem de kadın kapak hastalarında normal kilo sınırının altında bulunan hasta sayılarının kendi gruplarına oranları ise istatistiksel olarak anlamsız bulunmuştur. Bir başka deyişle ameliyat edilen kapak hastaları genellikle normal vücut ağırlığı sınırının üzerindedir. Bu durum ülkemizde gelişmiş tıbbi bakım ve uygun ameliyat zamanlamasının dolaylı bir göstergesi olabilir.
Kadın hastalara bakıldığında ise koroner arter hastalarının VKİleri her yaşta aşırı kilo sınırının üzerinde olmakla birlikte nispeten genç kadın koroner hastalar daha kilolu bulundu. Kadın kapak hastaları ise ilerleyen yaşla birlikte kilo almaktadır, yaklaşık 45 yaşından sonraki ortalama VKİleri de aşırı kilo sınırını geçmekte ve giderek artmaktadır. Bu durum ilerleyen hastalıkla birlikte sedanter yaşamın artması ile açıklanabilir.
Erkek koroner arter hastalarının genel VKİ ortalaması hemen hemen normalin üst sınırındadır. Ancak ilerleyen yaşla birlikte anlamlı bir azalma olduğu saptanmıştır. Tablo 5te görüldüğü gibi 62 yaşından daha genç olan erkek koroner arter hastaları aşırı kilo sınırının üstündedir. Ancak bu yaştan sonra ameliyat edilmiş olan erkek koroner arter hastalarının vücut ağırlıkları normal sınırlarda bulunmuştur.
Bizim bulgularımızda dikkati çeken bir nokta koroner arter hastaları arasında yapılan karşılaştırmada kadın hastaların erkeklere göre daha aşırı kilolu olmasıdır. Kadın koroner arter hastalarının ortalama VKİleri erkeklere göre daha fazladır ve Tablo 2de izlenebildiği gibi erkeklerin yarısının vücut ağırlığı normal sınırlarda olduğu halde, kadınların kadınların %72si aşırı kilo sınırının üzerindedir. Batı ülkelerinde yapılan araştırmalarda ise bunun tersi bir durum yani kadınların yarısının erkeklerin ise büyük çoğunluğunun aşırı kilo sınırının üzerinde olduğu bildirilmiştir [10]. Bu gözlem koroner arter hastalığı için ülkemize özgü risk faktörlerinin geniş kohort çalışmalarıyla belirlenmesi gerektiğini akla getirmektedir. Bir başka çalışmada da belirtildiği gibi özellikle 50 yaşından genç kadın hastalarda obezite koroner arter hastalığı açısından bağımsız bir risk faktörüdür [11]. Bizim sonuçlarımız da bu bilgi ile uyumludur, 50 yaşından genç koroner arter hastası kadınlarda VKİ 29 kg/m2ye yakın bulunmuştur.
Sonuç olarak ülkemizde koroner arter hastalığı için risk faktörlerinin belirlenmesi için geniş kohort çalışmalarında VKİnin de çalışılması gereken ölçütler arasında tutulması gerektiği kanısındayız. Bizim çalışmamızın sonuçları arasındaki bir başka önemli noktada kapak hastalarının büyük bölümünün en az normal vücut ağırlığına sahip olmasıdır.
1) Lamon-Fava S, Wilson PW, Schaefer Ej. Impact of body mass index on coronary heart disease risk factors in men and women, The Framingham Offspring Study. Arterioscler Thromb Vasc Biol 1996 Dec; 16(12): 1509-15.
2) Jousilahti P, Vartiainen E, Tuomilehto J, Puska P. Sex, age, cardiovaskular risk factors, and coronary heart disease: a prospecitive follow-up study of 14 786 middle-aged men and women in Finland. Circulation 1999 Mar 9, 99(9):1165-72.
3) Hill A; Roberts J. Am J Clin Nutr 1999 Jul:70 (1):123S-5S Introduction: the use of body mass index to assess obesity in children.
4) Jones G, Scott Fs. A Cross-Sectional Study of Smoking and Bone Mineral Density in Premenopausal Parous women: effect of Body Mass Index. Breastfeeding, and Sports. Participation. J Bone Miner Res 1999 Sep:14 (9):1628-1633.
5) Kristal-Boneh e; Harari G; Green MS; Ribak J. Body mass index is associated with differential seasonal change in ambulatory blood pressure levels. Am J Hypertens, 9(12 Pt 1): 1179-85 1996 Dec.
6) Shikora SA, Saltzman E: Current Treatment Strategies Hospital Medicine 34(11):41-49, 1998.
7) Tam SY, Kariberg JP, Kwan EY, Tsang AM, Sheng HP, He Q Low LC. Body mass index isis different in normal Chinese and Caucasian infants. J Pediatr Endocrinol Metab 1999 Jul-Aug: 12(4): 507-17.
8) Deurenberg P, Yap M, van Staveren WA. Body mass index and percent body fat: a meta analysis among different ethnie groups. Int J Obes Relat Metab Disord 1998 Dec; 22(12): 1164-71.
9) Allison DB, Faith MS, Heo M. Townsend- Butterworth D, Williamson DF. Meta-analysis of the efect of excluding early deaths on the estimated relationship between body mass index and mortality. Obes Res 1999 Jul; 7(4):342-54.