<47> yaşında erkek hasta kliniğimize karın ve göğüs ağrısı şikayeti ile müracaat etti. Hasta 8 yıldır ağızda çıkan aftlar sonucu inkomplet Behçet hastalığı tanısı ile kolşisin tedavisi almaktaydı. Rutin kan tetkikleri normal olan hastada HLA B5 (+), HLA B27 (-) olarak tespit edildi. Elektrokardiyografide inferior ve lateral T negatifliği mevcuttu. Kontrastlı BT incelemesinde renal arter çıkışlarından hemen sonra, sol renal arter çıkışının hemen distalinde başlayan ve çapı en geniş yerinde 5.5 cm olan anevrizma mevcut olup lümen çapı 2.5 cm idi. Anevrizma içinde trombüs mevcuttu. Anevrizmatik segment 5 cm uzunluğunda olup, bifürkasyon öncesi normal kalibrasyona inmekteydi (Resim 1).
Hastaya yapılan koroner anjiyografide LADde ektazik görünüm, Cxde birinci OM sonrası %95 darlık, sağ koroner arter distal segmentinde anevrizmatik görünüm izlendi (Resim 2).
Hastaya öncelikle orta hipotermi altında radiyal arter grefti kullanılarak Ao-OM2 ve safen ven greft ile Ao-RCPD koroner bypass ameliyatı uygulandı. Postoperatif dönemi komplikasyonsuz seyreden hasta postoperatif 8. günde taburcu edildi. 3 ay sonra abdominal aort anevrizması tamir ameliyatı için kliniğimize tekrar müracaat eden hastaya abdominal aort anevrizma rezeksiyonu ve 14 No tüp greft interpozisyonu uygulandı. Anastomoz hatları dacron yama ile çepeçevre sarılarak dikildi. Hastaya Prednizolon (10 mg/gün) ve Azotiyopirin (2.5 mg/kg/gün) tedavisi başlanarak postoperatif 10. günde hasta taburcu edildi. Hastanın 2.5 yıllık postoperatif takip periyodunda herhangi bir şikayet ve komplikasyonla karşılaşılmadı. Batın ultrasonografisinde aortada oklüzyon ve anevrizmatik dilatasyon gözlenmedi.
Vaka 2
45 yaşında erkek hasta karın ve bel ağrısı şikayeti ile kliniğimize müracaat etti. Özgeçmişinde 12 senedir Behçet hastalığı tanısı ile takip edildiği ve belli bir dönem kortikosteroid tedavisi aldığı öğrenildi. Ayrıca 1990 yılında hastaya sağ femoral arter anevrizması tanısı ile anevrizmektomi ve greft interpozisyonu uygulandığı, yaklaşık 5 ay sonra greft enfeksiyonu nedenyile greft çıkartılması + sağ iliak arter ligasyonu uygulandığı öğrenildi. Sistemik muayenesinde sağ a. femoralisten itibaren nabızlar nonpalpable idi. Batın ultrasonografisinde abdominal aorta umblikusun 3-4 cm üstü hizasından başlayarak iliak arter bifurkasyonuna kadar uzanan, en geniş yerde 5.5 cm çapında olan tromboze anevrizmatik görünüm mevcuttu. Aortografide abdominal aort distalinde iliak arter bifurkasyonuna kadar uzanan sakküler anevrizma keseleri mevcuttu. Sağda a. iliaca communis çıkıştan itibaren tıkalı idi. Popliteal arter proksimalde kollaterallerle dolup, orta kesimde tıkalı idi. Sağda anterior, posterior ve peroneal arterler proksimalde kollaterallerle dolmakta idi (Resim 3).
Hastaya yaptırılan koroner anjiyografide LADde yer yer anevrizmatik görünüm, D1den sonra %60 darlık, Cxde OM2den sonra %40 darlık, RCA normal olarak tespit edildi (Resim 4).
Hastaya bu bulgularla kliniğimizde öncelikle LİMA-LAD koroner bypass ameliyatı uygulandı. 3 aylık bekleme periyodunu takiben hasta kliniğimize tekrar yatırılarak anevrizmektomi + 14 / 7 no pantolon greft (sağ distalde femoral artere, sol distalde ise iliak artere bypass) + sağ femoropopliteal safen ven greft bypass operasyonu uygulandı. Batın ve femoropopliteal bypass anastomoz hatları dacron yama ile çepeçevre dikilerek sarıldı. Peroperatif olarak Prednizolon (10 mg/gün) ve Azotiyopirin (2.5 mg/kg/gün) tedavisi uygulandı. Postoperatif dönemi komplikasyonsuz seyreden hasta postoperatif 10. günde hasta taburcu edildi. Hastanın 3 aylık takibinde herhangi bir komplikasyonla karşılaşılmadı.
Abdominal aorta anevrizmalarında periaortik enflamasyon mevcut olup, sıklıkla çevre dokuya yapışıktır. Behçet hastalığında sırt ve bel ağrısı olan hastalarda abdominal aort anevrizması akla gelmelidir. Lezyonlar segmenter olduğu için anastomozlar özellikle sağlam bölgelere yapılmalıdır. Ancak yine de etkilenmiş sahaların cerrahi olarak çıkartılması her zaman mümkün olmayabilir ve anastomotik bölgelerde psödoanevrizma formasyonu ve enfeksiyon eğilimi ve anastomoz sahasından kanama riski oldukça yüksektir [17]. Bu nedenlerle cerrahi öncesinde, cerrahi sırasında ve cerrahi sonrasında uygulanan cerrahi teknik ve tıbbi tedavi yönünden dikkatli olunmalıdır.
Kliniğimizde iskemik kalp hastalığı + abdominal aort anevrizması mevcut olan Behçet hastalıklı iki hastaya öncelikle aortokoroner bypass operasyonu, 3 aylık bekleme periyodundan sonra ise abdominal aort anevrizma rezeksiyonu + greft interpozisyonu uyguladık. Her iki hastada da enfeksiyon ve anastomoz bölgesindeki anevrizma oluşumu riskini önlemek amacı ile greft sütür hatlarını dacron yama ile çepeçevre sardık. Hastalara peroperatif dönemde 3 ay boyunca Prednizolon (10 mg/gün) ve Azotiyopirin (2.5 mg/kg/gün) tedavisi uyguladık. Her ne kadar hastalarımızın takip süreleri 2.5 yılı aşmamış ise de, hastaların takiplerinde problem ile karşılaşmadık.
Sonuç olarak, anastomoz hatlarının fasiya veya sentetik yamalarla çepeçevre sıkı bir şekilde sarılmasının ve postoperatif immüosupresif tedavinin Behçet hastalığının postoperatif enfeksiyon ve anastomoz sahasından kanama ve tekrar anevrizma oluşma risklerini azaltacağı kanaatindeyiz.
1) Lie JT. Vascular involvement in Behçets disease: Arterial and venous and vessels of all sizes (editorial comment).
J Rheumatol 1992;3:341-3.
2) Hamza M. Large artery involvement in Behçets disease.
J Rheumatol 1987;14:554-9.
3) Demirkılıç U, Kuralay E, Cingöz F, et al. Behçet hastalığı ve pulmoner arter anevrizması. Medical Network Kardiyoloji 1998;5:296-9.
4) Little AG, Zarinsk CK. Abdominal aortic aneurysm and Behçets disease. Surgery 1982;91:359-62.
5) Bastounıs E, Maltezos C, Giambouras S, et al. Arterial aneursyms in Behçets disease. Int. Angıology 1994;13: 196-201.
6) Tüzün H, Sayın A, Karaözbek Y, ve ark. Peripheral aneursym in Behçets disease. Cardıovascular surg. 1993;103:145-224.
7) Ninomiya K, Nomura Y, Takei S. Large coronary aneursyms in a child with suspected Behçets disease
letter. J Rheumatol 2000;27:278-9.
8) Demirkılıç U, Kuralay E, Cingöz F, ve ark. Koroner arter hastalığı ve Behçet Hastalığı. Medical Network Kardiyoloji 1998;5:293-5.
9) Kaseda S, Koiwaya Y, Tajimi T, et al. Huge false aneurysm due to rupture of the right coronary artery in Behçets
syndrome. Ann Heart J 1982;103:569-71.
10) Hirose H, Takagi M, Noguchi M, et al. Coronary
revascularization and abdominal aortic aneurysm repair in a patient with Behçets disease. J Cardiovasc Surg (Torino). 1998;39:751-55.
11) James DG. Behçets syndrome. N Engl J Med 1979;301: 431-2.
12) Koç Y, Güllü I, Akpolat T, et al. Vascular involvement in Behçets disease. J Rheumatol.1992;19;402-10.
13) Tüzüner A, Uncu H. A case of Behçets disease with an abdominal aortic aneurysm and two aneurysms in the
common carotid artery. A case report. Angiology 1996;47: 1173-80.
14) Okita Y. Ando M, Minatoya K, et al. Multiple
pseudoaneursyms of the aortic arch, right subclavian artery and abdominal aorta with Behçets disease. J Vasc
Surg 1998;28.723-6.
15) Enoch BA, Castillo-Olivares JL. Major vascular
complications in Behçets syndrome. Post Grad Med 1968;44:453-9.
16) Barlett ST, McCharty III WJ, Palmer AS, et al. Multiple aneurysms in Behçets disease. Arc Surg 1998;123-1004-8.
17) Schwartz P, Weisbrot M. Peripheral false aneurysms in Behçets disease. Br J Surg 1987:74:67-8.